2025 yılı toplumsal refahın hissedileceği bir yıl olacaktır
Belirsizlikler, yanlış tercihler ve sonuçlar…
AZ ‘I ÇOK YAPANLAR
Kan Bağışı mı? Hacamat mı?
HASAN ÖZÖNDER HOCAM
Paramızı Vermezseniz Kamçısı
AVRUPA’NIN KARANLIK TARİHİ
PKK TERÖR ÖRGÜTÜ SİLAH BIRAKMAK İSTİYOR MU?
PKK ÖCALAN’I TAKAR MI?
Her devirde kayığa binenler
2024’ün Kelimesi: Kalabalık Yalnızlık
MÜBAREK ÜÇ AYLAR VE REĞAİB KANDİLİ
2024’Ü GERİDE BIRAKIRKEN
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -3-
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Aralık ayının ikinci haftasını geride bıraktığımız şu günlerde kış mevsimi iyiden iyiye kendini göstermeye başladığından kapalı alanlarda geçirilen vakit artarken fiziksel hareketler de azalmaktadır. Evde ve alışveriş merkezlerinde geçirilen vaktin artmasıyla beslenme şeklinde değişiklikler olmakta, genellikle yağlı ve şekerli besinlerin tüketimi de artmaktadır.
Öncelikle hayatın her döneminde yeterli ve dengeli beslenilmesi esastır. Bu nedenle, öğünlerde her besin grubundan çeşitlendirerek yeteri kadar tüketilmelidir. Bu besin grupları; süt ve süt ürünleri, et, yumurta, kuru baklagiller, yağlı tohumlar, ekmek ve tahıllar, sebze ve meyve grubudur.
Havaların soğumasıyla salgın hastalıklarda artış görüldüğünden bağışıklık sistemini beslenme ile güçlendirmek gerekmektedir. Bu konuda da A ve C vitamini antioksidan özelliklerinden dolayı öne çıkmaktadır. Antioksidan vitaminlerden zengin; havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzeler ve bunların yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, elma gibi meyvelerin tüketimi önemlidir. E vitamini de bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde etkilidir. Soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttırmaktadır. E vitaminin iyi kaynakları yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve fındık, ceviz gibi yağlı tohumlardır.
Ayrıca vücut ısısını dengede tutabilmek için bol sıvı alımı gerekmektedir. Yeterli sıvı alımı vücutta oluşan toksinlerin atılması, vücut fonksiyonlarının düzenli çalışmasında, metabolizma dengesinin sağlanmasında ve vücutta pek çok biyokimyasal reaksiyonun gerçekleşmesinde son derece önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle, her gün 2-2.5 litre su içilmelidir.
Son olarak hareketsizlik nedeniyle artan sindirim problemlerinin önlenmesinde lifli besinler dikkat çekmektedir. Bu besinler ise; kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, tam tahıllı undan yapılmış ekmek, makarna gibi besinlerdir. Beslenmeye ek olarak hareketsizliği önlemek adına fiziksel aktivite yapılması da önemlidir. Herkese hareketli, sağlıklı günler dilerim.
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
BAĞIŞIKLIĞINIZI BESİNLERLE GÜÇLENDİRİN
Sıcak Yaz Günlerinde Sağlıklı Kalmanın Anahtarı: Su Tüketimi
RAMAZAN AYINDA SAĞLIKLI BESLENME
ÇÖLYAK HASTALIĞI VE GLÜTENSİZ BESLENME
Çocuklarımızın Sağlıklı Geleceği İçin Beslenme Davranışlarımızın Rolü
Bayram Sofralarında Sağlıklı ve Lezzetli Tercihler: Dengeli Beslenme İpuçları
DEMİR EKSİKLİĞİ
AFET DURUMUNDA BESLENME
PROBİYOTİK NEDİR, FAYDALARI NELERDİR?