KİTAPLAR BATI’YI “KURTARICI”(!) GÖSTERDİ
BAĞIŞIKLIĞINIZI BESİNLERLE GÜÇLENDİRİN
AHİRETİ ÖNCELEYEREK DÜNYA NİMETLERİNDEN FAYDALANMAKTA BİR SAKINCA YOKTUR
İNSANLIĞIN DRAMI VE “NOVUS ORDO SECLORUM”
DEVLETİN İHMALLERİ VE GENÇLİK
Sınırları Zorlarken 2025 Mesajı
Öğretmenlik Akademisi eğitim fakültelerine anlatılmalı
Fedakârlık sırası yüksek gelir gruplarında…
DÜNYA EDEBİYATLARINDA ŞEHİR VE ŞEHİRLİ İNSAN
KAİNATIN AŞKI
Kaybedilen İki Puan
Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
İnce Minaremizi İsteriz
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Alfa Romeo Junior
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Ülke olarak tarihin en büyük yıkımlarından birine tanıklık ediyoruz. Bu felaketin üzerinden haftalar geçmesine rağmen acımız ilk günkü gibi taze. Öncelikle başta depremden etkilenenler olmak üzere tüm Türkiye'ye geçmiş olsun diyor, yakınlarını kaybedenlere baş sağlığı diliyorum.
Afet durumda beslenme durumlarının kontrol edilmesi hayati önem taşımaktadır. Bu dönemde beslenmenin temel amacı, afetten etkilenen bireylerin yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenmelerini ve normal yaşantılarındaki beslenme düzenlerine olabildiğince çabuk geri dönebilmelerini sağlamaktır. Bu dönem sonrası beslenme hizmetlerini ilk 72 saati içeren kısa dönem ve 72 saat sonrasını kapsayan uzun dönem olmak üzere iki aşamada ele alırız. İlk aşamada çorba, çay gibi sıcak bir içeceğin verilmesi, beslenme ihtiyacını karşılarken afetten etkilenen insanlara psikolojik destek sağlayan bir araçtır. Bunların yanında kolay tedarik edilebilir, herhangi bir işlem gerektirmeyen ekmek, simit, kek, bisküvi, meyve suyu gibi yüksek enerjili besin maddelerinin verilmesi uygundur. Bu dönemde özellikle tüketimi kolay, çabuk bozulmayan gıda maddelerine ulaşım sağlanmalıdır. Temiz su en temel sorunlardandır. İlk aşamadan itibaren temiz suya ulaşım mutlaka sağlanmalıdır.
Uzun dönem, depremzedelerin toplu olarak geçici/kalıcı barınma ünitelerinde kalma aşaması ile başlar. Mümkünse artık depremzedelerin kendi yiyeceklerini kendilerinin hazırlamalarına olanak sağlanmalıdır. Bunun için gerekli araç gereçler temin edilmelidir. Artık toplu beslenme söz konusudur. Bu yüzden besin güvenliği, uygun pişirme, hazırlama, depolama, servis etmede kullanılan araç ve gereçlerin temizliğine dikkat edilmelidir. Bu dönem iyileştirme süreci de göz önünde bulundurularak yürütülmelidir. Kısa dönem beslenmede önerilen gıdalara ek olarak kuru baklagiller, yumurta, fındık, ceviz ve besin değerinin yüksek olması sebebiyle tahin helvası gibi gıdalar önerilmektedir.
Bebek ve çocukların büyüme ve gelişmeleri için gerekli enerji ve besin ögelerinin alınması afet durumlarında bile aksamadan gerçekleştirilmelidir. Bebekler için önerilen ilk besin anne sütüdür. İlk olarak anne sütü tercih edilmelidir. Emziren anneler bebeklerini emzirmeye devam etmeye teşvik edilmelidir. Ancak annenin sütünde azalma/kesilme veya annenin vefat etmesi durumunda 0-6 aylık bebeklerin beslenmesine mama, süt, yoğurt, muhallebi, bisküvi ile devam edilebilirken 6-12 aylık bebeklerin beslenmesine bu besinlere ek olarak, tahıl unu, sebze veya yoğurtla yapılmış çorbalar, meyve püreleri, kurubaklagil yemekleri/çorbaları, yumurta ile devam edilebilmektedir. Ayrıca bebeklerin besin alerjisinin olup olmadığı öğrenilmeli ve bu konuya dikkat edilmelidir. Tüm bu beslenme hizmetleri verilirken gebe ve emzikli kadınların, özel beslenme durumu olan hastaların, yaşlı bireylerin hassasiyetleri göz önünde bulundurularak hareket edilmedir.
BAĞIŞIKLIĞINIZI BESİNLERLE GÜÇLENDİRİN
Sıcak Yaz Günlerinde Sağlıklı Kalmanın Anahtarı: Su Tüketimi
RAMAZAN AYINDA SAĞLIKLI BESLENME
ÇÖLYAK HASTALIĞI VE GLÜTENSİZ BESLENME
Çocuklarımızın Sağlıklı Geleceği İçin Beslenme Davranışlarımızın Rolü
Bayram Sofralarında Sağlıklı ve Lezzetli Tercihler: Dengeli Beslenme İpuçları
DEMİR EKSİKLİĞİ
PROBİYOTİK NEDİR, FAYDALARI NELERDİR?
KIŞ MEVSİMİNDE BESLENME
DÜNYA DİYABET GÜNÜ