Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
AİLE VE MUALLİMLİK
FEDAKÂR, DAVA ADAMI EĞİTİMCİLERİMİZİN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM
İnce Minaremizi İsteriz
İNSANIN KÖLELEŞTİRİLMESİ VE YENİDÜNYA DÜZENİ
FIRSAT
KURTULUŞ İSLAM’DADIR…
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
2025 yılında döviz kurlarında dalgalanmalar(volatilite) yaşanır mı?
Ebu’l-Ala el-Ma’arri’nin Risaletu’l-gufran Adlı Eseri
Beyşehir Gölü’nde Suyun ve Emeğin İzinde
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Alfa Romeo Junior
Organize İşler
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Yazarlık merakım ve sevgim, İmam Hatip Lisesi'nde 1960'lı yıllarda başladı. Bendenize Edebiyatı sevdiren üç önemli isim var: Gündüz Gürgen, Celal Tarakçı ve Enver Etik. İmam Hatip Lisesi'nde "Duvar Gazetesi” çıkardı. Bu gazeteye yazılar yazarak, yazarlığa adım atmış oldum. Yazım çıktıkça çok mutlu olurdum.
Yazarlıkta ilke şudur: Çok okumak, araştırmak, okuduğunu not almak, dinlemek, kayıt altına almak; Fiş usulü çalışmak. (Derli toplu olması bakımından defter usulü daha garanti). Okumayan dinleyemez. Dinlemeyen dinlenmez. Çocukluğumda, rahmetli babam okur, ben de onu can kulağıyla dinlerdim. Okuyan insanın mutlaka yazması lazım. Zira; söz uçar yazı kalır.
Evimizde kütüphane yetersizdi. Benim okuyacağım kitaplar bulunmazdı. Ama okumam lazımdı. O zaman yolum İl Halk Kütüphanesine düşerdi. O zaman İl Halk Kütüphanesi, bugün Devlet Tiyatrosu olan bina idi. Oraya gittiğimde büyük bir istek ve arzuyla; Şiir, Deneme, Hikaye ve Romanları okurdum. Eğer bitiremezsem, eve götürmek için emanet alırdım. O dönemde kütüphanede yer bulmak imkansızdı. O yüzden erken gitmek zorundaydık. Çünkü herkeste, okuma, ders çalışma, bir şeyler yazma merakı vardı.
Yıl 1976, öğretmenliğe başladığım yıldı. Cıvıloğlu çarşısında yayın yapıyordu Oku Mecmuası. Cılvıloğlu Çarşısında Mimarlık Mühendislik Akademisi vardı. Bugünkü Mimarlık Mühendislik Fakültesinin nüvesini oluşturuyordu.
Mecmuanın Ağustos sayısı için;
"Ağustos Zaferler Ayı” ismiyle yazdığım makaleyle yazarlık serüvenine başladım.
Besmele çekerek Oku mecmuasıyla başlayan yazarlık hayatım, Ribat Dergisinde devam etti. Ribat Dergisi, yıkılan Mevlana Çarşısında yayın yapıyordu. Yazdıkça fikir gelişiyordu.
Artık her ay muntazam şekilde dergiye yazı yazmam gerekiyordu. Sırasıyla; Hatayı İyilikle Giderme Yolları (16. Cilt 188-189. Sayı), İslamiyetin Gayesi (16. Cilt 191. Sayı), Anarşiyi Önlemek (17. Cilt 193. Sayı), Adab-ı Muaşeretimiz I (17. Cilt 195. Sayı), Adab-ı Muaşeretimiz -II- (17. Cilt 196. Sayı), İnsanın Vazifesi (17. Cilt 199-200. Sayı), Batı Batı Dedikleri (17. Cilt 201-202. Sayı), Müsamaha (18. Cilt 206-207. Sayı)…isimli yazılarımla okuyucuların karşısına çıktım.
"OKU”mecmuası, 12 Eylül 1980 askeri darbesiyle, yayın hayatına son verdi. Tabir yerindeyse gencecik bir fidanın boynunun vurulmasıydı "”OKU” mecmuasının kapatılması! Mutlaka yazmalıydım. Yazmak; Allah'ın verdiği bir yetenekti. Yazmalıydım. Yazmazsam, yaratana karşı görevimi yapmamış olurdum. Yazmak bana göre en önemli bir uğraştır! Mesleği öğretmen olan birinin, okumaması, yazmaması, halka yazarak bilgilerini aktarmaması düşünülemezdi.
40 yılı aştı yazarlığım. Aşağı yukarı yarım asra yakın! Sadece gazetelerde yazarlık yapmak yetmezdi. Sosyal Medyada da yazmalıydım. Dolayısıyla;
www.dogruses.com, sitesinde yazılarım devam ediyor. www.bendeyazarim.com, www.malatyaozhaber.com sitesinde yazarlık yaptım.
www.antoloji.com/kazim_ozturk ve www.edebiyatdefteri.com sitesinde de şiirlerim mevcut.
İslam'ın İlk Emri Oku Mecmuası dışında; RİBAT DERGİSİ, Yeni İpek yolu dergisi (Konya Ticaret Odası yayını), KONYA KİTABI VI- VII (Yeni ipek yolu Özel Sayı), Hicran Dergisi, KONYA KİTABI XV "Nalıncılık” (1. Cilt) makalelerim yayımlandı.
İsra FM'de; "İlmihal”, Radyo EN'de, "benim şehrim, KON TV'de; "Hayat Veren Prensipler”, Sun Tv ve Konya 42 Tv'de; " Şehir ve İnsan” programları yaptım.
İlk okul sıralarında şiirler yazmıştım, çocukça şiirler. Hiçbirisini muhafaza etmedim. Keşke korusaymışım. Şimdi pişmanlığımı dile getiriyorum. Yazmaya karşı merakım vardı. Onun için öğretmenliği seçtim.
1980 yılında gazete köşe yazarlık hayatım başladı. Köşe yazarlığına Konya Postası'nda adım attım. Kafama koymuştum; "eğer gazetelerde köşe yazarı olursam her gün yazacağım” diye. Hamdolsun, hastalık, tatil dışında her gün yazmaya devam ediyorum. Türkiye'de Yarın (Merhaba), Yeni Meram, Yeni Gazete (Hakimiyet). 209 yılından beri Yeni Konya'da "ÖZTÜRKÇE” köşesiyle günlük yazılarım devam etmektedir. Bu arada çok güzel insanlarla karşılaştım köşe yazarlığında.
Gazeteciler!
Boynu büküklerin ilacıdırlar,
Allah'ın has kulu baş tacıdırlar,
Devlet bekasına duacıdırlar,
Güvenli limandır gazeteciler!
Haberlere yalan katmazlar asla,
Beyinlerini hiç satmazlar asla,
Hak düşüncesinden sapmazlar asla,
İlahi emandır gazeteciler!
Mevsimlere meydan okuyan canlar,
Gönlü ilmek ilmek dokuyan canlar,
Bülbüller misali şakıyan canlar,
Dertlere dermandır gazeteciler!AİLE VE MUALLİMLİK
“KEŞKE” DEMEMEK İÇİN
NE KADAR SAMİMİYİZ?
MIZRAK ÇUVALA GİRMEZ
MANKURTLAR
SELÇUKYA NELER YAPIYOR?
GÖNÜL FATİHLERİ
16 KONYA EFSANESİ
ERENLER DÜNYASI
VAKT-İ MUHABBET