Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
AİLE VE MUALLİMLİK
FEDAKÂR, DAVA ADAMI EĞİTİMCİLERİMİZİN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM
İnce Minaremizi İsteriz
İNSANIN KÖLELEŞTİRİLMESİ VE YENİDÜNYA DÜZENİ
FIRSAT
KURTULUŞ İSLAM’DADIR…
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
2025 yılında döviz kurlarında dalgalanmalar(volatilite) yaşanır mı?
Ebu’l-Ala el-Ma’arri’nin Risaletu’l-gufran Adlı Eseri
Beyşehir Gölü’nde Suyun ve Emeğin İzinde
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Alfa Romeo Junior
Organize İşler
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Sanırım 1995-1996 öğretim yılları idi. Okulumuza rağbet oldukça fazla idi. Orta bölümünü sabahçı-öğlenci olarak iki döneme ayırdık. Diğer ortaokullara göre ders saati fazla olduğu için erken giriliyor, geç çıkılıyordu. Derken Ramazan ayı geldi.
Oruç tutan öğrencilerimiz haliyle çoktu. İftar saati ders arasına denk geliyordu. Öyle ki velilerimiz teravihi kıldıktan sonra çocuklarını almaya geliyorlardı. İlk iftar günü sınıfları dolaşırken evden getirilen kumanyaların farklı olduğunu gördüm. Hepsi 12-15 yaşlarında çocuklardı.
Ertesi sabah Okul Koruma Derneği başkanımız rahmetli Veysel Oktut dedemizle bir araya geldik. Bu iftarı tek tip yapalım, diye idareci arkadaşlarla birlikte kararlaştırdık. Daha 20 iftar günü vardı. Mesela 7 zeytin,1 yumurta, peynir, yarım ekmek vs hesabı yaptık kişi başına. O gün için 120.000 Lira tuttu toplamda.
Başkanımız:
-" tamam öderiz” dedi. Toptancılara gittik. Esnaftan Allah razı olsun. istediklerimizden fazlasını verdiler, ücret de istemediler. Bir sarraf abimiz de:
-" Ay sonuna kadar ekmek benden” dedi. Kapalı olan kantin çalışanlarına görev verdik, akşama kadar kumanyaları her gün 2000 adet olmak üzere temiz kilitli poşetlere hazırladılar. İftar saatine yakın kumanya poşetlerini sınıf kapılarının önüne sınıf sayısınca büyük kaplar içinde koyduk. O dersin öğretmeni ile birlikte sınıfa iftar ettiler yavrular...
Bunu duyan esnaf kardeşlerimiz yardımda yarıştı. Zeytin ekmekle başladığımız iftar menüsü tereyağlı, ballı, köfteli, kaşar peynirli hale geldi çok şükür...Dernekten de bir ödeme yapılmadı...
Haliyle ben koordinasyon için hep okuldaydım. Bir Ramazan boyunca evde cumartesi pazarları iftar edebildim. Çok büyük bir zevkti. Bütün öğrenciler aynı çeşitle iftar ediyorlardı.
Bir gün sınıfları dolaşırken küçük bir kız öğrencinin sadece katıkları yediğini gördüm;
-" Sana ekmek vermediler mi?” dedim.
Öğrenci:
-"Verdiler hocam da, küçük kardeşim var evde, çarşı ekmeğini çok seviyor, ona götüreceğim, çantama koydum” dedi. Gereğini yaptık.
Bence hayatımızın en güzel tarafı iyi hatıralar biriktirebilmektir.
Bu olayı hatırlatıp yazmama vesile olan o günkü öğrenci, şimdiki öğretmen olan kızımıza teşekkür ederim.
Böyle güzellikleri bize yaşatan Rabbime binlerce şükürler olsun...
B.Yiğit
İmam Hatip Aşkı!
İmam Hatipli olmak sevda her canda,
Memlekete ün veren yan İmam Hatip,
İslam için yorulmak dava cihanda,
İnsanlığa ün veren can İmam Hatip!
Kur'anî tefekküre yollar açıyor,
Gülistana girerek güller saçıyor,
Vatan savunmasında serden geçiyor,
Kahramana şan veren yön İmam Hatip!
Bayrağıma saygıda kusur etmiyor,
Ezanıma hürmette emsal tutmuyor,
Millet hainlerini yurda sokmuyor,
Türkiye'ye kan veren ün İmam Hatip!
İnsanlara yararlı olmayı bilir,
Dengeli konuşmayı kalmayı bilir,
Büyüklerinden öğüt almayı bilir,
Nasihate can veren şan İmam Hatip!
İmam Hatip Günlerim!
Altmış iki senesi bir mutlu gündü,
Kur'an'a koşanlara kutlu düğündü,
Yurdun her köşesinden dostlar göründü,
Gönlü yananlar gördük İmam Hatip'te!
Hepimiz; köylü, fakir, yoksul canlardı,
Ayakkabımız yoktu, muhtaç anlardı,
Sıcak yemekler pişmez, zor zamanlardı,
Fukara canlar gördük İmam Hatip'te!
Harçlığımız paramız gelmezdi köyden,
Himmetler istemedik ağadan beyden,
Haberimiz olmazdı haftadan aydan,
Çetin sınavlar verdik İmam Hatip'te!
Dolmuşsuz otobüssüz yaya giderdik,
İmkânlarımız olsa aya giderdik,
Soğuk karlı yolları saya saya giderdik,
Sıcak sobalar sardık İmam Hatip'te!
Konya okullarında önde giderdi,
Başarılı olmaktı yegâne derdi,
Edepte irfanda tüm şehre liderdi,
Çokça ödüller serdik İmam Hatip'te!
Çok yönlü yetiştirdi hocalar bizi,
Ayırıp kayırmadı hiç birimizi,
Fark ettiler hepsi de değerimizi,
Saygın hocalar gördük İmam Hatip'te!
Sabahları sırayla derse girerdik,
Şapkalıydık hepimiz öyle giderdik,
Kravatımız da yoksa veda ederdik,
Hep intizama girdik İmam Hatip'te!
Allah'ıma hamdolsun o günler geçti,
Sabreden kullarına kapılar açtı,
Önümüze lütuflar nimetler saçtı,
Güzelliklere erdik İmam Hatip'te!
AİLE VE MUALLİMLİK
“KEŞKE” DEMEMEK İÇİN
NE KADAR SAMİMİYİZ?
MIZRAK ÇUVALA GİRMEZ
MANKURTLAR
SELÇUKYA NELER YAPIYOR?
GÖNÜL FATİHLERİ
16 KONYA EFSANESİ
ERENLER DÜNYASI
VAKT-İ MUHABBET