PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
SURİYE’YE “OSMANLI YÖNETİM MODELİ” LAZIMDIR.
HRİSTİYAN BİR KOMŞUN NAMAZ KILSA NE DERSİN?
Laiklerin gücü nereden geliyor?
Bitcoin altına rakip olabilir mi?
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı mirasıdır! Osmanlı devletinin temelleri üzerine yükselmiş, Cumhuriyet binasını bu temele kurmuştur.
Tarihte çeşitli zamanlarda bölücü, yıkıcı eylemler olmuştur. Değişik zaman ve zeminlerde terör olayları meydana gelmiştir. Bu olayların çoğunlukla dış mihraklı olduğu görülüyor.
Yüzyıllar önce geldiler, cihan devletini yıktılar. Bu millet o sancağın yere düşmesine müsaade etmedi. Sarıkamış’ta, Çanakkale’de direndi ve o müberek sancağın yere düşmesine izin vermedi. Kitaplarımıza, ezanımza taaruzlar yapıldı. İlim hazinemize taaruzlar yapıldı. İşte böyle zor zamanlarda bile hak sancağı yere düşmedi, düşürülmedi. Hapse atıldılar ama vazgeçmediler. Gönül insanları, bakanlar idam edildi ama o yiğitler yine vazgeçmediler. İşte o yiğitler sayesinde dava sancağı yere düşmedi.
Tarih, devletlerin rekabet gücününe şahit olmaktadır. Meselenin altında; “ben yiyeyim sene yeme, ben iyiyim sen fena” düşüncesi yatar! Çünkü onlar; “Osmanlı Devleti’nin” dünya hakimiyetini, dünyaya; adalet, kardeşlik, barış, sevgi, dini hoşgörü, insanca yaşama getirmesinden rahatsız oldular! O yüzden çeşitli ayak oyunlarıyla “böl, parçala, yut” politikasını uygulayıp, muvaffak da oldular! Bu oyun, dış güçlerin; “Osmanlı mirası olan Türkiye Cumhuriyeti’ni ne pahasına olursa olsun yıkmak lazım!” fikir ve düşüncesi!
Buraya kadar tamam, anlıyorum, içimizdeki “Müslüman görünümlü” satılık kafalara demek istediğimiz çok şey var! “Kale içten fethedilir” anlayışıyla, elin gavurunun ekmeğine yağ sürmeyi anlamıyorum! Şunu da anlamıyorum; bindiği dalı kesmek, ekmek yediği çanağa pislemek, nimet veren eli ısırmak…evin dışındaki soysuza çare bulunur, ancak o soysuz, o hain evin içinde olursa! O zaman ne yapacaksın? Ekmek veriyorsun, imkan veriyorsun, son derece güveniyorsun… güveni sarsıyor, Türkiye Cumhuriyeti’ne kumpas kuruyor!
İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ndeki 2 harddisk’in içinde bulunan ve aralarında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da bulunduğu 101 kişinin ses kayıtlarıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın 1 numaralı şüphelisinin Fethullah Gülen, 2 numaralı şüphelisinin ise halen ABD’de bulunan Taraf gazetesi yazarı eski polis Emre Uslu olduğu ortaya çıktı. Dosyadaki iddialarda, telefon görüşmeleri özel kuryeler aracılığıyla ABD’de yaşayan Gülen’e götürülüyordu. Uslu da bu görüşmelerden düzenli olarak haberdar ediliyordu. Uslu bu görüşmelerin içerikleriyle ilgili yazılar da yazdı. Gülen ve Uslu ‘terör örgütü kurmak ve yönetmek, siyasal ve askeri casusluk faaliyetleri yürütmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek’le suçlanıyor.
Erdoğan, “Saldırının nereden geleceğini tahmin edemezsiniz. İhanetin nereden geleceğini kestiremezsiniz. Sizi sırtınızdan kimin hançerleyeceğini göremezsiniz. Yiğit ne diyor, ‘Karşımdan gelerek beni vursa gam yemeyeceğim ve ona diyeceğim ki erkekçe geldi beni öldürdü. Ama arkadan hançerleyerek vurduğu zaman işte o alçağı hazmedemiyorum’ diyor. Siz dost zannedersiniz, ama dost bildiğinizin iradesini, idrakini, inancını, vatanını ve milletini karanlık odaklara pazarladığını bilemeyebilir, fark edemeyebilirsiniz. Bunları yaşıyoruz. Önemli olan her an uyanık olmak. Her ihtimal karşısında dimdik sabırla sebat edebilmektir" diyor.
El hak doğrudur. Adamlar senin yanına “sütten çıkmış ak kaşık” gibi görünerek, riya maskeleri takarak, “Allah” diyerek masumları kandırıp, paralarını iç etmek gibi sinsi bir oyun oynamışlardır!
Fethullah Gülen’in niye memlekete dönmediği anlaşılmış bulunuyor. “Yeni Türkiye doğdu, her şey değişti, Hocaefendi’nin Amerika’da kalmaktaki ısrarına bir anlam veremiyoruz” deyip duruyorduk. Meğer Fethullah Gülen, Yeni Türkiye’nin yıkılmasını bekliyormuş memlekete dönmek için.
Öyle şeyler yapılmış ki; “ben bir sistem kurayım, devlet kademelerine sızayım, en üst düzeye adamlarımı yerleştireyim, zamanı gelince “Humeyni misali” devleti ele geçireyim” hinliği içinde karanlık ve haince düşünceler beslenmiş!
PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
SÖZLERDE KENDİMİZİ ARAMAK
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
YAZARLIK HAYATIM-YAYIMLANAN KİTAPLARIM VE EVRENSEL MESAJLAR SERİSİ
VAKT-İ MUHABBET
VUSLATININ 751. YILINDA MEVLANA
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
PAYİTAHTA RUH VERENLER