Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
AİLE VE MUALLİMLİK
FEDAKÂR, DAVA ADAMI EĞİTİMCİLERİMİZİN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM
İnce Minaremizi İsteriz
İNSANIN KÖLELEŞTİRİLMESİ VE YENİDÜNYA DÜZENİ
FIRSAT
KURTULUŞ İSLAM’DADIR…
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
2025 yılında döviz kurlarında dalgalanmalar(volatilite) yaşanır mı?
Ebu’l-Ala el-Ma’arri’nin Risaletu’l-gufran Adlı Eseri
Beyşehir Gölü’nde Suyun ve Emeğin İzinde
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Alfa Romeo Junior
Organize İşler
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Her zaman şu düşünceler dolaşır beynimde;
1. "Allah", "Peygamber", "Kur'an", "Ezan"... diyoruz, acaba bunların gereğini yapıyor muyuz?
2. Her zaman; Mevlana", "İbni Arabi, Yunus, Hacı Bayram, hacı Bektaş...tan örnekler veriyoruz. pekala bunlar gibi olmaya neden çalışmıyoruz?
3. Bir zamanlar; İbni Sina, Ali Kuşçu, Mimar Sinan, Fatih, Yavuz, Kanuni ve ilim, fikir adamları yetişiyordu. Şimdi neden böylesi değerleri yetiştiremiyoruz?
4. Yöneticilerin kusurlarını, eksiklerini, hatalarını söylüyoruz da biz elimizi taşın altına neden sokmuyoruz? Neden her şeyi karşıdan bekliyoruz?
5. Niçin eleştiri kültüründen uzağız? Sabrı, azmi, çalışmayı, aklı terletmeyi, empatiyi, vefayı neden terk ettik?
Akşam yatağımıza uzandığımızda; "bu yıl neler yaptım veya neler yaptık?" diye soruyor muyuz? Sorduk mu? Nefis muhasebesi yapıyor muyuz? Ömrümüzün hesabı içinde miyiz?
Sadece bir yıl değil, yaşadığımız süre içinde; bizi yaratan, bize bunca nimetleri sunan Allah'a karşı kulluk görevimizi yaptık mı? Yapıyor muyuz? Yoksa hayatı yalnızca; yeme, içme, gezip tozma, geyik sohbeti yapma...gibi özden uzak bir hayal ile mi geçiriyoruz?
İbrahim Ethem'e soruyorlar:
"Üstad, bir insanın hayatı nasıl olmalı?”
Üstadın cevabı ilginç:
"Son nefesinde nasıl olması gerekirse öyle olmalı”
Evet, son nefesimizde nasıl olacaksak, o şekilde bir hayat sürmek umuduyla. Herkese yepyeni, hayırlı bir sene diliyorum.
Yeni Yıl
Ömür takviminden yapraklar düşer,
Artık müjdelerle gelsin yeni yıl,
Üç yüz altmış beş günde üçer beşer,
Kederleri bitsin gülsün yeni yıl!
Dünler mazi oldu geri gelmiyor,
Sineler yaş doldu Hakkı bulmuyor,
Hep ahu zar kaldı huzur bilmiyor,
Tüm güzellikleri bulsun yeni yıl!
Şöyle bir düşündüm geçen yılları,
Depremle sellerle yıktı illeri,
Ne hanüman koydu ne de yolları,
Gözyaşlarımızı silsin yeni yıl!
Bu vücut bu sağlık bizde geçici,
Kırgınlıklarımız naz da geçici,
Sonsuz sandığımız haz da geçici,
Huzurla neşeyle kalsın yeni yıl!
Ciğerlerimiz yandı da kül oldu,
Âfete düşeli birkaç yıl oldu,
Canlarımız gitti yaşlar sel oldu,
Yurda selameti salsın yeni yıl!
"Keşke” gayyasına düşmemek için,
Allah huzurunda şaşmamak için,
Helal sınırları aşmamak için,
Bizlere kılavuz olsun yeni yıl!
Dünyada kavgalar nizalar bitsin,
İnsanlar kardeşçe el ele tutsun,
İhanet yok olsun sevgiyi tatsın,
Her daim huzurla dolsun yeni yıl! (01 OCAK 2024)
AİLE VE MUALLİMLİK
“KEŞKE” DEMEMEK İÇİN
NE KADAR SAMİMİYİZ?
MIZRAK ÇUVALA GİRMEZ
MANKURTLAR
SELÇUKYA NELER YAPIYOR?
GÖNÜL FATİHLERİ
16 KONYA EFSANESİ
ERENLER DÜNYASI
VAKT-İ MUHABBET