SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!

 

 

Gülü yakıp, dikenin etrafında dolanmak, akıl kârı değildir.

 

Sevmek için; seveceğimiz kişiyi, nesneyi, varlığı iyi tanımak, özelliklerini iyi bilmek, bize karşı yaptıklarına bakmak, özverili tavırlar içinde olup olmadığını görmek gerekir.    

Yeryüzünün en güzel duygusudur sevgi. Sevgi varsa; tasa, dert gibi şeylerin üstesinden gelir insan. O bir yumak gibi sarınca her şeyi, insanı her türlü kötülükten alıkoyar.

Sevginin olmadığı yerde nefret dahil her türlü kötülük vardır. Savaşlar sevginin olmadığı toplumlarda çıkar. Tek başına da olsa sevginin yeryüzüne barışı getirme gücü vardır. Tek çiçekle bahar olmaz ama bahar tek çiçekle başlar. Sevgide; kararlılık, sabır, azim, inanç, samimiyet başta gelir. Bunlar, sevginin olmazsa olmazlarıdır.

İlk toplumlardan bu zamana kadar geçen sürede insanlar hep sevgi-nefret çizgisinde gelip gittiler. Ne zaman sevgi egemen olmuşsa, insanlık savaşsız ve barış içinde yaşamıştır. Ne zaman nefret egemen olmuşsa, dünya ateş olmuş, barut olmuş, insanlara kıyılmıştır.

Sevgi ile büyüyen nesil başarılı olurken, ondan uzak olanlar kötülük kusarlar. Etrafımıza ve dünyamıza bakalım; nerede suç varsa- nerede kötülük varsa orada sevgi yoktur, olamaz da. Yeryüzünde nerede bir savaş varsa, orada kötülük vardır ama sevgi yoktur. Sömürenlerde ufacık bir sevgi olsaydı, şimdi yeryüzü yaşanılır olurdu. Maalesef her tarafta kötülük kokmakta, ölüm kol gezmekte. Çünkü sadece kendini düşünen insanda sevgi olmaz. Onların felsefesinde; birilerinin acı çekmesi vardır ki onlar rahat etsin.

 Sevgi üzerine bina edilen yeryüzü şu an kimlerin elinde. Sevgisizlik üzerine bina olunmuş şu an ülkeler. Daha çok sömürmek için birbirleriyle yarışmaktalar. Ve bu rekabet, insanları birbirlerine karşı düşman hale getirmekte, sosyal olaylardan uzak durup bireyselciliği ön planda tutmakta.Ve kalabalıklaşan dünya da giderek yalnızlaşmaktadır. Çünkü daha çok kazanmak için rahatını daha çok ön planda tuttuğu için; birileri acı çekerken, o kendini daha mutlu hissetmektedir.Yapı taşı olan sevgi de kalmayınca, kimse kimseye acımamaya başlıyor.Ve büyük tufana tutuluyor insanlık.

Çünkü şu an yeryüzünde suç oranlarında artış gözlenmekte. Adam öldürme, hırsızlık, fuhuş, dolandırıcılık gibi suçlarda inanılmaz artış var. Nefretle yoğrulan insanlar her gün birilerinin hayatlarına son vermekte, her gün binlerce tecavüz haberleri duyulmakta, alınteri ile yıllarca çalışan on binlerce insanın emeği birilerinin kursağına çok kolay bir şekilde girmektedir. Neden acaba? Çünkü başkasına saygısı olmayan insanın başkasını sevmesi beklenemez. Gözü başkasının malında, canında ve ırzında olanda sevgi aranmaz. Ve sevginin olmadığı toplumlarda insanların hiçbir güvencesi olmaz. "Mümin”; güvenilen, itimat edilen… demektir.

Kur'an; "Müslümanlar ancak kardeştir, müslümanların arasını düzeltin”, "bir fasık haber getirdiği zaman araştırın”, "gıybet etmeyin, iftira atmayın, birbirinizin ayağını kaydırmayın….” Diyor. Biz ne yapıyoruz?

 

 

"Hikmet ararsan, özüne bir bak,

Arap'ta, Acem'de, Rum'da arama

Hakikat nurunun aslı hakikat,

Aynada yansıyan nurda arama

Özünü bilenler, özrü silendir,

Turaplık, rızayı teslim edendir

Gerçek Abdal, Hakk'a hayran olandır,

Kibir ile gurur, horda arama” (Hacı Bektaş Veli)


Yazarın Diğer Yazıları