Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
AİLE VE MUALLİMLİK
FEDAKÂR, DAVA ADAMI EĞİTİMCİLERİMİZİN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM
İnce Minaremizi İsteriz
İNSANIN KÖLELEŞTİRİLMESİ VE YENİDÜNYA DÜZENİ
FIRSAT
KURTULUŞ İSLAM’DADIR…
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
2025 yılında döviz kurlarında dalgalanmalar(volatilite) yaşanır mı?
Ebu’l-Ala el-Ma’arri’nin Risaletu’l-gufran Adlı Eseri
Beyşehir Gölü’nde Suyun ve Emeğin İzinde
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Alfa Romeo Junior
Organize İşler
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Hangi mesele olursa olsun, her hangi bir konuda konuşma başladığı zaman, konuşanların ekserisi bilgiçlik taslamaktan, işin uzmanı gibi konuşmaktan, kendisini herkesten üstün görmekten, bilirkişi havasına bürünmekten kendisini alamaz. Sanırsınız ki; bu konuşan, gerçekten işi bilen kişi. Aklınıza ve aklımıza şu soruların gelmemesi mümkün değil;
Soruları uzatmak mümkün. Önemli olan soruları uzatmak değil, hali hazır sorulara doğru dürüst cevap vermek, soruların içini doldurmak asıl olan. Bunun aksini yaparsak şu sözle karşı karşıya kalırız ki çok çetin ve ağır bir sözdür;
"Ne kendi etti rahat, ne verdi dünyaya huzur,
Yıkılıp gitti dünyadan dayansın ehli kubur”
Her zaman söylerim ve her konuşmamda dile getiririm. Zira güncelliğini koruyor. Tahirü'l- Mevlevi, mezar taşına şu sözleri yazdırmış;
"Eli boş gidilmez gidilen yere,
Rabbim boş gelmedim suç getirdim,
Dünyalar çekemezken bu ağır yükü,
İki büklüm sırtımda pek güç getirdim”.
Bu kardeşiniz de şöyle der bir şiirinde;
Makama mansıba aldanma sakın,
Ensende soluyor vakit çok yakın,
Ahlaklıca yaşa şerlerden sakın,
Tüm evlere dalar ölüm dediğin!AİLE VE MUALLİMLİK
“KEŞKE” DEMEMEK İÇİN
NE KADAR SAMİMİYİZ?
MIZRAK ÇUVALA GİRMEZ
MANKURTLAR
SELÇUKYA NELER YAPIYOR?
GÖNÜL FATİHLERİ
16 KONYA EFSANESİ
ERENLER DÜNYASI
VAKT-İ MUHABBET