PAYİTAHTA RUH VERENLER
Konya için tehlike çanları çalıyor
HER NEFİS ÖLÜMÜ TADACAKTIR
PUZZLE
MUSİBETLER BİZİM ESERİMİZDİR
Eğitim de denetim de şart
FACİALAR KADER DEĞİL
MODERN DÖNEM ARAP EDEBİYATÇILARININ TÜRKİYE VE TÜRKLERE BAKIŞI 1
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
Keyifsiz Maç, Ortada Hakem Yok
Felaketlerin İlk Adımı Suçlunun Masa İlan Edilmesiydi
SURİYE
Enflasyonu düşürmek için talebi öldürmek yerine, üretim arzındaki sorunlara çözüm aramalıyız
AVRUPA’NIN KARANLIK TARİHİ
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -3-
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Alfa Romeo Junior
Günlük hayatta sık sık kullanırız; "Attığım taş ileri gitmiyor”, "İki yakam bir araya gelmiyor”, "Evimin, işimin bereketi yok”…
Aynı serzenişleri, aynı şikâyetleri, aynı dertleri konuşur ama nasıl giderilmesi gerektiği hususunda kafa yormayız. Ama konuşuruz, bol bol laf üretiriz. Ne hikmetse meseleleri sadece kuru laftan ibaret sanıyoruz. Yalnızca söyleyip de, icraata dökmeden, eyleme geçmeden, elimizi taş altına sokmadan kendiliğinden çözülecek sanıyoruz. Sıkıntımız; Eylemsiz söylem, dil ucu Müslümanlığı, laf olsun beri gelsin anlayışı, dostlar alışverişte görsün hamakatı, toplumda konuşayım da herkes, "ne güzel konuştu” desin düşüncesizliği…
Kur'an, düşünmeyen, aklını terletmeyen, tefekkür etmeyen, zararını faydasını hesap etmeyenlere; "belhum adal” yani "hayvanlardan daha aşağı” olarak belirtir.
Kur'an'la düşünceye girmek, Kur'an'ı tefekkür etmek, Kur'an'ın felsefesini yapmak zorundayız. Bu, Kur'an'la İletişim kurmakla mümkün olur.
Mümin şahsiyet; Kur'an'la iletişim içine girer. Bu, her Ramazan ayında "hatim yarışına girerek, el alem; "ne çok hatim yapmış, ne kadar iyi okuyor” diye iftihar vesilesi yapmakla olmaz. Kur'an'ı, yükseklere koyarak, gelin ve damatların odalarında süs olsun diye nakışlı kaplarda saklamakla şahsiyet elde edemeyiz.
Mümin; aynı zamanda ve her şeyden önce Allah'la iletişim kuran, Kur'an okudukça, Allah'la konuştuğunu bilen insandır.
Kur'an'la iletişime geçen; hurafelerden, akıl ve düşünceye aykırı davranışlardan, ilme ters tutumlardan uzak kalan, Kur'an'ca iletişimi hayat iksiri olarak gören, barışı, kardeşliği, diğer dinlerden olanlara karşı hoşgörüyü, insan sevgisini, adaleti, eşitliği, "veren el” olmayı, "bugün Allah için ne yaptın?” anlayışına ilgisiz kalamayan kimsedir. |
Hasta olan gönüllerimizi, tortu bağlamış ruhlarımızı, içinden çıkılamaz hale gelmiş hayat akışımızı düzene koyacak bir reçeteye ihtiyacımız var. Bunu temin etmedikçe, ne kadar çalışsak, ne kadar mücadele etsek faydasız. Bugün insanlığın çektiği sıkıntı, dünyanın kaynayan kazan oluşunun altında bu reçeteyi kullanmamak yatar.
Temiz toplumun anahtarı; Kur'an'ı yaşamak, hayat iksiri yapmaktır. Çünkü bu ruhla hareket edenler; ticarette hile yapamaz, müşterisine bozuk ve hileli mal veremez, yaya kaldırımlara mal koyup yayaların geçmesine engel olamaz. Teraziyi hileli tutamaz. Faizle alışverişin "haram” olduğu şuuru içindedir. Borçlandığı zaman; yazılı hale getirir ve şahitlendirir. Kur'an'ı gönlüne indirenler; kul hakkı yemez, yiyemez. Bir sorumluluk makamında ise herkese adil davranış sergiler. Bazılarını ihya, bazılarını imha edemez.
PAYİTAHTA RUH VERENLER
DOSTLARDAN KURTULUŞ YOK
RUBAİLERİMDEN SEÇMELER
VATAN SEVGİSİ LAF İLE OLMAZ
AYMANAS’TA ZAMAN
İNSANLIĞI KAYBETMEYELİM!
ASR-I SAADETTE ŞİİR
GERÇEKTEN SAMİMİ MİYİZ?
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
HAYATA BAKIŞ