Müslümanları Sokağa Dökmek İstiyorlar

Daha önce dolandırıcılıktan sabıkası olan ve bilgisayar ile internet kullanması yasaklanan 55 yaşındaki Nakoula Basseley Nakoula'nın şartlı tahliye koşullarını ihlal ettiğine hükmedilmesi durumunda, tekrar tutuklanacak.
İslamiyet'e ve Hz. Muhhammed'e hakaret eden ''Müslümanların Masumiyeti'' filminin arkasındaki en önemli isimlerden biri olduğu sanılan ve kendisini ''Kıpti'' olarak tanımlayan Nakoula'nın, sorgusunun ardından salıverildiği öğrenildi.
Film, Ortadoğu'da protesto gösterilerine yol açmış ve Libya'nın Bingazi kentinde ABD Konsolosluğu'na düzenlenen saldırıda Büyükelçi Christopher Stevens ile 3 Amerikalı diplomat yaşamını yitirmişti.
2009 yılında tutuklanan ve 2010 yılında çalınmış kimlik ve sosyal güvenlik numaralarıyla banka dolandırıcılığı yapmaktan yargılanan Nakoula, 790 bin dolarlık zararı telafi etmeye ve 21 ay hapis cezasına mahkum edilmişti. Nakoula'nın 5 yıl boyunca yetkililerin onayı olmadan bilgisayar ve internet kullanması da yasaklanmıştı.
Banka dolandırıcılığı için ''Mark Basseley Youssef'', ''Nicola Bacily'', ''Robert Bacily'' ve ''Erwin Salameh'' gibi birçok takma ad kullanan Nakoula'nın avukatı James D. Henderson Sr. müvekkilinin her gün iki kez insülin iğnesi yapmak zorunda olan bir diyabet hastası olduğunu, aynı zamanda Hepatit C ve diğer rahatsızlıkları yüzünden günde 10 farklı ilaç alması gerektiğini söyleyerek ev hapsi talebinde bulunmuştu. Avukatının talebine rağmen Nakoula, hapse gönderilmiş ve 21 aylık cezasını tamamladıktan sonra Haziran 2011'de serbest bırakılmıştı.
''Müslümanların Masumiyeti'' film projesinin ise Nakoula'nın tutuklandığı dönemde başladığı sanılıyor. ''Backstage'' adlı sinema dergisinde 2009 yılının mayıs ve haziran aylarında ''Çöl Savaşçısı'' adlı bir film için oyuncu ve teknik eleman ilanı verilmişti. İlanda ''Tarihi Arap Çölü macerası'' olarak tanımlanan filmin yapımcısı olarak Sam Bassiel'in adı geçiyordu. İlanda filmin yapımından sorumlu şirket olarak belirtilen ''Pharaoh Voice Inc.'', Eylül 2007'de ''Youssef M. Basseley'' adlı bir kişi tarafından kurulmuştu ve şirketin adresi Nakoula'nın 2008 yılına kadar oturduğu ''Hawaii Bahçeleri'' olarak kaydedilmişti.
Nakoula, daha önce Associated Press'e yaptığı açıklamada, filmin yapımı için şirkete lojistik destek sağladığını söylemiş, Sam Bacile'nin kendisi olduğu iddiaları reddetmiş ancak Bacile'yi tanıdığını kabul etmişti.
Bu ve buna benzer, film, tiyatro, televizyon programları, gazete ve dergi yazıları… açıkça bir saldırı ve alçaklıktır. Amaç Müslümanları sokağa dökmek olup, buradan amaçlarına ulaşmak istiyorlar! Onlar diyorlar ki, “islâm dini saldırı dini, terörü besleyen bir din…” işte bu oyuna gelmemek, onların sandıklarını ispat edercesine gerçek olduğunu meydanlara dökülerek göstermemek şarttır. Zira İslâm’ın yüce peygamberi Hz. Muhammed sallallahü aleyhi ve selem efendimizin hayatında bu tür hakaretlere karşı neler yaptığı, nasıl bir hareket izlediği açıktır. İslâm barış dinidir. İslâm provakasyona prim vermez. İslâm’da terörün “T”sini bulmak mümkün değildir. Yanlışlara en güzel, en iyi şekilde cevap verir.
Türkiye’de kasıtlı olarak terörü tırmanışa geçirmelerinin temelinde bu yatar! Dünyanın diğer köşesinde olan böylesine densiz bir hareket sebebiyle sağduyuyu elden bırakmamak gerekir. Çünkü dış güçlerin, şer odaklarının ekmeğine yağ sürmekle eş değerdir sokağa dökülmek; öldürmek, kırmak, dökmek ve zarar vermek! Aman dikkat! Her zaman için: “Müslümanım” diyenlerin bu konuya özen göstermesi kaçınılmazdır. Zira dünyada Müslümanlara karşı bir şaşı bakış söz konusu! Müslümanların; devlet yönetmesine, iktidar olmasına, güç elde etmesine, hüküm vermesine, her alanda ilerlemesine tahammülleri yoktur! Terörün asıl amacı budur bence. Buradan hareketle diyorum ki, bütün Müslümanlar güç birliği içinde olmak zorundadır. Dünyanın her köşesindeki Müslümanların uyanık olması gerekir. Artık İslam Birliği bir ihtiyaç durumuna gelmiştir.