Referandum yaklaşırken, mahalle baskıları da artıyor! “evet” diyenlere, “Siz mahalle baskısı yapıyorsunuz” diyrek, kendilerinin yani “hayır” diyenlerin, televizyonlarda, konferanslarda, konuşmalarda bal gibi mahalle baskısına yöneldiklerini görüyoruz. İşte böyle bir mahalle baskısı ile karşı karşıyayız. Mailime şu şu bilgiler ulaştı, hiçbir harfine, kelimesine dokunmadan aynen veriyorum;
Eğitim İş Denizli Şubesi, Pamukkale İlçe Milli Eğitim Müdürü Zekeriya Çamlıbel'in sosyal medya hesabından yaptığı ve oldukça tepki çeken referandum ile ilgili paylaşım hakkında suç duyurusunda bulundu.
Eğitim İş Denizli Şube Başkanı Kadem Özbay, düzenlediği basın toplantısında yapılan paylaşımın anayasal bir suç olduğunu, paylaşımı yapanların ise eğitimci kimliği taşımasının acı olduğunu söyledi. Özbay, şube müdürünün paylaşımının ilk bakışta kendi düşüncesini paylaşıyormuş gibi göründüğünü, ancak bu paylaşımı yapan başka Milli Eğitim yetkililerinin de olduğunu ifade etti. Paylaşımı yapan Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü, Bozöyük İlçe Milli Eğitim Müdürü hakkında da suç duyurusunda bulunduklarını vurgulayan Özbay, şöyle dedi:
"Biraz araştırıldığında bu hastalıklı düşüncenin bir kişiye ait olmadığı görülecektir. Pamukkale İlçe Milli Eğitim Müdürü, Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü, Bozöyük İlçe Milli Eğitim Müdürü ve birçok kişi tarafından paylaşılmasından da anlaşılacağı üzere bir grup üzerinde yaygınlaştığı görülmektedir.
Bu ve benzeri paylaşımlarda adeta bir 15 Temmuz darbe girişiminin ardından birçok kamu emekçisinin sosyal medya hesaplarının inceleme altına alınarak cezalandırıldığını, paylaşımı yapan müdürlerin ise hala görevlerine devam ettiğini belirten Özbay;
"Cumhuriyet'in sağladığı imkanlarla elde ettiğiniz konumlardan, çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğinin emanet edildiği kurumlardan gerici fikirlerinizi derhal alın ve gidin" diye konuştu.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından birçok kamu emekçisinin sosyal medya hesaplarının inceleme altına alınarak cezalandırıldığını, paylaşımı yapan müdürlerin ise hala görevlerine devam ettiğini belirten Özbay, "Cumhuriyet'in sağladığı imkanlarla elde ettiğiniz konumlardan, çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğinin emanet edildiği kurumlardan gerici fikirlerinizi derhal alın ve gidin" diye konuştu.
"Cumhuriyet'in sağladığı imkanlarla elde ettiğiniz konumlardan, çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğinin emanet edildiği kurumlardan gerici fikirlerinizi derhal alın ve gidin" diyor.
Pamukkale İlçe Milli Eğitim Müdürü Zekeriya Çamlıbel sosyal medya hesabından şu paylaşımı yapmıştı: "İlk kez ülkemizi geri almak için bu kadar yaklaştık. Bu 90 yıl sonraki ilk dönüm noktamız. Ya sandıkları patlatıp Osmanlı'nın torunları olarak masaya yumruğumuzu vurup sahaya ineceğiz ya da bir 90 yıl daha sürünmeye devam edeceğiz. Ne diyordu İmam-ı Şafi Hazretleri, 'Fitne zamanı, düşman oklarını takip edin, o sizi Hakk'a götürür."
"Cumhuriyet'in sağladığı imkanlarla elde ettiğiniz konumlardan, çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğinin emanet edildiği kurumlardan gerici fikirlerinizi derhal alın ve gidin"
Yukarıdaki cümleleri kuruyor Şube Başkanı.
Eğitim İş Denizli Şube Başkanı Kadem Özbay’ın asıl bu sözleri; ayrıştırıcı, kışkırtıcı ve kamplara bölücü!
İlçe Milli Eğitim Müdürünün; "İlk kez ülkemizi geri almak için bu kadar yaklaştık. Bu 90 yıl sonraki ilk dönüm noktamız. Ya sandıkları patlatıp Osmanlı'nın torunları olarak masaya yumruğumuzu vurup sahaya ineceğiz ya da bir 90 yıl daha sürünmeye devam edeceğiz. Ne diyordu İmam-ı Şafi Hazretleri, 'Fitne zamanı, düşman oklarını takip edin, o sizi Hakk'a götürür."
Bu konuşmada ne Cumhuriyet’e hakaret var, ne geçmişi kötülemek! Anayasal suç durumu da söz konusu değil. “Paylaşımı yapanların ise eğitimci kimliği taşımasının acı olduğunu” söylemek, hiçbir yönüyle mantıkla bağdaşmamaktadır. Eğer “hayır” diyenlerden birisi olsaydı, o zaman, “ne çağdaş eğitimci” diyecektiniz. Bunu adım gibi biliyorum.
Yapmayın, etmeyin. Bu ülkede “hayır” diyenler de, “evet” diyenler de bu vatanın evladı. Öküzün altında buzağı aramanın anlamı yok. Zaman, el ele verme, kucaklaşma zamanı. Birbirinin kuyusunu kazma, birbirine çelme takma zamanı değil.