Konyaspor İstediğini Aldı
İMSAK “İ”LERİMİZİN 4. SÜ
Şubat ayı enflasyon verileri merkez bankasının faiz indirim kararını kolaylaştıracak
YAŞA ONU
Şeytanı Ne Davet Eder?
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
BEREKET, HUZUR, UMUT...
TERÖR VE TERÖRİZM
DOLDURUŞA GELEN, UKRAYNA GİBİ OLUR.
SURİYEYİ BEKLEYEN TEHLİKELER
28 ŞUBAT POST MODERN DARBESİNİ UNUTMAYACAĞIZ VE UNUTTURMAYACAĞIZ!
Ortadoğu’da Yeni Oyun: Silahla Olmadı, Parayla Dene
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
Eğitim de denetim de şart
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Allah, insanlara o kadar çok merhamet ediyor ki! Daha ilk insan yaratılırken; Hak nizam ile müjdeliyor ve bu hak nizamı, önce evladına, sonra diğer insanlara anlatsın diye peygamber yapıyor! Yani hak nizam, başlangıçtan beri vardır ve var olmaya da devam edecektir. Batıl, sonradan ortaya çıkmış, insanlar zamanla şımarmış, Allah’ın nimetlerine, lütuflarına karşı şükürsüz hale gelmiş ve kendi kafalarına göre bir inanç sistemi kurmuş!
Bu yönde azgınlıklar devam edince Allah’ımız, her devirde sevgili kullarından seçtiği insanları peygamber, hak davanın anlatıcısı, savunucusu ve uygulayıcısı olarak göndermiştir! Bu, yaratanın bize merhameti sonucudur. Her an, her zaman ve zeminde merhametini göstermekte, bunun için fırsatlar yaratmakta ve kurtulmamıza vesile kılmaktadır!
Kur’ana baktığımız zaman bütün peygamberlerin ve son peygamber olan sevgililer sevgilisi Hz. Muhammed (SAV)’in hayatları; güzel ahlak, iyi ve yararlı insan, temiz toplumu oluşturmak için birer örnektir. Kıssalar, yalnızca hoşça vakit geçirmek, arkadaş ve dost sohbetlerinde konuşmak, laf olsun diye anlatılmaz. Onlar nasıl bir hayat sürmüş? Ne gibi sıkıntılara göğüs germiş, hangi mücadeleler içinde bulunmuş, dünyaya bakışları nasıldır?... gibi düşüncelere dalıp, hayatımızı bunların hayatı gibi oluşturma gayreti içinde olmak gerektiğidir.
Değilse Kutlu doğum haftalarında, mevlitler okumak, Kur’an tilavet etmek, siyerden örnekler anlatmak, ağlamak, sızlamak… önemli değil! Tabii ki, bunlara da ihtiyaç var, ancak mesele bununla bitmiyor, asıl mesele yeni başlıyor!
CAN İÇİNDE CAN
Hayat büyüsünü bozan,
Ölüm gizemini yazan,
Ecel tılsımını çizen,
Can içinde can var...
Kader olgusunun mimarı,
Kaza yazgısının didarı,
Şifacıların tek yarı,
Can içinde can var...
Kalp kabesinin efendisi,
Mana göçünün ta kendisi,
Duyguların nirengisi,
Can içinde can var...
Ateşin güle döndüğü,
Denizin yola döndüğü,
Putların küle döndüğü,
Can içinde can var...
Akılsıza akıl olan,
Yolsuzlara yol bulan,
Garibe kanat kol olan,
Can içinde can var...
DÜŞÜNÜYOR MUSUN?
Unutma asla, açıyor Hakk’ın gülleri,
Yenmiş ekine çevrilir Ebrehe’nin filleri!
Hak; pörsümez, eskimez gerçek,
Batıl onun yanında mutlak sönecek!
Firavunlar olsa da üzülme sen,
Azimli ol, Nur’u savun, Vahye güven.
Tarihler var ki, ne zalimler türetti!
Hakk’a direnmeye bu ne biçim cüretti(!) ?
İMSAK “İ”LERİMİZİN 4. SÜ
28 ŞUBAT DEYİNCE!
“İ” LERİMİZ (3)
SEVGİYE AÇILAN KAPILAR VEYA DİLARA
“İ” LERİMİZ (2)
“İ” LERİMİZ
DÜŞÜNCE ÜZERİNE
ALTI ŞUBAT DEPREMİNİN ARDINDAN
ŞİİR MEKTEBİ
O KADAR MI ZOR?