KONUŞMA ÜSLUBU

Hz. Peygamber Efendimiz (SAV): "Beni Hud suresindeki, "Emir olunduğun gibi dosdoğru ol” ayeti yaşlandırdı” buyurur.

 

 

"İnsana sadakat yakışır görse de ikrah,

Yardımcısıdır doğruların Hazreti Allah” Ziya Paşa

 

Konuşurken karşımızdaki insanları kırmadan, üzmeden, incitmeden, küstürmeden, dostluk kapılarını kapatmadan, dili iyi kullanmak, sevgi ve hoşgörü yöntemini seçmek herkes için gereklidir.

Her duyduğunu söylemek, her aklına geleni dile dökmek kadar hatalı bir davranış olamaz. Her şeyi söylememek, yalan değildir. Zira dil, her tarafa döner, onun kemiği yoktur.

 Hz. Ali der ki;

"Söz, senin esirindir. Konuştuktan, ağzından çıktıktan sonra sen onun esiri olursun”.

 

Dilim, etti beni dilim dilim. Dilim, senden çektiğim zulüm.

 

"Her zaman doğruyu söyle ama her doğruyu her yerde söyleme” der büyüklerimiz. Bu, yalan söylemek, kırıcı olmak, hakaret etmek…anlamı taşımaz. Bunun adına konuşma üslubu veya konuşma edebi denir. Öyle zaman oluyor ki konuşacağız diye çam devirmeye başlarız. Çalı baştan sürükleyerek, bir çuval inciri berbat ederiz.  

 

Hep zaman kaybettiğimiz hususlardandır "gaf” yaparak konuşmak. Şu ilkeyi hiç aklımdan çıkarmıyorum; Allah insana iki göz, iki kulak, bir ağız vermiş. Hepsini de beyne yakın halk etmiş. Kulağı ve gözü iki, ağzı ve dili bir vermesinin anlamı; çok bak, çok dinle, az ve düşünerek konuş. Konuştuklarınla kimseyi töhmet altında bırakma. Kimseye üstten, tepeden bakma, kırıcı ve incitici olma.

"Büyük lokma ye de büyük söz söyleme” der atalarımız. İnsan, yarım saat sonra ne olacağını bilemez.

İnsan, elif gibi doğru olmalı. Hayatı pahasına da olsa yalana, iftiraya, lafı çarpıtmaya, riyakar tavır sergilemeye gerek yok. Zira imanla yalan bir arada olmaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bulamayabilirsin!

Vefadan bîhaber dost, üzme canı bu darda,

Hasbi olan kulları bulamayabilirsin,

Hıçkırıklar içinde bir gün gelir arar da,

O aydınlık yolları bulamayabilirsin!

 

Dillerini har edip kalbe batırma sakın,

Ağyarları yar edip dostu bitirme sakın,

Nurlarını nar edip kana yatırma sakın,

Muhabbetli dilleri bulamayabilirsin!

 

Canlar canlara muhtaç tek başına olamaz,

Eller ellerden üstün bir kenarda kalamaz,

Hak sevgisi ebedi hiçbir fani alamaz,

Cennet gibi illeri bulamayabilirsin!

 

Güllerini güzel tut dikeni batmasın hiç,

Gülistana sevgi kat kokusu gitmesin hiç,

Gönül dostlarımızla muhabbet bitmesin hiç,

Sevgi dolu halleri bulamayabilirsin!

 

Yedi bölge dört iklim bir bedendir tek bir baş,

Aynı yolun yolcusu her birisi arkadaş,

Davaya baş koymuşuz vatan için tüm sırdaş,

O samimi elleri bulamayabilirsin!               

 

 

Kalp Kırılmaz mı?

 

Fikirler tutarsız beyinde boşluk,

Cahilce ahvale kalp kırılmaz mı?

Konuşmalar arsız dilde nahoşluk,

Bitmeyen melale kalp kırılmaz mı?

 

Ok misali sözler kalbe saplanır,

Dost bildiğin yüzler maske kaplanır,

Ayak kaydırmaya an hesaplanır,

          Vefasız minvale kalp kırılmaz mı?

 

Allah'la aldatan hep canlar yakar,

Haktan uzaklaşan vicdanlar yıkar,

İman yok olunca çok kanlar akar,

Böyle istiskale kalp kırılmaz mı?

 

 

 

 

 

Hani neresinde bunun insanlık?

Düşünebiliyor musun bir anlık?

Akıbet felaket sonuç karanlık,

Şeytanca bu hale kalp kırılmaz mı?


Yazarın Diğer Yazıları