Kırmızı Kütüphane Ve Yeni Konya

Basın; halkın; gözü, kulağı, eli, ayağı durumundadır. Sosyal olaylar hakkında en net ve en doğru bilgiyi basından ediniriz. O bakımdan basına, “beşinci güç” denmiştir.
Zaman olmuş basın; hükümet kurmuş, hükümet yıkmıştır. Halkı yönlendirmede çok büyük görevler üstlenmiştir basın. Hala bu görevini sürdürmektedir.
Radyonun bulunmadığı, bulunsa bile her evde olmadığı zamanlarda her eve mutlaka bir gazete giriyordu. Zaten televizyon yoktu bizim çocukluğumuzda. Ama Yeni Konya ve Yeni Meram Gazeteleri vardı.


“Hey gidi günler!” Dememek mümkün değil. Çünkü o dönemde (yani 1957 ile 1969 arası) çocukluğumun geçtiği; doğup büyüdüğüm Aymanas Mahallesinden kalkar, yaya olarak şehre gelir, bugün Sarraflar yer altı çarşısının olduğu yerde- ki adı Hükümet Meydanı idi- bugün de aynı adla anılır. Hükümet meydanı denilince akla ilk gelen, “Kırmızı Kütüphane” idi! Burası; kitap, dergi, gazete, kırtasiye ve her türlü okul malzemelerinin satıldığı yerdi. Şehre gelen herkesin kesinlikle uğrak yeriydi Hükümet Meydanı ve Kırmızı Kütüphane! Kırmızı kütüphanenin yanındaki sokaktan Mevlana’ya giderken, sokağın içinde, eski İş Bankası binasının arkasında, YENİ KONYA GAZETESİ’nin; üç katlı matbaası ve idare yeri vardı! Sahipleri; Gücüyener ailesiydi. Uzun zaman gazeteyi işlettiler ve birçok gazetecinin yetişmesine katkı sağladılar! Bugün faaliyette bulunan; Kuveyt Türk ve Finans Bank’ın olduğu yerdeydi.
Her şehre inişimde mutlaka Kırmızı Kütüphaneye uğrar ve gazete almak istediğim zaman YENİ KONYA alırdım. Gazeteyi aldığım vakit, ilk işim; köşe yazılarını okumak, haberlere ve ilanlara bakmak olurdu. Eve gitmek için ya yaya olarak yürümek, ya da akşamı beklemek olurdu. Çünkü o dönemde belediye otobüsü bir sabah, bir de akşam vardı. Akşama kadar otobüsü beklemek için, Kayalıpark’a gider, ya simit alır ya da-eğer yaz mevsimiyse- gazoz içer, aldığım YENİ KONYA GAZETESİ’ni incelerdim. Gazeteyi okurken, sağımda, solumda oturan insanlar, gazetemden yararlanmak için kimi sağdan, kimi soldan, kimi tepemden sarkar, onlarla birlikte okurduk gazeteyi.
O gündenberi aklımdan şu düşünceler geçerdi; “birgün mutlaka bu gazetede yazarlık yapacağım.” Hatta Gücüyenerlerin elindeyken, yazı işleri Müdürü Haşmet Öyken zamanında Adil Gücüyener’e, “Adil Ağabey, ben, gazetede köşe yazarlığı yapmak istiyorum” deyince; “neden olmasın?” demişti ama, bir türlü gerçekleşmemişti.


Çeşitli gazetelerde yazarlık yaptıktan sonra, uzun zamandır idealimde olan YENİ KONYA GAZETESİ’inde köşe yazarlığı arzum gerçekleşti! Hamdolsun, 2009 yılından beri YENİ KONYA’da yazarlık yapmaktayım.
YENİ KONYA, Anmeg çatısı altında faaliyetini sürdürmekte; haberleriyle, köşe yazılarıyla, olaylara objektif bakışıyla halkın haklı teveccühüne mazhar olmaktadır! İnşallah yakın zamanda yeni binasını taşınacaktır! Burada; gazete, televizyon, Reklam ajansı, radyo ve gerekli olan bütün iletişim ağıyla; Konya’ya, Türkiye’ye ve hatta dünyaya seslenecektir! Uydu yayınıyla Kon TV, zaten uzun zamandır bu görevi ifa etmektedir!
YENİ KONYA, bendenizle yaşıttır. 29 Mayıs 1949 bu fakirin doğumu, 01 Haziran 1949 tarihi de; yeni Konya’nın Kuruluş tarihidir. Gücüyener ailesinin elinden çıktıktan sonra bir süre çeşitli ellere geçmiş ama bir türlü istikrara kavuşamamış, rayına oturamamıştı! Allah’a şükürler olsun ki ANMEG; gazeteyi bünyesine kattı. Yaşın uzun olsun YENİ KONYA! Yayın hayatında daha nice yıllara; doğru haberler, objektif yorumlar, güçlü kalemler ve çalışkan, vefakâr, cefakâr, candan, samimi… elemanlarıyla basın hayatında varlığını sürdürmesini dilerim.


Yazarın Diğer Yazıları