PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
SURİYE’YE “OSMANLI YÖNETİM MODELİ” LAZIMDIR.
HRİSTİYAN BİR KOMŞUN NAMAZ KILSA NE DERSİN?
Laiklerin gücü nereden geliyor?
Bitcoin altına rakip olabilir mi?
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Şöyle bir düne bakıyorum. Dün dedimse; bu yaşa kadar yaşadıklarıma.
Ergenlik yaşına kadarki olanları bir kenara bırakıyorum.
50 veya 55 yıl çıkıyor ortaya. Bu zaman zarfında allah'ın emir ve yasakları istikametinde ne kadar yol aldım? Kur'ani gerçeklere ne kadar uydum? Kendimi Kur'ana mı uydurdum? Yoksa Kur'anı kendime mi...?
Her meselede Kur'anı mı ölçü aldım? Yoksa nefsimi mi...?
Bugün ve hayat boyu; "Allah için ne yaptın?" sorusunu kendime sordum mu?
Yanımda çalıştırdığım elemanlara hakkını verdim mi? Onları kendi evladım gibi görüp, alınlarının teri kurumadan haklarını ödedim mi?
Her gün minarelerden "sala" sesleri yükseliyor! Bu sesler bana bir şey hatırlatmıyor mu?
Bir günah işleyeceğimde; günahı işleyeceğim varlığın nimetlerini yememeyi, onun olmadığı yerde günah işlemeyi, onun görmediği yerde günah işlemeyi denedim mi?
Bunlar mümkün değil mi diyorum? O zaman böyle bir yanlışa girmemeye gayret etmeyi aklımdan çıkarmamam lazım değil mi?
Tevbe ile uğraşma yerine, günaha girmemeyi yeğlesem olmaz mı? Neden keşkelerle uğraşıyorum?
Bana, akıl, sağlık, uzun ömür, tahsil, düşünme, fikretme, nefes alma, görme, konuşma...nimeti veren yüce yaratıcıyı neden nazarı itibara almıyorum? Niçin o'na şirk koşuyorum?
Ha bir de züğürt tesellisi içine giriyorum kendimce! "yahu insan dünyaya bir kere gelir. ye, iç, kâm al dünyadan, vur patlasın, çal oynasın..."
Ama şunu unutuyorum; gülerek günah işleyen, ağlayarak cehenneme girer.
Kur'anı okuyorum, tamam. Pekiyi onun benden ne istediklerinden haberim var mı? Kur'anın, Allah'ın bir mektubu olduğunu, benim hayat için kullanma kılavuzum niteliğinde hayat veren prensipler taşıdığından haberdar mıyım?
Allah; "Sizin duanız olmasa Allah size ne diye değer versin?”, "Niçin yapmadığınızı söylersiniz?”, "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol”… diyor. Gerçekten bu ilkelere uyuyor muyum?
Sevgili peygamberimizin; "Mümin, elinden ve dilinden insanların emin olduğu kişidir”, "ya hayır söyle, yahut sus”… Hz. Mevlana'nın; "Ya göründüğün gibi ol, ya olduğun gibi görün” sözlerine niçin uymuyorum?
Bu güzelliklere uymamam için bir sebep var mı? Hiç aklımı terletmek, aklıma geldi mi?
Bugün de bunları düşüneyim, kendimi sorgulayayım dedim.
PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
SÖZLERDE KENDİMİZİ ARAMAK
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
YAZARLIK HAYATIM-YAYIMLANAN KİTAPLARIM VE EVRENSEL MESAJLAR SERİSİ
VAKT-İ MUHABBET
VUSLATININ 751. YILINDA MEVLANA
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
PAYİTAHTA RUH VERENLER