Kameraların Bir Görevi de Ahlaki Davranışları Tespittir

Otobüs durakları, parklar, çay bahçeleri, metro durakları, kavşaklar, otogarlar, garlar…kısaca insanların birlikte olabileceği, kalabalıkların yoğun olduğu yerlerde, insan akışının çok olduğu mekanlarda; hırsızlık, yolsuzluk, kapkaç, tecavüz, yasalara ve ahlaka aykırı davranışları tespit etmek için mobese kameraları devrede!

Mobeseler sayesinde; trafik ihlalleri, hırsızlıklar, kaçakçılıklar, ırza tecavüzler, kadına şiddet… olayları anında ortaya çıkıyor! Mobeseler sayesinde insanlar suç işlemekten çekiniyor. TEDES (Trafik Elektronik Denetleme Sistemi)'in bulunduğu yerde sürücüler hız ihlali yapmıyor! Parklardaki ve marketlerdeki kameralar sayesinde; yanlışa girmek isteyenler çekiniyor, yapanlar da anında yakayı ele veriyor! Faili meçhuller, tarihe karışıyor!  
Ankara Kurtuluş metro durağında metro bekleyen yolculara “Sayın yolcularımız lütfen ahlâk kurallarına uygun hareket ediniz” anonsu yapılınca, yolcuların tepkisine yol açmış! Bunun üzerine
CHP Ankara Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Levent Gök, konuyu Meclis gündemine taşıyarak; “Metro kameralarının asıl işlevi ahlâk ölçümü müdür?” diye sormuş!

Gök, İçişleri Bakanı Muammer Güler'in cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu sorulara cevap istemiş:
1-Metro kameralarının asıl işlevi nedir? Güvenlik midir, yoksa ahlâk ölçümü müdür?
2-Güvenlikle ilgili bir sorun görüntülendiğinde ne yapılmaktadır? Güveni ihlal eden davranışın sonlandırılması anonsa konu olmakta mıdır?
3-İstasyonda araç bekleyen, oturan yurttaşların ahlâka uygun davranıp davranmadıklarını kim kararlaştırıyor? Böyle bir yetki ve görev var mıdır?
4-Böylesi durumlarda anons yapılması talimatını kim vermektedir?
Metro görevlilerine verilmiş bir 'ahlâk ölçüsü alma' talimatı var mıdır?
5-Bu tutumun yurttaşları izleyerek fişleyen ve sindiren bir uygulamaya dönüşmesi olasılığına ve bunun doğuracağı tehlikelere karşı ne önlem almayı düşünüyorsunuz?

Kameraların bulunmadığı zaman aklıma geldi. Kimin eli kimin cebinde belli değildi. Parklarda, çay bahçelerinde, otogarlar ve garlarda, metro istasyonlarında…ahlaken tefessüh etmiş tipler, insanları taciz ediyor, huzurlarını kaçırıyordu! İnsanlar, tabir yerindeyse tavuk gibi kesiliyor, biçiliyor, yapanlar elini kolunu sallayarak ortadan kayboluyordu! Mobeseler kurulduktan sonra bunlarda azalmalar belirdi! Hatta sıfırlandı!  
Aklı başında bir insanın, mobeselerden rahatsız olmaması lazım. elbette bu kameralar sayesinde ahlaki durumlar da tespit edilecek. Ahlaken bozuk olanlar, herkesin gözünün önünde; sarmaş dolaş olacak, öpüşecek, sevişecek… buna halk tepki göstermeyecek, gerekli yerlere bildirmeyecek! Bu nasıl bir anlayıştır? Bunun adına; “terör” denmez mi? silahlı terör durdu, şimdi de en tehlikeli, en acımasız, toplumları, gençliği temelinden sarsan “ahlaksızlık fırtınası” mı yerini alacak?     

Mobeselerin görevi; hem toplumun ahlaki değerlerini hiçe sayan, yasalara aykırı tutum içinde olanları tespittir. Evet; mobeseler aynı zamanda ahlaksızlıkları da ortaya çıkarmaktadır! Bu yönüyle yerinde bir hizmet yapmaktadır.  
CHP'li Levent Gök'ü bu tavrından dolayı kınıyorum! Belediye'nin yaptığı uygulamanın devam etmesini istiyorum. Hatta daha da yaygın hale gelmeli diyorum. Yasalarla böylesine davranışlara cezai işlem yapılması uygun olur-ki zaten yapılıyor-. Ahlaksızlığın, özgürlüğü olamaz. Ahlaksızlık, her yerde ahlaksızlıktır. Ahlakın modası geçmez.