Allah, her dönemde puta tapanları bu yanlıştan döndürmek, hak yola yöneltmek için peygamberler gönderdi. Puta tapan, Allah’ı inkar edenleri uyarmak, temiz bir hayat sürmelerini sağlamak için peygamberler çok mücadele etti.
Kabil oğulları, Nemrut zihniyetler, satılık beyinler, başlangıçtan beri; içki, zina, hayasızlık ve ateşe tapmak gibi bütün kötülükleri yapıyor. Düşünceden yoksundular. Ne kadar günah varsa hiçbirini yapmaktan çekinmiyorlar.
Nemrud’un dedeleri ve ataları, her dönemde var olmuş, Allah’ı, Hak davayı, doğruluğu inkâr etmiş, insanlığı tehlikelere sürüklemişlerdir. Allah’a inkârın olduğu yerde; terör de olur, cinayet de, katliam da, kaos da, insan kandırma da, ahlaksızlık da…
İnsanlar tarih boyunca, içinde yaşadıkları topluma ve döneme göre çeşitli yollardan köleleştiriliyorlar. Savaşta esir edilmek, bir suç nedeniyle cezalandırılmak, borcunu ödeyememek ya da köle ana babadan dünyaya gelmek, köle olmanın çeşitli biçimlerindendir.
Ortadoğunun Müslüman halkı, kendi yaşadıkları ülkelerinde iki defa köle durumunda. Ülkelerinin dış ülkelere köleliği yanında, başlarındaki rejimlerin de kendilerine köle muamelesi yaptıkları bir gerçek. Onlar, kölelerin kölesi durumunda.
Şair de öyle diyor ya: “Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!”
Ezenler, egemenler, mutlu ve putlu azınlık kendini daha çok kişiye efendi kabul ettirme sevdasında. Ezilenler de birçok efendiye köleliği kabul ederek hepsini aynı zamanda mutlu etmenin dayanılmaz acısını çekmekte. Nefsine, arzu ve hevasına, istek ve zevklerine tutsak/köle olan yığınların durumu, kişilerin ne kadar özgür olduğu ve özgürlerse bu özgürlüğün insanî ve ölçülü bir hürriyet mi, hayvanî bir özgürlük mü olduğu değerlendirilmeli.
İlâhî ölçüleri Allah’tan almamak, kulluğu, mutlak itaati başka sahte ilâhlara yapmak, onlara kul-köle olmaktır. Allah’a hakkıyla kul olamayanlar, başkalarına kul-köle olacaktır. Sadece Allah’a kul olan ise, başka bütün kulluk ve köleliklerden kurtulup özgürlüğün en güzel hazzını tadar.
Sadece Allah’a kul olması gereken insan, insandan daha aşağıda olan nelerin kulu olmuyor ki? Para, eşya, içki, uyuşturucu, örf ve âdetler, sigara ve kötü alışkanlıklar günümüz insanını kendine esir eden efendilerden sadece birkaçı.
Görünmeyen zincirleri kırmak, işgal altındaki beynini ve gönlünü öncelikle kurtarmak, köleleştirilen çoluk çocuğunu, Müslümanları ve tüm insanları Allah’a kulluğun dışında tüm tutsaklıklardan kurtaracak çalışmalar yapmak gerekir.
Allah özgürlüğü, kişi de tutsaklığı yarattı. Hürriyetin en yüksek hazzı Allah'a kulluktadır. Müslüman, inancının hâkim olmadığı yerde köledir. Hevâî/nefsî özgürlük, (b)alıklar için, oltanın ucundaki yemden yararlanma isteğidir. Özgür olmayıp kendisini özgür sanan kimseden başka esir olamaz. Ruhunda kölelik olan 'taht'a çıksa da yine köledir. Köleliğin en kötüsü, nefsine köle olmaktır. Koyunu kurdun elinden kurtaran çoban, koyuna göre kurtarıcı, kurda göre ise özgürlüğüne engel olan bir kimsedir.