IRKÇILIK RÜZGÂRLARI ESİYOR!

Son zamanda toplumda kaos meydana getirmek, insanları germek, birbirine düşürmek, düşman kamplara ayırmak için her türlü ayak oyunlarını oynayanlar var. Bunlar aramızda yaşayanlar, senin benim yanımda yer alanlar, hatta siyasete soyunup oy isteyen ve memleket yönetimine talip olanlar var.

Her gittikleri yerde bir çarşaflı, bir türbanlı, bir sakallı… gördükleri zaman sanki kudurmuş gibi üstlerine atılıyorlar. Bu insanlar, parklarda oturamıyor, cadde ve sokakta gezemiyor, otobüs, dolmuş, taksi, tren, tramvay ve metrobüste…huzur içinde yolculuk yapamıyorlar.

Meselenin altında yatan gerçek; Türkiye'de İslam kurallarına göre örtünen, Kur'an'ın belirttiği şekilde bir hayat tarzı benimseyenleri saf dışı etmek, toplumdan dışlamak yatmaktadır. Asıl önemlisi de islamsız, dinsiz bir toplum oluşturmak için çaba içine giriliyor.

Hani kimsenin giyimine, kuşamına, inancına karışılmayacaktı? Hani herkes özgürdü? Hani laiklik bunu emrediyordu?

Bu yüzden Arap turistler Türkiye'ye gelirken tedirgin oluyor. Bazı Turizm işletmelerinin, bu davranışlar yüzünden zarar ettikleri belirtiliyor.

Şöyle bir düşünelim; neden Avrupalı, ABD'li olanlara bu hakaretler yapılmıyor da, Araplara yapılıyor? Niçin Arapça tabelalara yasak geliyor da İngilizce, Fransızca, Yunanca…tabelalara ses çıkarılmıyor? Aman yanlış anlaşılmasın, Araplara yapılmasın da Avrupalıya yapılsın gibi bir düşüncem olmaz ve olamaz. Her ikisi de yanlış. Zira İslam inancında böyle bir ayırım olamaz. Bu ayırımı yapanlar da Müslüman olamaz. Bırakın Müslüman olmayı, insan olamaz.

Kur'an'da; "Ey inananlar, biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Tanışasınız, anlaşasınız diye sizi kabilelere ayırdık” ifadesi yer alır.

Sevgili Peygamberimiz de; "Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma” buyurur.

"Onlar, ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler istemeseler de, Allah nurunu tamamlayacaktır!” (Saff/8)

 

Merhum Âkif'in şu sözünü hiç unutmam;

"Doğrudan Kur'andan alarak ilhamı,

Asrın idrakine söyletmeliyiz İslâm'ı”

 

Hep söylerim, yazarım; Kur'an anlaşıldığı, yaşandığı, hayatımıza hakim olduğu, damarlarımızda dolaşan kan gibi olduğu zaman dünyada hiçbir problem olmaz. Bütün insanlar hakkına razı olur.

Merhum Akif'in de belirttiği gibi, Kur'an bize hayat vermeli, hayatımızın her anını işgal etmeli. Kur'an'sız bir hayatın hayat olmadığı, Kur'an'dan uzak yaşantının yaşantı olmadığı şuurunda olmalıdır. Kur'an'ın; "belhum adal” dediği; "hayvanlardan daha aşağı” duruma düşmemek, Kur'an'la iletişimle mümkün olur.

  1. ateizm, deizm, mankurtlaştırma, gavura köle olma, katiline aşık çarpık zihniyetler bir araya gelmiş, yeryüzünden İslam inancını kaldırmak, inançsız bir dünya oluşturmak sevdası içinde olanlar, bunu beceremeyecekler, her zaman bu hususta yarı yolda kalacaklar. Şimdiye kadar kaldıkları gibi. Önemli olan Müslümanların düzgün bir hayat yaşamaları. İslam'ı doğru temsil etmeleri.

Gözünü Aç Artık!

 

Ayak oyunuyla yemek isterler,

Ülkem hedefte gözünü aç artık,

"Ezelden düşmanız” demek isterler,

Yapılanı gör batıdan geç artık,

Yurdum hedefte gözünü aç artık!

 

Parçaladılar ruhumu çaldılar,

Birlik duygumuza zehir saldılar,

Haçlı güruhuyla hem dem oldular,

İlgisiz ve aymaz olmak suç artık,

Vatan hedefte gözünü aç artık!

 

Dinimiz İslam'dır, Türk kanımız var,

Hak'tan gelen yiğitlik yanımız var,

Bayraklaşmış olan çok şanımız var,

Cihat et de şehadeti seç artık,

İman hedefte gözünü aç artık!

 

Hep sopa yiyorlar uslanmıyorlar,

Rahmanın sözüne yaslanmıyorlar,

Hiç hakla hukukla beslenmiyorlar…

Bu gâvur uşaklarından geç artık,

Kur'an hedefte gözünü aç artık!

 

Vatan varsa iman ezan imkân var,

Dostları seven vefalı insan var,

Muhabbet deminde edep erkân var,

Durma, göklere kanatlan uç artık,

Neslim hedefte gözünü aç artık!

Yazarın Diğer Yazıları