İnsanlık Manzaramız

Karabağ’da sorun var. Orta Doğu kaynıyor. Dünyanın terörle başı dertte. İnsanlar sıkıntıda. Gözyaşı dinmiyor. Afrika’da; açlık, ölüm, yoksulluk, fakirlik, sefalet kol geziyor! Filistin ve Gazze ağlıyor! Suriye deseniz, ayrı birdert yumağı! Hülasa dünyada eksen kayması var. Dengesizlik diz boyu. Kimi aşırı zengin, kimi aşırı fakir. Orta sınıf da varlığını sürdürmek için ölüm kalım savaşı veriyor! Açlık ve bakımsızlıktan çocuklar bir deri bir kemik kalmış, yüzüne konan sineği kovalamaktan aciz hale gelmiş, vücudundaki kemikler sayılır durumda, içecek suları yok, hastalık kol geziyor, tedavi olacak ilaç bulamıyorlar! Aldatan aldatana! Kimin eli kimin cebinde belli değil!     
Kur’an-ı Kerimde; “ancak Müslümanlar kardeştir”, “bir insanı dirilten bütün insanlığı diriltmiş, bir insanı öldüren de bütün insanlığı öldürmüş olur” ilkeleri mevcut. İslâm’ın Peygamberi Hz. Muhammed (SAV); “bir kötülük gördüğünüz zaman elinizle giderin, buna gücünüz yetmezse dilinizle giderin, buna da gücünüz yetmezse kalben giderin…” buyuruyor. 
Kur’an bunları niçin söylüyor? Hz. Peygamber’in çabası neden? Allah bu insanları; birbirini yesinler, birbirlerinin sırtına basarak yükselsinler, altta kalanın canı çıksın, hiç ilgilenmeyin, aldırış etmeyin, fakirler de çalışsın, kimseye vermeyin, kul hakkı diye bir şey yok… diye açık hükmü mü var? Eğer öyleyse gelen ayet ve sureler, bize hoşça vakit geçirtmek için(!) her daim okuduğumuz, hatim ve Kur’an bitirme yarışına girdiğimiz yüce kitabımız bizden ne istiyor? 
Kaç tane İslâm ülkesi veya dünyadaki hangi Müslüman; “dünyanın neresinde aç, açık, fakir, yoksul, kimsesiz, yardıma muhtaç insanlar ve ülkeler varsa el uzatalım, bu hususta her türlü fedakârlık ve vefakârlığı gösterelim, kınayanın, engel çıkarmaya çalışanın engellemelerine aldırış etmeden canla başla gayret edelim, insanlığı sıkıntılardan kurtaralım” çabası içinde? 
İsrail, dünyada kana doymuyor! Terörü desteklemeye, teröristlere prim vermeye devam ediyor! Pekiyi İslâm ülkeleri bu konuda hangi tedbiri aldı? Veya alıyor? Hala terör devam ediyor, hala insanların gözyaşları dinmiyor! Hz. Ömer değil miydi, “ Dicle’nin bir kenarında bir kurt kapsa koyunu, gelir adli ilahi Ömer’den sorar onu” anlayışı yoksa “Âkif’in şiirinde” mi kaldı? Acaba ramazanlarda, kurban bayramlarında, her an ve zamanda, vakit kaydı olmaksızın her durumda insanların dertleriyle ilgileniyor, onların haline muttali oluyor muyuz? Yoksa; saraylarımızı altınla, mücevherlerle süslemenin, su oyunları yaparak insanların gözünü boyamanın mücadelesini mi veriyoruz? Petrol, doğalgaz ve her türlü yer altı zenginliğine sahip olan İslâm ülkeleri ellerindeki imkânları; “ben yiyemedim sen ye” diyerek yabancılara, daha doğrusu insanlığı asimile etmeye yönelik, yeryüzünde esir kampları oluşturmaktan zevk alan, sömürmeyi meslek edinmiş anlayışa vermekten çekinmiyor? İslâm ülkeleri birliği var, pekiyi hani nerede yaptırım? Nerede zalime, “DUR” deme eylemi? Kaç tane İslâm devleti İsrail’in terörist saldırılarına etkin tepki gösteriyor? Sadece, “Allah’ım zalimleri kahreyle, mazlumlara acı” demekle olmuyor. Elbette dua edeceğiz, tabii ki Allah’tan yardım isteyeceğiz ama fiiliyatımız var mı? Yoksa duada da mı ucuzculuğa kaçıyoruz?      
Zekâtlarımızı, vergilerimizi tam ve zamanında veriyor muyuz? Zekatlarımızı verirken; en alt sınırı, en kalitesiz malı, işe yaramayan bizim kullanmayacağımız, beğenmediğimiz, çöpe atacağımız eşyaları mı fakire layık görüyoruz? Yanımızda çalışan elemanlara; alnının teri kurumadan hakkını veriyor muyuz? Çalıştırdığımız bayanları köle gibi çalıştırma alışkanlığımız var! Hatta onlardan cinsi yönden nasıl yararlanırım? Diye kötü plan kuran değersiz “adı Müslüman” insan sınıfında mıyız? 
Böyle sakat bir anlayışla Allah bize yardım eder mi? Dünyada terör, kan, gözyaşı, ezilme, savaş biter mi? Allah’tan başka ilah olmadığını bir kenara koyarak, atlardan, it’lerden, kurtlardan, ot’lardan, Allah dışındaki bütün yaratıklardan yardım ve destek beklersek bize birlik ve dirlik verir mi? İki yakamız bir araya gelir mi? “tevekkül” ü anlamıyoruz! Bu yüzden Allah’ın, “ey iman edenler, iman ediniz” uyarıları biz bekliyor! 
 

Yazarın Diğer Yazıları