PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
SURİYE’YE “OSMANLI YÖNETİM MODELİ” LAZIMDIR.
HRİSTİYAN BİR KOMŞUN NAMAZ KILSA NE DERSİN?
Laiklerin gücü nereden geliyor?
Bitcoin altına rakip olabilir mi?
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Mevlana Tefekkürünün temelinde aşk vardır. Mevlana'ya göre Allah'a ulaşmak için gerekli olan en önemli şey aşktır. Bir bitki ve hayvan da sevebilir; ancak, hem bedeniyle, hem bilinciyle, hem düşüncesiyle, hem de mantığıyla sevebilen tek varlık insandır. Mevlana bir kadına duyulan aşkı yüceltir; çünkü bir başkasını seven insan kendisini, tüm insanlığı, evreni ve Allah'ı sevebilir. Mevlana, tüm insanlığa derin bir sevgi beslemiştir. "İnsan bir hamur teknesi boyundadır ama her şeyden, her varlıktan yücedir." diyen Mevlana, insan sevgisini bir aşka, tutkuya dönüştürmüştür. Mevlana, insanı yüceltmiş ve buna temel olarak insanın yaratıcı hürriyetini ve yapıp-edici iradesini göstermiştir.
"MEVLANA'NIN TEFEKKÜR DÜNYASI” isimli eserim siz kıymetli gönül dostlarına, hengamede olan, Siyonizmin kan içtiği, cana kıydığı, acımasızca önüne gelen her şeyi yakıp yıktığı dünyada bir nebze olsun vicdanlarda uyanış hasıl olur düşüncesiyle Mevlana'nın dilinden seslenmektedir. Şöyle diyor pir;
" Nice dilekleriniz var, bağış istemedesiniz; bir kendinize gelin artık, bağışın ta kendisi sizsiniz. Gece gündüz kavuşup buluşma aşkındasınız; fakat kavuşmanın da ışığı sizsiniz, buluşmanın da; bundan haberiniz yok, bunu anlamıyorsunuz.”
" Beri gel, daha beri, daha beri
Bu yol vuruculuk nereye dek böyle?
Bu hır-gür, bu kavga nereye dek?
Sen bensin işte, ben senim işte
Ne diye bu direnme böyle?
Ne diye aydınlıktan kaçar aydınlık, ne diye?
Topumuz bir tek olgun kişiyiz, bir tek
Ne diye böyle şaşı olmuşuz, ne diye?
Zengin yoksulu hor görür, ne diye?
Sağ soluna yan bakar, ne diye?
İkisi de senin elin, ikisi de
Peki kutlu ne, kutsuz ne?
.....
Dünyada nice diller var, nice diller
Ama hepsinde de anlam bir
Sen kapları, testileri hele bir kır
Sular nasıl bir yol tutar gider
Hele birliğe ulaş, kavgayı, hır-gürü bırak
Can nasıl koşar, bunu canlara iletir.”
Mevlana, bu dizelerle tüm insanlığı barışa ve birliğe davet etmektedir.
Mesnevisinde zengin- fakir gibi ayrımların anlamsızlığına dikkat çekmiş, kavgaların bitmesiyle insanların birleşeceğini vurgulamıştır. O'na göre bütün illetlerin devası sevgidir ve insanların en hayırlısı insana ve insanlığa faydası olandır. Mevlana' nın bu yüce sevgisi insanlara hoşgörüyle yaklaşmasını sağlamıştır. Bu hoşgörüsünü şöyle ifade etmiştir:
Mevlânâ, ortaya koyduğu insanî ve estetik tasavvuf anlayışı ile Haçlı seferleri, Moğol istilâsı ve içerideki kargaşalardan muzdarip durumda olan Anadolu insanına manevî huzur bahşeden bir kaynak durumundadır. Onun bedîî tasavvufu, mistik dünya görüşünü şiirle ifade etmekle kalmamış, geliştirdiği yeni "sema" şekli ve musikî tarzı ile Anadolu tasavvuf hayatına yeni estetik boyutlar kazandırmıştır.
Vuslatının üzerinden 750 sene geçmesine rağmen hala Mevlana'nın; birlik, beraberlik, kardeşlik, barış, gönülleri fethetme…duygusu kendini bir kere daha göstermektedir. Anadolu irfanına ne kadar da çok ihtiyacımız var bugün. Dünyanın güzelleşmesi; İslam'a yönelişle, Kur'anî hayatı ilkemiz yapmakla mümkün olur. Kalelerin fethinden önce gönüllerin fethedilmesi sebebiyle Anadolu'muz, ana dolu olmuştur. 900 sene dünyaya; adaleti, insan haklarını, barışı, sevgiyi ikame eden Osmanlı, bu gün her zamankinden daha çok aranmaktadır.
Birliğe Çağrı
Başlar eğilmesin haller sorulsun,
Tatlı sözle gönüllere girilsin,
Can heba olmasın önem verilsin
Dünyada terör son bulmalı artık!
Selamlar sabahlar hiç eksilmesin,
Muhabbet aşkımız hiç kesilmesin,
İnsana itimat hiç sarsılmasın,
Çocukların yüzü gülmeli artık!
Barışmanın yolu Kur'an'dan geçer,
Dostlukların dili Furkan'dan geçer,
Sevgiyi ikame Rahman'dan geçer,
Gönüllere neşe salmalı artık!
Batıl fikirlere kul köle olduk,
Batı'ya inandık ortada kaldık,
Hakka küfredeni bizdendir bildik,
Hakikat yolunda kalmalı artık!
Kimse ağlamasın hep yüzü gülsün,
Hasret dağlamasın vuslatla dolsun,
Bomba avlamasın hayatta kalsın,
Gözyaşlarımızı silmeli artık!
Bütün yaratılan Allah'ın kulu,
Hepsi birer candır yok başka yolu,
Hep coşkuyla aksın birliğin seli,
El ele vermeyi bilmeli artık! (09 ARALIK 2023)
PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
SÖZLERDE KENDİMİZİ ARAMAK
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
YAZARLIK HAYATIM-YAYIMLANAN KİTAPLARIM VE EVRENSEL MESAJLAR SERİSİ
VAKT-İ MUHABBET
VUSLATININ 751. YILINDA MEVLANA
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
PAYİTAHTA RUH VERENLER