İmralı Görüşmeleri-1-

İmralı Görüşmesi ya da İmralı Görüşmeleri, PKK terörünü sonlandırmak amacıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile İmralı Adası'nda müebbet hapis cezasını çeken PKK elebaşı Abdullah Öcalan arasında İmralı'da sürdürülen görüşmelerdir.
Ne zaman başladığı tam olarak bilinmeyen görüşmelerin MİT aracılığıyla yapıldığı sanılmaktadır. BDP ise sürece dahil olmuş ve Abdullah Öcalan'la görüşüp örgütün dağ ve Avrupa kadrosuna görüşmelerle ilgili bilgi taşımaktadır.

Ahmet Türk ve BDP Batman milletvekili Ayla Akad Ata, İmralı'ya giderek Abdullah Öcalan ile görüştü. Görüşme yaklaşık 4 saat sürdü.
Kimliği belirsiz kişi veya kişiler Paris'teki Gare du Nord'da bulunan bir binanın birinci katında yer alan Kürdistan Enformasyon Bürosu'na girerek susturuculu silahla ateş açtı. Saldırıda PKK'nın sözde Almanya sorumlusu Sakine Cansız, Kürdistan Ulusal Kongresi Paris Temsilcisi Fidan Doğan ile Leyla Söylemez başlarından vurularak öldürüldü. Toplumun genelinde bu suikastın süreçle ilgili olduğu kanısı hakim oldu.

Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan abisini ziyaret etti. Abdullah Öcalan kardeşi aracılığıyla Dünya'ya, örgütün diğer elebaşlarına ve peşinde olan Kürtlere çözüm mesajlarını daha kolay iletebilmesi için bir an önce BDP heyeti ve avukatlarını beklediğini söyledi. Öcalan ayrıca bütün yükün kendisine verilmesinin ahlaki ve insani olmadığını söyledi. (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22637341.asp)
BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'dan oluşan ikinci İmralı heyeti Abdullah Öcalan'la görüşmek üzere Ada'ya gitti.

Buldan, Öcalan'ın "Bu görüşme tarihi bir adımdır. Tarihi bir süreç yaşıyoruz. Bütün taraflar bu süreçte çok dikkatli ve duyarlı olmalıdır. Devletin ve PKK'nin elinde tutsaklar var. PKK tutsaklara iyi davranmalıdır ve umarım en kısa zamanda evlerine ulaşırlar" dediğini söyledi.(http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22668152.asp)
AKP Genel başkanı ve başbakan Recep Tayyip Erdoğan: Başbakan Tayyip Erdoğan, görüşmelerle ilgili yaptığı açıklamada kendilerinin görüşmeyi bizzat yapan taraf olmadığını ancak yaptırdıklarını belirtti. Netice almamız lazım. Baktık ki artık ışık yok, orada keseriz diyen Erdoğan, Öcalan'ın serbest bırakılmasının söz konusu olmadığını 'Anlaşmalar yapılıyor” diye konuşuluyor, “Ada'daki bırakılacakmış.” Böyle bir şey söz konusu değil. Bunlar üzücü şeyler sözleriyle izah etti. (http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/imrali-gorusmeleri-surerken-kim-ne-diyor-haberi-65643)

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay 18 Şubat 2013 günü yaptığı açıklamada yürütülen müzakere sürecinden İmralı dahil herkesin umutlu olduğunu, bu rüzgarın karşısında kimsenin duramayacağını söyledi. (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22628207.asp)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Kılıçdaroğlu İmralı görüşmeleriyle ilgili AKP'ye destek mesajları verdi. (http://www.aktifhaber.com/chpden-imrali-gorusmelerine-tepki-716408h.htm)
MHP Genel başkanı Devlet Bahçeli: Bahçeli görüşmelere çok sert karşı duruş sergilemiştir. Müzakere ve görüşmelerle bir sonuca varılamayacağını ve örgütün müzakere ile silah bırakmayacağını bildirmiştir.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş: Demirtaş, konuyla ilgili şunları söyledi. İmralı süreci olarak tartışacağımız konu bugün çıkmış yarın da sona erecek bir sorun değildir. Ancak herkesin serinkanlı şekilde tartışması, varsa eksiklikleri eleştirmesi, kansız silahsız bir çözümü onurlu bir barışı nasıl gerçekleştireceğimizi herkesin tartışması lazım. Bizim de özü itibariyle yaklaşımımız budur. Her şeyden önce İmralı'da bir heyetin resmi bir heyetin Sayın Öcalan ile görüşmesi bizler açısından önemlidir. Bunun aleniyet kazanmış olması bunun önemini değerini artırır. Çünkü bu sıradan bir gelişme değildir, aslında çok gecikmiş bir gelişmedir. Ama 14 yıl aradan sonra İmralı'da aleniyet kazanılarak, kısmen şeffaf olarak bu sürecin girişiminin başlanmış olması, bütün tahlillerin dışında önemlidir. Hükümet müzakereyi başlatmak istiyorsa, her şeyden önce KCK'nın sürece dahil edilmesi gerekecektir. (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22316246.asp)
Sivil toplum kuruluşları

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner süreçle ilgili değerlendirmelerini takipçilerine Twitter üzerinden yansıttı. Boyner, Terör ve Kürt sorunu yıllardır çözüm bekleyen en önemli sorunlarımız. Çözüm ve barış süreci için başlatılan çabalar doğru yönetilirse bizi tarihi bir noktaya taşıyabilir. Sürecin partiler üstü, günlük siyasi hesaplar ve hesaplaşmalar üstü yürütülebilmesi sonuç için kritik. Süreç ne kadar şeffaf ve paylaşımcı olursa Sivil Toplum örgütleri de toplum kesimleri de sürece katkı sağlayabileceklerdir. Geniş kamuoyu desteği için kişiler, partiler ve mevkiler üstü bir yaklaşım gerekecektir dedi. [7] ^ (http://ekonomi.milliyet.com.tr/tusiad-tan-imrali-gorusmelerine-ilk yorum/ekonomi/ekonomidetay/06.01.2013/1651967/default.htm)
Geçici Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Federasyonu Genel Koordinatörü Ata Altın, Korucular ve aileleri olarak bölgede silahları susturacak, akan kanı durduracak, ölümlerin bitmesini sağlayacak her türlü iyi niyetli girişimi destekliyoruz dedi. ( http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22323314.asp)