İdam Tekrar Geri Gelmeli

Hiç acımadan insanların kanına gireceksin. Sonra barış nutukları atacaksın! Elinden silah düşmeyecek, kalkıp; “silahla sussun diye nara atacaksın!

Terörün bitmesi için öncelikle ve acilen idamın yeniden yürürlüğe girmesi şarttır. Şimdiye kadar kaç tane canımız gittiyse, can ailenin ocağı söndüyse, kaç tane anne evlatsız, baba yavrusuz, kardeş kardeşsiz, yavuklu nişanlısız, evli eşsiz, çocuk yetim ve öksüz… kalmışsa bunların hesabı sorulmalı ve halkımızın bir miktar da olsa teselli bulması kaçınılmazdır. Bu hususta TBMM acilen toplanmalı ve gerekli yasal düzenleme yapılarak idama geçit verilmelidir.

İdam olsun ki; terör yapmaya yeltenen gözü dönmüş hainler böyle bir insanlık dışı iş yapmaya yeltenemesinler. İdam olsun ki, asıl barış sağlanmış olsun! “ama idam olursa Avrupa, ABD ve diğer ülkeler ne der” sözlerine milletimin karnı tok artık! Şimdiye kadar idam olmadı da bu ülkeler ne dedi? “aferin iyi gidiyorsunuz, varsın terör olsun. Terörün olması iyidir, siz bizim müttefikimizsiniz, silah kullanmayın bu çocuklara. Bunlar iyi çocuklar, kötü niyetleri yok…” demeye getiren yaklaşım sergilemediler mi? bize böyle derken el altından terör örgütüne silah satmadılar mı? hala da satmıyorlar mı?

Apo hainini yakalayınca, daha doğrusu ABD yakalayıp paketleyip getirince alayı vala ile Apo’nun yakalandığı, günlerce gazetelerde çarşaf çarşaf teşhir edildi, yani reklamı yapıldı! O yakalandıktan sonra neden idam edilmedi? Zaman o zamandı. Hiç olmazsa şimdiye kadar beslememiş olurduk! Acımayana acınmaz. Toplumun menfaati için fertler feda edilir. Hele bu; ülke bütünlüğü, vatanın bölünmezliği ve özgürlük olunca iş daha da bir önem kazanır.

Evet kim terör yaparsa, kim teröre destek çıkar, yandaş olursa hepsinin halkın huzurunda teker teker idam edilmesi en güzel ve terörü bitirmede en sağlıklı yöntemdir! Önce Apo, sonra Osman Öcalan ve diğer terör yöneticileri, ardından eline silah alan, kan kusan, kan kusturan, devlete, millete, askere, polise, yani insanlara silah doğrultup, yol kesip katliam yapan herkesin idam sehpasında sallanması kaçınılmazdır!

Terör; herkesin üzerinde durması ve derin derin düşünerek çözümü için kafa yorması gereken büyük bir ülke sorunudur. Hatta daha ileriye gidelim; terörde arınmak; insanlık için en önemli görevdir. Bu, aynı zamanda bir vatan borcudur! “milliyetçiyim”, “halkçıyım”, “demokratım”, “dindarım”, “milli görüşçüyüm”, “laikim”, “Atatürkçüyüm”… diyen herkesin ortak problemidir. Kimse, ama kimse, “bu konuda istihbarat zafiyeti var, ben karışmam hükümet ne yaparsa yapsın, ben sadece muhalefetimi yapar köşemde otururum” deme durumunda değildir.

Kenetlenmek için daha ne kadar bekleyeceğiz? Terör iyice azdı! Gemi azıya aldı! Artık bundan sonra böylesine bir hain saldırı sonunda şehit haberleri dinlemek, şehir görmek istemiyoruz! Tamam şehitlik kutsaldır, şehitlik iyidir de, bu kadar da olmaz! kancık bir zihniyetle karşı karşıyasınız! Bir cephe olsa, düşmanı hangi cepheden vuracağınız belli olsa, o zaman halk top yekun silaha sarılır düşmanın hakkından gelir. Ama iş böyle değil!

Bu açıdan Gaziantep’teki saldırı sonucunda meclis’te grubu bulunan siyasi partilerin-BDP’yi saymıyorum. Çünkü o, PKK terör örgütünün yanındadır!- olay yerinde toplanıp, teröre karşı ortak duruş sergilemelerini benimsiyor hatta alkışlıyorum. Ancak burada kalmamalı, iş, daha ileri boyuta götürülerek kesin bir çözüme ulaşılması için akıl yorulmalı, eyleme geçilmelidir.

Bir diğer önemli bulduğum husus; BDP’nin geçtiğimiz günlerde PKK ile sarmaş dolaş görüntülerinin, soruşturularak, TBMM’ye teskere verilip bu insanların dokunulmazlıklarının bir an önce kaldırılması ve ne gerekiyorsa yapılması çok çok önem arz ediyor! İdamsa idam. Devre dışı bırakmaksa devre dışı etmek… hangi argümanlar devreye sokulacaksa sokulsun artık!

Bundan sonra da; kimse Türkiye’nin bütünlüğü, birliği üzerinde oyun oynamaya kalkmamalıdır! Buna cesaret edememelidir. Olmaz demeyin bal gibi olur. Yeter ki isteyelim.


Yazarın Diğer Yazıları