PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
SURİYE’YE “OSMANLI YÖNETİM MODELİ” LAZIMDIR.
HRİSTİYAN BİR KOMŞUN NAMAZ KILSA NE DERSİN?
Laiklerin gücü nereden geliyor?
Bitcoin altına rakip olabilir mi?
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Hicret; geçmişte kalan bir şey değil, hala insanlık tarihini etkilemeye devam eden bir olay olarak özel bir zaman diliminin oluşmasına yol açmaktadır.
Kur'an'da, "fisebilillah” ifadeleri vardır. Anlamı; Allah yolunda demektir. Allah yolu, dünya kurulduğu andan itibaren kıyamete kadar süreceğine göre, kıyamete kadar hicret devam edecek demektir. Her insan, Allah yolunda olmaya ve kalmaya devam etmek zorundadır. Hiçbir insan, Allah'ın ilahi kurallarının dışında değildir ve olamaz da. Tabir yerindeyse, Allah'ın ilahi kanunları bizi çepeçevre kuşatmıştır. Ya bu dünyada onlara uygun davranır, hayatımızı düzene sokarız, ya da sonuç felaket olur! Kimsenin, "ben Allah'ın kuralını tanımıyorum, Allah'ı kabul etmiyorum” deme lüksüne sahip değildir.
"Hicret, haramdan helale gitmektir. Hicret; Allah'ın yasakladığı şeylerden uzak durmak…” gibi birçok yorum yapılacak! Hatta bu başlığı; "Hizmetimiz Kime?” ,”Kime yolculuk yapıyoruz?”, "Kimin düdüğünü öttürüyoruz? Diye de söyleyebiliriz!
Gerçekten biz Müslümanlar, daha doğrusu "Müslümanım” deyip de Müslümanlığı içine sindiremeyen, Kur'an hükümleri dudaktan aşağı inmeyen, riyakârca tavır sergileyenlerin hicreti kime? Paraya mı? Mala mı? Kadına mı? Makam ve mevkie mi? Hırs ve tamaha mı? Bencilliğe mi? Çıkarcılığa mı? Münafıklığa mı? Firavun'a mı? Nemrut ve Nemrutlaşanlara mı?...
Eğer hicret; Allah'ın yasakladıklarından uzak kalmak ise- ki öyledir- dünya Müslümanlarının ahvaline bakmamız gerekir. Dünyada Müslüman kanı akıyor! Bir avuç İsrail Devleti, dünyanın gözünün içine baka baka katliam yapıyor! Devletler, üzerlerine ölü toprağı serpilmiş gibi sessizce, aymazca, vurdumduymazca… bu katliamı seyrediyor!
İsrail, Mescidi Aksa'ya postallarıyla girerek, camiyi tahrip etti! Kan kol geziyor! Sadece cami değil, kilise ve havraları yıkmaktan, tahrip etmekten geri durmuyor. Arz-ı Mev'ud hayalini yürürlüğe koymak için adım adım ilerliyor! Siyonizm, bütün dünyada kan içmeyi sürdürüyor!
Baktığımız zaman; bütün yer altı zenginliklerinin, İslam ülkelerinde olduğunu görüyoruz! Bugün dünya, petrole muhtaç! Petrolün çoğunluğu da İslam ülkelerinden çıkmakta! Yani demem odur ki; İslam ülkelerinin elinde çok büyük bir güç var. Bunu kullanarak; İsrail, ABD, Siyonizm… gibi dünyayı ateşe vermeye yeltenen kurum ve kuruluşlar, devletlere, "dur bakalım, nereye gidiyorsun? Bu katliama son ver, değilse bir kaşık suda seni boğarız, aklını başına al!” deme cüreti gösterme gücüne sahip! Hani bir zaman Fransa dans icat etmişti de, Kanuni Sultan Süleyman, mektup göndererek; "o dansı hemen kaldır, değilse dünyayı başına yıkarım” demişti!
İsrail katliamına Müslüman ülkelerden neden ses gelmiyor? Yoksa onlar da İsrail uşağı mı? Dünya bu katliama niçin sesini çıkarmıyor? Acaba hepsi İsrail yandaşı, İsrail kölesi mi? Hani nerede BM? Nerede "dünyaya barış getireceğiz, demokrasi getireceğiz" diye bas bas bağıranlar? Uyanın dünya Müslümanları! El ele verin. "Haksızlık karşısında susanın dilsiz şeytan" olduğu şuurunu elde edin! Kur'an'a yönelin, Allah'ın yasalarına hayatınızı adayın! Eğer yapmazsanız, bu ateşin, bütün dünyayı yakıp kavuracağını unutmayın!
Hayatımız hicretlerle doludur. Hepimiz hicret edeceğiz ve hicret ediyoruz. Bu dünyadan ahirete intikal eden, hicret ediyor. Yaşarken; "ilay-ı kelimetullah” için mücadele veren insanlar hicret ediyor. Her peygamberin hayatında hicret vardır. Yalnız anlamlı olan, insana değer kazandıran; peygamberî hicrettir.
Sesleniş!
Gazze İslam yurdu, Filistin nebi yöresi,
Zalime kurşun olur şehrin her bir köşesi,
Mazlumları öldürmek, hangi kitapta yazlı?
Hangi yasada kayıtlı, hangi hitapta gizli?
Tevrat mı emrediyor, yoksa İncil'de mi var?
Musa'nın kelamı mı, İsa'dan mı yadigâr?
Firavun karşısına Musa'lar çıkar bir gün,
İbrahim'ler Nemrut'un tahtını yıkar bir gün.
Ebabille kahroldu, Ebrehe'nin ordusu,
İslam düşmanlarının bu yüzdendir korkusu.
Haksızlığa karşıdır, her an mücadelemiz,
Bitmeyecek asla hiç, bir an müdahalemiz.
Arşa yükseliyorken masumların bu ahı,
Ey İsrail canisi, neydi onun günahı?
Her bir damla gözyaşı kurşun olup delecek,
Dünyanın vampirleri kan kusarak ölecek!
Ölüm kusuyor uçak, fosfor yakıyor canı,
Nerde insan hakları, var mı merhamet hani?
Cihanın göbeğinde, fitneler ekiliyor,
Kilise, Havra, Cami haince yıkılıyor!
Sular akmıyor, ilaç yok, her taraf tarumar,
Ayyuka yükseliyor, gönüllerde ah u zar!
Çakallara dur diyen, yok mu hiç bir cengâver?
BM ne iş yapıyor, İİT'den ne haber?
Nerede İslam ülkesi, uyuyorlar mı hep?
Ayyuka çıkan sesi duymuyorlar mı acep? (07 KASIM 2023)
PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
SÖZLERDE KENDİMİZİ ARAMAK
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
YAZARLIK HAYATIM-YAYIMLANAN KİTAPLARIM VE EVRENSEL MESAJLAR SERİSİ
VAKT-İ MUHABBET
VUSLATININ 751. YILINDA MEVLANA
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
PAYİTAHTA RUH VERENLER