HATALAR TEKRAR ETMESİN

"İnsan, nisyan ile malüldür” denir. Güzel sözleri, vecizeleri, atalarımızın iksir niteliğindeki hayat veren prensiplerini her zaman söyleriz. Hatta dilimize tespih yaparız. Konuşmalarımızı, sohbetlerimizi bu sözlerle süsler, vakit geçirmeye çalışırız. Ama bunu her zaman yaparız. Yıl bitince veya son kertede: "Allah'ım, bana veya bize yardım et, günahlarımızı bağışla…” diye gözyaşı dökeriz.

İyi de koskoca bir yıl geçiyor, muazzam bir ömür bitiyor. Pekiyi Rabbimiz:

"Şimdiye kadar neredeydin?” diye sorsa ne cevap vereceğiz? Kaldı ki böyle bir uyarısı da var Rabbimizin. Şöyle ki;

"Sizin duanız olmasa rabbin size ne diye değer versin” Evet, biz, duayı sadece dilde bırakıyor, fiiliyata, eyleme, aksiyona geçirmiyoruz. Halbuki Kur'an aksiyonerlik istiyor.

Allah, sadece son nefeste mi Rabbimiz? Yalnızca başımız dara geldiğinde, sıkıştığımız zaman, zorda kalınca mı, başvurulacak ve sığınılacak bir yaratan? Bazılarının;

"Allah, sadece öbür aleme karışsın, bu dünyaya onun karışma yetkisi yok…” demeye mi getiriyoruz? Doğduğumuz andan itibaren, nefes aldıkça her hal ve durumda Allah'a muhtacız. O'nsuz bir saniye ve saliseyi geçiremeyiz. O'nun olmadığı bir zaman dilimini tasavvur edemeyiz. Bununla ilgili bir anekdot aktarayım sizlere.

İbrahim Ethem'e bir delikanlı geliyor ve şu soruları soruyor;

"Hocam, ben günah işlemek istiyorum”

İbrahim Ethem:

"Ama günah işlemenin üç şartı var”

Delikanlı:

"nedir o üç şart?”

"1.Şart; günah işlemek istediğin varlığın görmediği yerde günah işle”

Delikanlı:

"Ama hocam bu mümkün değil” der.

İbrahim Ethem:

"Gelelim 2.şarta: Günah işlemek istediğin varlığın arazisi dışında günah işle” deyince genç:

"Hocam, O'nun arazisinin dışı olamaz ki” deyince, İbrahim Ethem:

"Şimdi de 3. Ve son şartı söyleyeyim sana; Günah işlemek istediğin varlığın olmadığı yerde günah işle” deyince genç;

"Hocam, bunların hiç biri olacak şey değil” der. O zaman İbrahim Ethem:

"Öyleyse günah işleyemezsin. Çünkü Allah'ın; olmadığı, görmediği, bilmediği, duymadığı… hiç bir mekan ve zaman yoktur”

 

Yepyeni bir yıla girdik. Eski hataları bırakalım, tertemiz bir sayfa açalım. Samimiyetle tövbeye yönelip, hiç günah işlememiş duruma girelim. Girelim ki hem dünyamız, hem ukbamız kurtulsun, dünyada; kardeşlik, dostluk, barış, sevgi hakim olsun.

 

 

 

Affet Allah'ım!

 

Sırtımda kamburdur vebalim ahım,

Gider melalimi affet Allah'ım,

Gözyaşımı durdur çoktur günahım,

Düzelt bu halimi affet Allah'ım!

 

Günlerim karalı neşe katmıyor,

Suçlarım sıralı gaflet gitmiyor,

Nefsimse hevada günah bitmiyor,

Gör şu ahvalimi affet Allah'ım!

 

Ömür takviminden yaprak düşüyor,

Yıkan fırtınada canlar üşüyor,

Azrail durmuyor çağlar aşıyor,

Tutuver elimi affet Allah'ım!

 

Suskunlar dinletir canın sonunu,

Zamanlar bitirir günün sonunu,

Ölümler gösterir ünün sonunu,

Bitir melalimi affet Allah'ım!

 

 

Beyaz Sayfa

 

Ana sütü gibi temiz ve berrak,

Karalanmamış hiç bembeyaz sayfa,

Günah lekesiyle kir bırakarak,

Karalanmamış hiç bembeyaz sayfa!

 

Her sabah taze gün sevgi saçılır,

Muhabbetle güller renk renk açılır,

Gönül safa bulur vebal geçilir,

Karalanmamış hiç bembeyaz sayfa!

 

Keşkeye aldanma günler dolmadan,

Korkak yüreksizler zaman çalmadan,

Mahcuplukla yüzler kara olmadan,

Karalanmamış hiç bembeyaz sayfa!

 

Ellerle dillerle canlar yakmadan,

Gönül Kâbe'sini asla yıkmadan,

Gözü kapatarak öze bakmadan,

Karalanmamış hiç bembeyaz sayfa! (02 OCAK 2024)


Yazarın Diğer Yazıları