PAYİTAHTA RUH VERENLER
Konya için tehlike çanları çalıyor
HER NEFİS ÖLÜMÜ TADACAKTIR
PUZZLE
MUSİBETLER BİZİM ESERİMİZDİR
Eğitim de denetim de şart
FACİALAR KADER DEĞİL
MODERN DÖNEM ARAP EDEBİYATÇILARININ TÜRKİYE VE TÜRKLERE BAKIŞI 1
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
Keyifsiz Maç, Ortada Hakem Yok
Felaketlerin İlk Adımı Suçlunun Masa İlan Edilmesiydi
SURİYE
Enflasyonu düşürmek için talebi öldürmek yerine, üretim arzındaki sorunlara çözüm aramalıyız
AVRUPA’NIN KARANLIK TARİHİ
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -3-
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Alfa Romeo Junior
Hayat, güzelliklerle dolu. Hayatı güzel kılmak elimizde. Kimse; "elimden bir şey gelmiyor, benden bir şey olmaz, yeteneğim yok, beceremiyorum…” demesin. Herkeste şöyle veya böyle beceri var. Önemli olan, bu beceriyi yakalayabilmek. Hani; "bardağın yarısına kadar boş” sözünü ederiz ya. Ederiz de, sözü yanlış anlar ve yanlış uygularız. Aslında; "yarısına kadar dolu bardak” demek en doğru olanı.
Güzelliklere imza atmanın ilk adımı; "Elest bezmiyle” ortaya çıktı. Her birimiz mahalle camiine, Kur'an ve dini bilgilerimizi öğrenmek için gittiğimizde, cami hocası; "Müslüman mısınız?” diye sorar, bizler de hep bir ağızdan; "Elhamdülillah” derdik. Hoca; "ne zamandan beri Müslümansınız?” diye souyu tekrar edince, "ne zamandan beri” den ne kast ettiğini bilmediğimiz için susardık. Bu sefer hoca, kendisi cevaplandırır, "Kalu bela zamanından beri Müslümanım” diye söylememizi isterdi. "Kalu Bela ne demek?” deyince, buna da verecek cevabımız olmuyordu, çünkü "kalu bela”nın ne demek olduğunu bilmiyorduk. Hocamız bu sefer de kalu bela'yı açıklar ve; "kalu bela; ruhlar yaratıldığı zaman Allah'ın; "ben sizin rabbiniz değil miyim?” diye sorduğu soruya; "kalu bela” demeleridir. "Evet Rabbimizsin” demektir.
İnsanın ne eti yenir, ne de derisi giyilir. İnsanı değerli kılan, makamı, parası, güzelliği değildir. Toplum içinde saygın kılan, itibar kazandıran, sevdiren, "ne iyi adam” dedirten; davranışlarımızdır.
Tahir'ül Mevlevi, şöyle der;
"Eli boş gidilmez gidilen yere,
Rabbim boş gelmedim suç getirdim,
Dünyalar çekemezken bu ağır yükü,
İki büklüm sırtımda pek güç getirdim”
Rabbimiz; "Her nefis ölümü tadacaktır”, peygamberimiz de; "Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz…” buyurarak bizim hayat boyu güzel iş yapmamızı öğütlemektedir.
Güzelliklere imza atmayı bir deneyelim. Göreceğiz ki, yarınımız bugünümüzden daha güzel ve mutlu olacaktır. Denemeye değmez mi? Kolları bunun için sıvamaya değer.
PAYİTAHTA RUH VERENLER
DOSTLARDAN KURTULUŞ YOK
RUBAİLERİMDEN SEÇMELER
VATAN SEVGİSİ LAF İLE OLMAZ
AYMANAS’TA ZAMAN
İNSANLIĞI KAYBETMEYELİM!
ASR-I SAADETTE ŞİİR
GERÇEKTEN SAMİMİ MİYİZ?
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
HAYATA BAKIŞ