PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
SURİYE’YE “OSMANLI YÖNETİM MODELİ” LAZIMDIR.
HRİSTİYAN BİR KOMŞUN NAMAZ KILSA NE DERSİN?
Laiklerin gücü nereden geliyor?
Bitcoin altına rakip olabilir mi?
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
"Dikkat et, kalbine bir gönül arkadaşından gıda ver. Yürü, ikbali bir ikbal sahibinden ara.” (Hz. Mevlana)
Prof. Dr. Ethem Cebecioğlu'nun; Tasavvuf terimleri ve Deyimleri sözlüğünde gönül şöyle tanımlanır; GÖNÜL: Kalb'in Türkçe karşılığı. Bu kelime ile ilgili çeşitli atasözleri vardır.
Bu hususta birçok söz ve deyiş var. İsterseniz bir bakalım ne denmiş gönül için;
Can ü gönülden dua, niyaz: Bütün bir manevî güçle, kendini vererek Allah'a yapılan duadır.
Can u gönülden sevmek, sevilmek: Karşılıklı sevmemek, sevilmenin içten olması.
Gönül altında kalmak: Birinin hatırını kırmak, onun manevî ağırlığı altında kalmak.
Gönülden çağırmak: Birisini tam bir iştiyakla çağırmak.
Gönülden geçirmek: Hatırlamak.
Gönlü kalmak: Gönlü kırılmak.
Gönül koymak: Gücenmek.
Gönüllü: Vazifesi olmadığı halde, bir işi uhdesine alıp yapmaya hevesli olmak.
Gönül vermek: Âşık olmak.
Gönül pazarı: Gönül hoşluğu, razılık.
Gönül yarası: Onulması mümkün olmayan bir dert.
Gönül yıkmak: Gönlü kırmak anlamındadır.
Gönül beklemek: Allah'ı gönülden çıkarmamaya çalışmak.
Gönül ehli: İslam'ı yaşayarak kalb-i selime ulaşmış, velayet makamından payını almış kişiler. Gerçeğe ulaşanlar.
Gönül yarası: Hedefine ulaşamamış sevgi; başka bir şeyle tatmini mümkün olmadığı için, iyileşmesi de söz konusu değildir.
Gönle dokunmak: Gönül kırılması.
Gönül değmek: Bu ifade de gönül kırıklığı anlamına gelir.
Gönülden gönle yol vardır: Allah'ı sevenler, dilden çok kalp ile anlaşırlar veya birbirini seven insanlar, eş zamanlı olarak aynı duyguyu hissederler.
Gönül Kâbe'si: Allah'a bütün dış yönelişlerin merkezi nasıl Hz. İbrahim (a)'in yaptığı Kabe ise, iç yönelişlerin merkezîleştiği yer de kalptir. Birisi maddî, diğeri, manevî Kabe'dir. Allah'a kulluk için kurulan (vaz'edilen) ev nasıl Kâ'be ise, Allah'a iman için insanın özünü teşkil eden yönü de kalp olmuştur.
Gönül Allah'ı sever: Kadın, altın, para, şöhret, ev, çocuk, araba, villa gibi putlara itibar etmezse Kâbe olur, bunun tersine durumda, gönül; Kâbe (Allah evi) değil, put evi olur.
Gönül, Hak binasıdır: Kâbe'yi Hz. İbrahim (a), gönlü de Allah inşa etmiştir. Kâbe, zamanımıza kadar çeşitli nedenlerle yıkılmış, fakat insan eliyle yeniden yapılmıştır. Kalp öyle mi?. Sonlu somutun (Kâbe) inşası kolay; sonsuz soyutun (kalbin) inşası zordur.
Duruş kazan, ye, yedir
Bir gönül ele getir
Yüz Kâbe'den yeğrekdir
Bir gönül ziyareti. (Yunus Emre)
Yunus Emre farz olan hac dışında, yüz kere Kâbe'ye gitmek yerine, yaralı bir gönlü ziyaret etmeyi, daha üstün görüyor.
Gönül yapmak, arş yapmaktır: Yukarıdaki anlattığımız espriyle bağlantılıdır.
Gönül hoşluğuyla olur ibadet: İbadetin kerhen (zoraki) olanı değil, tav'an (gönüllü, istekli) olanı makbuldür.
PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
SÖZLERDE KENDİMİZİ ARAMAK
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
YAZARLIK HAYATIM-YAYIMLANAN KİTAPLARIM VE EVRENSEL MESAJLAR SERİSİ
VAKT-İ MUHABBET
VUSLATININ 751. YILINDA MEVLANA
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
PAYİTAHTA RUH VERENLER