Fitneyi Kaşımayın

“Müslüman müslümanın kardeşidir” ilkesine itibar edilmiyor. İslam tarihinde fitne hareketlerini okuyoruz! Bir, Kerbela olayı-ki Muharrem ayında gerçekleşmiştir- hala içimizi acıtıyor! Hz. Aişe ile Hz. Ali’nin karşı karşıya gelme olayı… daha buna benzer bir çok fitne hareketleri zuhur etmiştir dünyada!
“bunlar başka. Bunları aynı kefeye koyamayız…” diyorsanız, o zaman birkaç gündür, birkaç haftadır Müslümanları üzen bu, “dershane” meselesinde olanlar neyin nesi? Bir Müslüman grup, diğer Müslüman gruba hakaret edebilir mi? neredeyse tekfir edercesine saldırda bulunabilir mi? kendisine ait medya organlarıyla sanki düşmanla savaşıyormuş gibi saldırı yapılabilir mi?
Hani; “kol kırılır yen içinde kalırdı?” hani; “karşımızdakiler mızrakla da gelse, onlara sakın iğne dahi batırılmayacaktı?”
Etmeyin, yapmayın beyler! Eğer birliği bozarsanız, gücünüz gider! Gücünüz gidince, size, İslama, Kur’ana, Allah’a düşman olanlar mı yardım edecek? Ötedenberi; “Fethullah hoca CIA ajanı, Said nursi Kürtleri kışkırtan adam, Fethullah okulları, ajan yetiştiriyor…” diyenlerin size karşı dost olduklarını, dostluk kuracaklarını mı düşünüyorsunuz?      
Batı’nın amacı, İslâmî hareketi bitirmek!..İslâm dünyasında yaşananlar iç savaştır ve düpedüz darbedir! İslâm dünyasında bir İslâmî intifada var. İslâm dünyasında pek çok ülkede var olan totaliter rejimlere karşı İslâmî bir intifada yaşanıyor şu anda. Tunus’ta Habib Burgiba ve Zeynelabidin b. Ali’nin iktidarına karşı halk bir devrim yaptı. Ve Raşid Gannuşi’nin yönetimindeki Nahda Hareketi Partisi’ne Meclis’in büyük çoğunluğunu verdiler. Mısır’daki olaylar da aynı şekilde gelişti. Halk, askerî Mübarek rejimine karşı ayaklandı. İhvan-ı Müslimin hareketinin siyasi kolu olan Hürriyet ve Adalet Partisi’ne büyük bir teveccüh gösterdiler. Ancak asker, bir darbe gerçekleştirerek İslâmî hareketi iktidardan indirdi.
Türkiye dışında bunlar olurken, Türkiye’deki İslami anlayıştaki siyasi iradenin, bırakınız Türkiye’yi, bütün dünyada; barışı, kardeşliği, dostluğu, birlikteliği… ikame etmek için çaba sarf ederken, kendi maddi çıkarlarımızı önde tutarak, dolayısıyla terörü de kaşıyanlara fırsat vermeyin ne olur! Barış rüzgârlarının estiği şu ortamda, herkesin huzur iklimini yaşadığı şu güzel atmosferde aklınızı kullanın da, düşmanın maskarası olmayın!
“Tefrika girmeden bir millete düşman giremez,
Toplu vurdukça kalpler, onu top sindiremez!”
Kur’anın, Sevgili peygamberimizin emir ve tavsiyelerine kulak verin. Elimizde kalan son vatan toprağımızın ayağımızın altından kayıp gitmesine izin vermeyin.     
Mevlana;  neler söylüyor?
“Hepimiz; “Elest”’ten beri, el ele vermişiz. Şükürler olsun ki sonunda yine kavuştuk birbirimize.
Hepimizin yolu bir, gönlü bir. Hepimiz de aynı şaraptan sarhoşuz biz.
İki dünyadan da aşkı seçtik. O aşktan başka hiçbir şeye tapmıyoruz biz.
Can, ne acılıklar tattı, neler çekti ayrılıktan. Fakat sonunda, ayrılıktan da kurtulduk.


Yazarın Diğer Yazıları