DÜŞÜNCE ÜZERİNE

 

Düşünmek için; zaman, ülke, cinsiyet, ırk,  mezhep, tarikat… sınırı yoktur. Her aklı olan, her fikir sahibi, her sağlıklı insan mutlaka düşünerek hakikati bulur. Daha doğrusu bulmak zorundadır.

Düşünceyi; tefekkür, akıl yürütmek, aklı terletmek, fikir geliştirmek şeklinde de söyleyebiliriz. Düşünmek; var oluşumuzun, bizi var edenin hatırlanması, bizlere sunduğu nimetlere karşı gerekenin yapılmasıdır.

Akıl, en büyük nimettir. Rabbimizin emir ve yasakları aklı olanlaradır. İbadetler, akıllı insanlar içindir. Din, akla hitap eder, aklı olmayanın dini yoktur. Bunun için; çocuklar, mecnunlar, akıl hastaları sorumlu tutulamaz. Cezai ehliyet, akıllılar içindir.

O bakımdan; Müslüman olup da ibadet etmeyen, Allah'ın kurallarına uymayan insanlara akıllı diyebilir miyiz? Çünkü akıllı olan, kendisini yaratana karşı küfran-ı nimette bulunmaz, nankör olmaz. Sık sık kendi varlığına, bedenine bakmalı; gözlerin hakkını verebilir mi? Cihanı rahatlıkla görebilen gözlerimiz olmasa, görmese ne yaparız? Beyni unutmak, onu hatırlamamak mümkün mü? Bütün bilgilerin kaynağı, en temel ve önemli bir organdır beyin. Kalbimiz öyle değil mi? Kalbimizde bir problem olduğunu düşünün; ne sıkıntılar çekeriz. Hülasa diğer bütün organlarımız da aynı şekilde.

Hiç birinin diğerinden farklı bir durumu yok. Şu olmasa da olur diyemeyiz. Her şey böyle. Kainata bakınca tamamen, hesaplı, düzenli olduğunu görürüz…   

 "Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir.” "Etraflıca çalış, doğru bir şekilde araştır, dikkatlice düşün, düşündüklerini özden geçir, ciddi ve samimi bir şekilde uygula.” Konfüçyüs

"Batıl inanç, zayıf akılların sahip olduğu dindir.” "Boş inançlar zayıf akılların dinidir” Edmund Burke

"Doğru düşünce bilgidir.” "Bir insanın akıllı olmasına bir şey dediğimiz yok. Yeter ki; aklını başkalarına kabul ettirmeye çalışmasın.” "Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır.” Eflatun

"Zihniyet ve şahsiyet eğitimi ancak derin tecrübesi, engin bilgisi, temiz vicdanı, sağlam imanı, güzel ahlâkı, selîm zevki, coşkun şevki, ilâhi aşkı, tasavvufî neş'esi olan yüksek seviyeli, erdemli kişilerin, zümrelerin ve çevrelerin işi... Başka türlü maalesef iyi sonuç alınamıyor. İşin ille bir yanı eksik ve gedik oluyor; kişilerin ya maddesi, ya mânâsı, ya ahlâkı eksik kalıyor. Asırların tecrübesinin sonucu böyle; ülkemizde yeni Yûnus'lar, Mevlânâ'lar yetiştirmek istiyorsak başka çare yok.” Prof. Dr. M. Es'ad COŞAN, İlim ve Sanat, Ekim 1996

"Gerçek mutluluk mal mülke sahip olmak ile değil, akıl ve erdeme sahip olmak ile mümkündür.” "Sözün en güzeli, söyleyenin doğru olarak söylediği, dinleyenin de yararlandığı sözdür.” Aristo

"Acaba Kur'an üzerinde hiç düşünmüyorlar mı? Şayet o, Allah'tan başkasının sözü olsaydı, elbette onda pek çok tutarsızlık ve çelişki bulurlardı.” (Nisa/82)

"Onlar Kur'an'ı inceden inceye düşünmüyorlar mı? Yoksa kalplerinin üzerinde üst üste kilitleri mi var? (Muhammed / 24)

"Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri peşinden gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah'ın gökten indirip de ölü haldeki toprağı canlandırdığı suda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları yönlendirmesinde düşünen bir toplum için (Allah'ın varlığını ve birliğini ispatlayan) birçok deliller vardır.” (Bakara / 164)

"Allah size işte böylece ayetlerini açıklar ki düşünüp hakikati anlayasınız.” (Bakara/242)

"Ey Ehl-i kitap! İbrahim hakkında niçin çekişirsiniz? Halbuki Tevrat ve İncil, kesinlikle ondan sonra indirildi. Siz hiç düşünmez misiniz?” (Âl-i İmran/ 65)

Tefekkür

 

Cihana Allah'ı anlatan mahal,

Esfelden eşrefe çıkar tefekkür,

İmansız hayatlar yaşanmaz muhal,

Batılı Hak sözle yıkar tefekkür!

 

İnsan-ı kâmile varılan yapı,

Vahiy tuğlasıyla örülen yapı,

İmanın harcıyla karılan yapı,

Varlığa bu gözle bakar tefekkür!

 

Karanlık ortama ışık yakıyor,

İrfan tezgâhında ahlak dokuyor,

         Âlem-i insanlık fikre akıyor,

Dünyaya ışıklar yakar tefekkür!


Yazarın Diğer Yazıları