Konyaspor İstediğini Aldı
İMSAK “İ”LERİMİZİN 4. SÜ
Şubat ayı enflasyon verileri merkez bankasının faiz indirim kararını kolaylaştıracak
YAŞA ONU
Şeytanı Ne Davet Eder?
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
BEREKET, HUZUR, UMUT...
TERÖR VE TERÖRİZM
DOLDURUŞA GELEN, UKRAYNA GİBİ OLUR.
SURİYEYİ BEKLEYEN TEHLİKELER
28 ŞUBAT POST MODERN DARBESİNİ UNUTMAYACAĞIZ VE UNUTTURMAYACAĞIZ!
Ortadoğu’da Yeni Oyun: Silahla Olmadı, Parayla Dene
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
Eğitim de denetim de şart
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Dua kelimesi, "çağırmak, seslenmek, istemek; yardım talep etmek” manasındadır.
"Dua müminin silahıdır”, buyuruyor sevgili peygamberimiz. Rabbimiz de; "Dua edin, duanızı kabul edeyim” diyerek, biz müminlere duanın gerekliliğini hatırlatıyor. "yer gök dua ile” der atalarımız. Doğrudur. Buna uygun olarak Kur'an'da; "duanız olmadıktan sonra Rabbim sizi ne yapsın!” denir. 365 gün 7/24 duaya ihtiyacımız var.
Fatiha suresi dua olarak okunabilir. Ayrıca şu ifadeleri görüyoruz yüce kitabımızda;
"Kullarım beni sana sorduklarında de ki; "şüphesiz ki ben onlara yakınım. Beni çağırdığı zaman çağıranın çağrısına karşılık veririm. Onlar da benim çağrıma karşılık versinler ve bana iman etsinler ki doğru yola ersinler.”(Bakara/186)
"Ey rabbimiz! Bize hem dünyada iyilik ver, hem de ahirette iyilik ver. Bizi ateşin azabından koru.” (Bakara/201)
"Âyete'l Kürsi” olarak bildiğimiz, hepimizin her gün namazlarımızın bitiminde tespih çekmeden önce okuduğumuz dua da, etkili dualardandır. Şöyle ki;
"Allah, kendisinden başka ilah olmayandır. O'dur her zaman diri olan ve her şeyi ayakta tutan. O'nu ne uyuklama, ne de uyku tutar. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Kimin haddine ki, O'nun izni olmadan huzurunda şefaat etsin. İnsanların halihazırda yaşamakta olduklarını ve gelecekte neler yaşayacaklarını O bilir. Halbuki onlar, O'nun hakkındaki bilgiden, sadece O'nun kürsisi, bütün gökleri ve yeri kuşatmıştır. O muhteşem göklerle yeri koruyup ayakta tutmak O'na asla zor gelmez. Öyle ulu, öyle büyüktür O!” (Bakara/ 255)
"Âmene'r-Rasulü” diye biliyoruz, Bakara suresinin 285 ve 286. Ayetlerini. Bu da, dua niyetine okunabilecek dualardandır. Zaten her gün beş vakit namazlarımızda yatsı namazı ardından, namaz bitiminde okumaktayız. Her Müslümanın mutlaka bildiği ve küçük yaşta öğrendiği ayetlerdir.
"Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra yüreklerimiz eğriltme ve katından bize bir rahmet ver! Şüphesiz ki sen sonsuz bahşeden, bütün dilekleri verensin!” (Âl-i İmran/8)
"Ey mülkün sahibi olan Allah'ım! Sen mülkü dilediğine verirsin ve dilediğinden mülkü alırsın! Dilediğini yükseltir, dilediğini alçaltırsın! Her türlü hayır senin elindedir. Kuşku yok ki, sen her şeye güç yetirensin!” (Âl-i İmran/26)
Hiçbir canlı duasız yapamaz. Dua, insanların sığınağıdır. Dua, katı kalpleri yumuşatan, zalimlere diz çöktüren, mazlumlara kapı açan yegâne korunaktır.
Dua, bir çeşit terapidir; umutsuzluklarımızı alır götürür, her şeyin bittiğini sandığımız anda adeta önümüze bir ışık yakar, karanlığı aydınlığa çevirir. Dua; yaratanla iletişim kurmaktır. Dua; ekmek, su, hava, güneş kadar önemlidir insan için.
Rus romancı Dostoyevski "Karamazof Kardeşler” kitabında şöyle der:
”İçten gelen her dua yeni bir duygunun ifadesidir; yeni, bilmediğin güçlü fikirlerin kaynağıdır. Her gün fırsat buldukça:
Allah'ım, şu anda huzuruna çıkanlara merhamet eyle” demeyi unutma. Zira yeryüzünde her saat, her an binlerce insanın ömrü sona erer, ruhları yüce Allah'ın huzuruna varır. Aralarında niceleri yalnızlık içinde, herkesçe unutulmuş, genel ilgisizlikten küskün, incinmiş olarak dünyadan ayrılmıştır. Belki tanımadığın bu insanlardan biri için dünyanın öbür ucundan yolladığın rahmet dilekleri Allah'a ulaşır. Rabbin huzuruna korku içinde çıkan ruh, yeryüzünde onu düşünen, yardımcısı olan birisi bulunduğunu duyunca nasıl duygulanırdı kim bilir! Allah ikinize de artmış bir sevgiyle bakar, merhametiyle sevgisinin sınırı olmadığı için, senin acıdığın birine bunları kat kat bağışlar, senin hatırına bağışlar onu.”
Hz. Peygamber dua konusunda şöyle buyurur:
"Allah ile arasında perde bulunmayan iki dua vardır. Biri mazlumun duası, diğeri kişinin din kardeşinin gıyabında yaptığı duadır.”
" Bir kimse, gıyabında birine dua ederse, melekler aynı şekilde ona dua ederler.”
"En makbul dua, gaibin gaibe yaptığı duadır.”
Dua!
Dua ile doğduk biz, onu hız biliriz,
Semadadır elimiz, cana söz oluruz,
Başka var mı yerimiz, Hakta naz buluruz,
Aflarını saçıver, bizi terk eyleme!
Derinden bakınışlar, Rahmana ulaşır,
Hüzünlü yakınışlar, hû'lara karışır,
Seherde yakarışlar, Allah'a erişir,
Rahmetini açıver, kapı berk eyleme!
Zoru tattığımızda, ellerden tutuver,
Yanlış yaptığımızda, yollara katıver,
Özden saptığımızda, kulundan atıver,
Hatalardan geçiver, zehir zerk eyleme!
Gözyaşlıdır duamız, Rahmanımız sensin,
Salahımız rehamız, Mihmanımız sensin,
Günahlarla bîtabız, dermanımız sensin,
"Kulum” diye seçiver, nara gark eyleme!İMSAK “İ”LERİMİZİN 4. SÜ
28 ŞUBAT DEYİNCE!
“İ” LERİMİZ (3)
SEVGİYE AÇILAN KAPILAR VEYA DİLARA
“İ” LERİMİZ (2)
“İ” LERİMİZ
DÜŞÜNCE ÜZERİNE
ALTI ŞUBAT DEPREMİNİN ARDINDAN
ŞİİR MEKTEBİ
O KADAR MI ZOR?