PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
Konya’da etliekmek savaşları-2
SURİYE’YE “OSMANLI YÖNETİM MODELİ” LAZIMDIR.
HRİSTİYAN BİR KOMŞUN NAMAZ KILSA NE DERSİN?
Laiklerin gücü nereden geliyor?
Bitcoin altına rakip olabilir mi?
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
İmam Hatip!
Ezelden ebede bitmeyen sevda,
Hak yolun rehberi şan İmam Hatip,
Dünyaya barışı getiren dava,
İstikamet veren yön İmam Hatip!
Kur'an ırmağında akıyor arkı,
İnsana hizmettir yegane farkı,
Dillerden dillere söylenen şarkı,
Tarihe şan veren ün İmam Hatip!
Bayrağa saygıda kusur etmiyor,
Ezana hürmette emsal tutmuyor,
Vatan hainini yurda katmıyor,
Ülkesine kurban can İmam Hatip!
"La”lardan "illa”ya hızı vuslatta,
Hasreti bitiren gözü vuslatta,
Dostluğu getiren özü vuslatta,
Gönüller fetheden an İmam Hatip!
Okul arkadaşım Ali Gündem "biz İmam Hatipli idik” başlığıyla bir yazı alıntılamış. Bana gönderdi. Ben de siz kıymetli okurlarımla paylaşmak istedim. Gerçekten paylaşışacak bir yazı. Okunmaya değer diye düşündüm.
BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
İmâm Hatibe Başlamıştık...Hem de 5 yıllık ilkokulu bitirdikten sonra, yani 12-13 yaşlarında çocuklar olarak. Gurbet acısı, anne baba hasreti, sevdiklerimizden ve sevenlerimizden uzak kalmak içimizi burkuyordu.
Telefon yoktu. Mektupla haberleşiyorduk. Ailemizin ve okulumuzun maddi imkânsızlıkları hat safhada idi. Ama başımız dikti. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
60 kişilik sınıflarda, 3 kişi bir sırada otururduk. Barakalarda, bodrumlarda sınıflarımız ve koğuşlarımız vardı. Sıcaktan yanar, soğuktan donardık. Ama biz hep sıcak kanlı idik.
Soğukta birbirimize sığınır ısınırdık, sıcakta birbirimizin gölgesine girerdik. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
13' lük çocuklar olarak çamaşırlarımızı kendimiz yıkardık, Yıkardık da sıkamazdık. Pantolonu, gömleği bir demire dolar öyle sıkardık. Bazen çamaşır yaptığımız gün dışarı çıkamadığımız olurdu. Çünkü giyecek başka elbisemiz yoktu. Ama biz yine şendik. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
Çamaşır ve banyo yapmak için sıcak su bulamadığımız olurdu. Gerekirse soğuk su ile çamaşır yıkar, banyo yapardık. Ama biz hep temiz ve saftık.Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
Kaloriferlerimiz düzenli yanmazdı. Yansa da ısıtmazdı. Yatılı kaldığımız koğuşların, ders gördüğümüz sınıfların camları birkaç santim buz ve kar tutardı. Hatta duvarlar buzlanırdı.
Cam ve duvardaki kar ve buz üzerine yazdığımız yazılar ve çizdiğimiz şekiller aylarca kalırdı.
Ya, " Allah ” , " Muhammed ” yazardık veya kendimizin veya istediğimizin baş harflerini yazardık. Biz her olumsuzluktan, güzelliğe bir yol bulurduk. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
Bazen reçelimiz paslı, makarnamız küflü olurdu. Boş ekmek dahi yetmezdi. Köyden gelmiştik, gelişme çağında idik. Az şeyle doyamazdık. Yarı aç yarı toktuk. Ama biz ekmeğimizi de, acımızı da paylaşırdık. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
Elbiselerimiz eskiydi, çoğumuzun ayakkabısı yoktu, kara lastik ayakkabı giyerdik. Ama bir tören sırasında, bando eşliğinde caddelere ve stadlara çıktığımızda bir görseydiniz bizi. Patlatırcasına ayaklarımızı yere vururduk. Asfalt yolda ses cümbüşü, toprak yolda toz bulutu oluştururduk.
Göğe yükselircesine başımızı dik tutardık. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
Tüm olumsuzluklara rağmen başımız dik, gönlümüz ferahtı. Çünkü biz, çocuk yaşımızla, aç karnımızla, eski elbiselerimizle de olsa, köyümüzde, kasabamızda, âilemizde, çevremizde İslâm'ı temsil ediyorduk ve edecektik. Samimi duygularla bu imâna bu rûha sâhiptik. Çünkü; BİZ İMÂM-HATİPLİ İDİK.
Neydi O Rûh? Şimdi Nerde O Rûh? Şimdilerde, maddi anlamda çok şeyler kazandı İmâm-Hatipliler. Fakat kaybedilmemesi gereken O Rûhu, " İMAM-HATİPLİ RUHU ”nu kaybetmiş olmaktan büyük endişe duyuyorum. Ne olur bu endişemi boşa çıkarın gençler, bu günün İmâm-Hatiplileri. Her ne olursa olsun sizleri sevmeye, sizleri izlemeye devam edeceğim.
Çünkü; BEN İMÂM-HATİPLİYİM!..
İmam Hatip Günlerim!
Altmış iki yılı bir mutlu gündü,
Kur'an'a koşana kutlu düğündü,
Yurdun her yerinden dostlar göründü,
Gönlü yanan gördük İmam Hatip'te!
Hepimiz köylüydü, yoksul canlardı,
Ayakkabısızdık, muhtaç anlardı,
Sıcak yemek pişmez, zor zamanlardı,
Fukara can gördük İmam Hatip'te!
Harçlıklar paralar gelmezdi köyden,
Himmet istemedik ağadan beyden,
Haberimiz yoktu haftadan aydan,
Çetin sınav verdik İmam Hatip'te!
Dolmuş otobüs yok yaya giderdik,
İmkânımız olsa aya giderdik,
Karlı yolu saya saya giderdik,
Sıcak soba sardık İmam Hatip'te!
Okullar içinde önde giderdi,
Başarılı olmak yegâne derdi,
Edep ahlakta şehre liderdi,
Çok ödüller derdik İmam Hatip'te!
Çoklu yetiştirdi hocalar bizi,
Ayırt etmediler hiç birimizi,
Fark etti hepsi de değerimizi,
İtibarlar gördük İmam Hatip'te!
Sabahlar sırayla derse girerdik,
Şapkalı idik hep öyle giderdik,
Kravatsız isek veda ederdik,
İntizama girdik İmam Hatip'te!
Allah'a hamdolsun o günler geçti,
Sabreden kuluna kapılar açtı,
Sayısız lütuflar nimetler saçtı,
Güzelliğe erdik İmam Hatip'te! (05 KASIM 2022)
PAYİTAHTTA BİR ÖMÜR
SÖZLERDE KENDİMİZİ ARAMAK
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
YAZARLIK HAYATIM-YAYIMLANAN KİTAPLARIM VE EVRENSEL MESAJLAR SERİSİ
VAKT-İ MUHABBET
VUSLATININ 751. YILINDA MEVLANA
HER ZALİM CEZASINI ÇEKECEK!
TEVHİD’İN HAYATA YANSIMASI
PAYİTAHTA RUH VERENLER