AK Parti’ye Düşen Görev Ve Partilerin Sorumluluğu

Seçimde halkımız AK PARTİ’ye sarı kart gösterdi! Dedi ki; “bizim oyumuz çantada keklik değil, nasıl olsa tek başına iktidar oluruz, onun için o kadar yoğun çalışmaya gerek yok…. Deme. Üç dönem şartını kaldır. Teşkilatlardaki; gerçekten ülkeyi ayağa kaldıracak, reformları bir an önce gerçekleştirecek, çok koşan, çok terleyen, samimi, bu davanın ekmeğini yiyen, kahrını çeken insanları saf dışı ederek yola devam etme. Van’dan milletvekili olan Hüseyin Çelik ve benzerleri üç dönem şartına takıldılar ve Van’da hezimete uğranıldı! Erzurum milletvekili olan eski sağlık bakanı Recep Akdağ, bakanlıktan alındı Erzurum’da oylar düştü. Abdullah Gül cumhurbaşkanlığından ayrıldı Kayseri, yeteri kadar performans gösteremedi! Birçok il’de birinci parti iken, ikinci sıraya geriledi!...Bülent Arınç ve Melih Gökçek arasında, dünyanın gözü önünde ağıza alınmayacak kadar hakaretler edilmesi, halkın nefretini çekti! Milletvekili adayları iyi seçilmedi. Samimiyetten uzaklaşıldı. Lüks ve israfa yönelindi.  Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan’nın meydanlarda öfke dolu söylemlere girmesi…halk nazarında tepkilere neden oldu!
Evet artık bir seçim geride kalmış, olan olmuştur. Sandıktan çıkana karşı herkes saygı duymak durumundadır. Çünkü halk öyle istedi! Gerçi pişman oldu, yaptıklarının acı faturasını ödeyeceğini görür duruma geldi! Yine de fırsat kaçmış, zaman geçmiş değil. Tabii, bir süre kırılma ve fetret devri yaşanacaktır. Şu günkü ortamda tek başına iktidara halk geçit vermedi.
Halkın mesajını iyi okumak lazım. Seçimde çıkan sonuca göre halk diyor ki; “haydi elele verin ülkeye hizmet edin. Hani diyordunuz ya; “AK PARTİ kendi başına, kimseyi dinlemeden istediğini yapıyor..” o zaman gelin elinizi taşın altına sokun. Koalisyonsa, koalisyona evet deyin. İşte size fırsat, meydanlarda bol keseden vaad dağıttınız, AK PARTİ’yi tek ve ezeli düşman saydınız, AK PARTİ  gitsin de ne olursa olsun dediniz. Alın işte tek başına iktidar çıkmadı, AK PARTİ hükümetini çeşitli oyunlarla, senaryolarla al aşağı ettirdiniz!
Şimdi hizmet zamanı. Kaçmayın, bir taraflara çekmeyin! “biz AK PARTİ ile ne içerden ne dışardan koalisyon yapmayız, AK PARTİ ile asla, AK PARTİSİZ hükümet” demeden herkese, her partiye eşit mesafe içinde olarak, “bu çorbada bizim de tuzumuz bulunsun” anlayışıyla hareket ederek vatan gemisini yüzdürmeye çaba gösterin.
Siyasette 2x2=4 etmez. İcabında; bir günün, bir saatin, bir dakikanın… bile önemi vardır. Vatandaşa verdiğiniz sözleri yerine getirin. Görün bakayım, hükümet etmek ne demek? Ülkenin sorunlarıyla uğraşmak ne anlama geliyor?
12 yıl içinde AK PARTİ nelerle uğraştı! Hangi müzmin sorunları çözdü! Vesayeti nasıl bitirdi! İçerden ve dışarıdan yapılan saldırıları nasıl bertaraf etti! Şunu da asla unutmayın, AK PARTİ olmadan hiç bir sorun çözülmez! Demek istiyorum ki AK PARTİ  olmadan kurun hükümetinizi. Yapın koalisyonunuzu. Böyle bir durumu siz istediniz. Ülkede, istikrar, huzur, güven, yatırımlar, reformlar… yapılıyor, Türkiye şaha kalkmaya hazırlanıyordu! Bir anda, hızla giden arabanın önüne geçen öküz sürüleriyle hızını kestiniz! Ülkeyi kesintiye uğrattınız! Türkiye’yi yine IMF’ye muhtaç edeceksiniz! Yine enflasyon canavarı ülkemizi perişan edecek!
Bu perişanlığı temizlemek yine AK PARTİ’ye düşecek! O halde yol yakınken yapılacak bir erken genel seçimde-ki durum onu gösteriyor- tekrar AK PARTİ iktidarına yeşil ışık yanacak, yarım kalan yatırımlar bitirilecek, reformlar bütün hızıyla sürecek! Bu, hepimizin üzerinde durduğu ve herkesin arzuladığı bir husus! Eğer tekrar aynı şekilde koalisyon çıkarsa, yapacak bir şey yok! “Yıkılan, yanan, perişan olan Türkiye’nin bu halinden, buna sebep olanlar düşünsün!” demekten başka elimizden bir şey gelmez.