Acı Ramazan

Ne iyi başlamıştık! Huzur içinde, sevgi ve muhabbet ortamında, yardımlaşma duygularının zirve yaptığı bir iklim yaşıyorduk! Böylece 11 ay’ın sultanı; 2. Yarıya geldi! Ama olmadı, olmuyor! Mübarek ramazan’ı Müslümanların burnundan getirenler var! Müslümanlara bu dünyada hayat hakkı tanımak istemeyenler mevcut!
Müslümanların; birlik olmaması, dirliğini korumaması, güçlü hale gelmemesi, kalkınmaması… için her türlü oyunu oynuyorlar! Bunun için önce Osmanlı’yı bölüp parçaladılar! Müslümanların birliğini sağlayan halifeyi ortadan kaldırdılar! Osmanlı ile arap ülkelerinin arasını açtılar! “Filistin ve Araplar, Osmanlı’yı arkadan vurdu” dediler! Müslüman ülkelerin devlet başkanlarını kendileri gibi; Siyonist, Mason ve Ateistlerden seçtiler! Özellikle; petrol, doğalgaz, yer altı bakımından zengin olan İslam ülkelerine karşı saldırılarını ve sömürülerini artırdılar!
Bakıyoruz, bu olumsuzlukların altından İsrail çıkıyor! İsrail; olmadık oyunlarla Filistin’de devlet kurmak için Teodor Herzhel marifetiyle, 2. Abdülhamit’ten toprak talebinde bulunuyor! Bu talep karşısında 2. Abdülhamit, sert bir üslupla talebi geri çeviriyor! Bunun üzerine, sultana, “kızıl sultan” iftirasını atıyorlar İsrail yöneticileri! Bu planlarını kullanmak için; İngiltere, Fransa… gibi emperyalist ülkeleri kullanıyor ve elini ateşe sokmuyor! Maşa kullanıyor!
“İngiltere Osmanlı İmparatorluğu ile 19.yy yarısına kadar iyi geçinmiştir. Bunun nedeni ise ticari menfaatleri icabıdır. Hatta Ruslara karşı Osmanlı İmparatorluğu ile ittifak etmiştir. Ancak bu ittifak 19. Yüzyılın ikinci yarısından sonra tersine dönmeye başlamıştır. Bu dönem Birleşik Krallık Başbakanı William Ewvart Gladstone (d. 29 Aralık 1809, ö.19 Mayıs 1898) ile başlar. Gladstone, tam bir İslam düşmanıdır. Öyle ki, ‘Türklerin elinden Kur’ân-ı Kerim’i almadıkça onları yenemeyiz’ demiştir. Siyasi hayatı boyunca Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalamak için adeta bir ‘Haçlı Birliği’ oluşturmaya çalışmıştır.
Yıllarca bizlere Sultan Abdülhamid’i ‘Kızıl Sultan’ olarak tanıttılar. O Sultan ki yıkılmakta olan imparatorluğu 33 yıl daha ayakta tutmuştur. Abdülhamid, Gladstone’un haçlı birliğine karşılık olarak İslam birliğini kurmaya çalışmıştır. Dışarıdaki güçlü muhalefet karşısında içeride de devlet adamlarından güçlü bir destek göremez. Güvenebileceği insan azdır. Onun için yetkilerini ve kararlarını kendi çizdiği politikalar ve kurduğu güçlü istihbarat ağı ile oluşturmuştur. Avrupa’da oluşan güçlü İslam karşıtlığı karşısında kaybedecek ve tartışacak zamanı yoktur. Özellikle rakiplerinin oluşturduğu ittifakları akıllı politikalarla parçalamakla meşhurdur. Hatta bunu Gladstone itiraf eder. Özellikle Abdülamid’in Almanya politikası Gladstone’un hristiyan birliği projesini yıkmak içindir.
Gladstone, Osmanlıyı batılıların gözünde ‘barbar’ göstermek için elinden geleni yapmıştır. Muvaffak da olmuştur. Öyle ki etkileri halen sürmektedir. Cumhuriyetin kuruluşunda bile Gladstone’un batılılar nezdinde Türklere yapıştırdığı barbarlık yaftasından kurtulma niyetini görebiliriz. Yapılan inkılaplar hep bu kompleksten kurtulmak içindir. Osmanlı’nın son dönemi ve Cumhuriyetin ilk dönemi Türk aydınlarının eserlerinde bunu görmek mümkündür.
Osmanlı Devleti’nin parçalanmasında İngilizlerin rolü büyüktür. Özellikle Eflak-Boğdan, Bulgaristan, Mısır’ın elden çıkarılmasında, Girit’in ayrılmasında, Ermenilerin ayaklanmasında etkili olmuşlardır.
Nurculuğun mimarı Said Nursi’nin bu düşünce sistemini ve kimliğini oluşturmasının kaynağı olarak Gladstone gibi bir İslam düşmanının, ‘müslümanlığı artık yok edeceğiz. Kur’an, dünyada bulunduğu süre içinde barış ve huzur kalmayacak, bunlar medeni olmayan düşünceler…’ ve saire gibi ifadeleri olduğu söylenebilir.” (Yozgat Bozok Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr.Taha Niyazi KARACAN)
İsrail, neden bu kadar şımardı şu günlerde? Türkiye, “Yeni Türkiye” sloganı ile yola çıktı! 2023 hedefinde; Lozan’ın süresinin bitmesi var! Bu, kendi petrolümüzü kendimizin çıkarması, Orta Doğu’da söz sahibi olmamız yatmaktadır! Orta doğu’da Türkiye söz sahibi olunca; barış, kardeşlik, huzur, dostluk… ikame edilecek! Terör bitince, İsrail ve yandaşlarının kazanç kapıları kapanacak!
Bugünkü mücadele; Haçlıların, Müslümanları yok etme mücadelesi! Aklımızı başımıza alıp, birliğimiz bozmamak, kardeşlik duygularımızı zedelememek şarttır! Yapılmazsa, Ramazanları, Bayramları ve de özgür bir ortamı çok ararız!