7 Haziran seçimlerinde büyük bir hayal kırıklığı yaşayan Türkiye, istikrarı yakaladı. Güney Doğu’muzda cereyan eden terörle mücadeleye rağmen, Türkiye durmuyor!
7 Haziran’a kadar devam eden süreç, 7 Haziran- 1 Kasım arasında durağanlaşmıştı ama hamdolsun şimdi kaldığı yerden devam ediyor ve devam edecek.
İstikrarın arttığını laf olsun diye söylemiyorum, bu konuda hamaset de yapmıyorum, belgelerle, somut verilerle ortaya çıkıyorum;
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’nin açıkladığı rakamlara göre ihracat Şubat ayında, geçen yılın aynı dönemine göre % 3.1 artarak 10 milyar 790 milyon dolara çıktı. TİM başkanı, 14 ay sonra gelen artışın moral olduğuna dikkat çekerek; “ihracatın gücüyle önmüzdeki dönemde ortalama % 5’lik büyüme hedefine ulaşacağımıza inanıyoruz.” Dedi.
Türkiye bu yıl dünyanın dört bir yanına ulaşmayı hedefliyor. 34 ülkeye ticaret heyeti gidecek. 2016’nın Şubat ayında en fazla ihracatı 1 Milyar 985 Milyon dolarla otomotiv sektörü gerçekleştirdi. En fazla ihracat yapılan ilk 5 ülke; Almanya, İngiltere, Irak, İtalya ve Fransa’dır.
Türkiye, dünyada gelişmemiş ülkelere veya az gelişmiş ülkelere yardım eden ülkeler arasında ilk üç içindedir. Milli gelire oranla baktığımızda 1. Sırada.
“Erdoğan çok geziyor, yerinde otursun” diyorlar. Eğer yerinde oturan, saraydan dışarıyı seyreden bir Cumhurbaşkanı olsaydı, Türkiye bu ivmeyi yakalayamazdı! Afrika ülkelerine gitti. Sanıyor ki birileri, öylesine bir gezi, turistik seyahat!...
Gana’ya yaptığı ziyarette; 4 alanda anlaşma imzalandı. Özellikle enerji alanındaki anlaşma önemli. Gana ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi, 400 milyon dolar.
İstikrar dedik ya, gerçekten Türkiye, birçok mülteci ağırlamasına rağmen, mali yönden sıkıntıya girmiyor, girmedi. Bu, mali disiplin sayesinde olan bir olay. İstikrarlı büyümenin bir örneğini de THY yapıyor! THY; 2015’te net kârını % 65 artırarak 2 milyar 993 milyon liraya çıkardı.
Halk, bütün bu olanları yakından izliyor. Günümüzde, bilgiye ulaşmak, meseleleri öğrenmek artık çok kolay! Kimse kül yutmuyor, bazı satılık beyinler hariç! Türkiye, böylesine büyüme trendi gösterirken, içeriden ve dışarıdan ayağına pranga takmak, çelme atmak, önünü kesmek isteyenler çıkıyor!
“yokuşlarda susamak” diye, Necip Fazıl’ın bir şiiri var, aynen bunun gibi Türkiye’yi yokuşa sürmek, esir etmek, köle yapmak, vesatin elinde inim inim inletmek gibi bir akıl tutulması yaşadı cennet vatanımız!
Cengiz Aytmatov; “Gün Olur Asra Bedel” isimli romanında; “Mankurtlaşmak”tan söz eder. Aynı şekilde Türkiye’de de bir mankurtlaştırma senaryoları uygulanmaya çalışıldı! Hala da aynı anlayışta olanlar var!
Bendenizin sık sık dile getirdiği bir kavramdır; “aklın terlemesi”. Aklımızı terletmek zorundayız. Aklını terletenler, alnını terletir. Alnını terletenler, ülkeye hizmet eder. Ne mutlu aklını terletenlere! Ne mutlu ülke için hizmet edenlere!
Allah’ım Yardım Eyle!
Mazlumlar ezilirken birer birer,
Allah’ım bize nusratını gönder!
Uyandır Müslümanları
Kaldır ayağa inananları!
Aç gözlerimizi şerre karşı,
Tut elimizden, utandırma.
Zalimlerin ateşiyle yandırma!
