Bir an kendinizi muhaliflerin yerine koyun…
Neye karşı çıkalım, nasıl karşı çıkalım, neyi eleştirelim, nasıl eleştirelim diye düşünün…
Eleştireceğimiz konuları bir bir sıralayalım…
Ülkede patlatılan bombalar başkanlık sevdası yüzünden patlatılıyor, ölen canlar bir hiç uğruna ölüyor!
Yollarımız var, köprülerimiz, havalimanlarımız var ama ülkede huzur yok!
Tecavüzcüler, sapıklar, kadına çocuğa şiddet uygulayanlar hep dincilerden çıkıyor!
Ekonomik göstergeler dip seviyede, ekonomik krizler yaşanıyor, ülkede açlık sınırı dünya ortalamasının üstünde!
Cemaatle daha dün kol kolaydınız n’oldu da şimdi ayrı düştünüz?
Ülkeyi diktatör yönetiyor!
Çözüm süreci bir ihanet projesiydi!
Hükümet Suriye’de yaşananlara burnunu sokmasaydı ülkemiz huzurlu olurdu!
Komşularla sıfır sorun diyerek başa geçtiniz, etrafımızda bize düşman olmayan tek ülke yok!
Basın özgürlüğü yok, sınırsız basın özgürlüğü, devlet büyüklerine hakaret etme özgürlüğü istiyoruz.
Yargı bağımsız değil tamamen hükümetin kontrolünde!
Bitti mi? Biter mi? Saymakla bitecek gibi değil ama ana başlıklar bunlar.
Bunların hepsine tek tek cevap vermek ciddi bir zaman kaybı.
Haydi, cevap verdiğini düşün, bu tür eleştirilerde bulunanları, zaten ne tür cevap verirsen ver ikna etmen mümkün değil.
Bu tür eleştirilerde bulunanlara dikkat edin, soruyu sorup kaçarlar, sorularına cevap beklemezler.
Biz de yavrum saf, cevap yetiştirmeye çalışırız.
Baştan sona bir algı mühendisliği.
Suçlamalar bir merkezde yapılıyor, satın alınmış kalemlere servis ediliyor, hepten hücum mantığı ile dolaşıma sokuluyor, ortalık karıştırılıyor!
Bu o kadar aleni yapılıyor ki, bunlarla ülkemiz oyalanıyor. Herkes ipteki cambaza bakarken diğer cambazlar cepleri pardon beyinleri boşaltıyor, beyinleri meşgul ediyor!
Puzzle’ın parçalarını birleştirince ülkemize ciddi bir operasyonun yapıldığı açıkça görülüyor!
Sadece şuna dikkat edilmesi bile yeterli aslında:
Menderes, Özal ve Erbakan’ın iktidar olduğu dönemlere bakın, onlara yapılan suçlamaların hepsi muğlak, soyut suçlamalardı.
Üçünü de bir şekilde iktidardan indirdiler.
Sonuç: Ülkemiz yabancıların müstemlekesi haline geldi, ekonomi dip yaptı, halk açlıktan sokaklara döküldü ama ülkede tek bir dış destekli medya organı bunu dert etmedi!
Değerli okurlar!
Derdimiz ne Ak Parti ne Tayyip Erdoğan!
Bizim tek bir derdimiz var! O da Türkiye!
Hangi partiden olursan ol ama ülkemin yanında ol!
Oynanan oyun, bizzat oyun kurucuları tarafından gözüne sokulmakta, neden anlamazlıktan geliyorsun?