Önceleri ne güzeldi, ülkemizde zerre kadar kutuplaşma yoktu.
Herkes istediği şekilde yaşayıp gidiyor, kimse kimsenin etlisine sütlüsüne karışmıyor, tavuğuna kışt demiyordu.
Ülkemizi Kemalistler yönetiyordu. Hiçbir ciddi kurumun başında muhafazakar kimse yoktu. Normaldi.
Devletin en tepesinde kadehler tokuşuyordu, ne abdest vardı, ne namaz. Normaldi.
Üniversitelerimizde başı açıklar, mini etekliler vardı, başı kapalı olmayanlara kapılar kapalıydı. Normaldi.
Askerimizin yemin törenine bile anasının başı açıksa alınıyor, başı kapalı olanlara evlatlarının gururu yaşatılmıyordu. Normaldi.
Kadınların hepsinin seçme hakkı olsa da yalnızca başı açık olanlar seçilebiliyordu, başı kapalı olanların böyle bir hakkı yoktu. Normaldi.
İmam Hatipliler yalnızca İmam olabiliyordu, ne askeriyeye gitme şansları vardı ne üniversitelere ama normaldi.
Öyle normal bir ülkeden nasıl oldu da böyle kutuplaşan bir ülkeye geldik?
Yukarıda anlatılanların tersi mi oldu? Ne oldu?
Hangi başı açık olan bir öğrenci saçından tutulup okulun kapısında sürüklendi de kutuplaştık?
Hangi okul mezunlarının üniversiteye girme hakkı ellerinden alındı?
Anormal insanların bakış açısıyla bakıyorum. Empati kuruyorum. Yalakalığı, yandaşlığı bir kenara koyuyorum, karşı mahalleye geçip bakıyorum, neydi eksik olan?
Ben Kemalist, ulusalcı, ırkçı, faşist, devletini-milletini zerre kadar sevmeyen, her fırsatta devletini, vatanını satmayı şiar edinen biri de olsam… Bir anlık düşünüyorum: İstediğim her şeyi yapabilirim.
PKK’ya destek olabilirim, HDP’yi parlatabilirim. Esed ile yan yana resim çektirebilirim. Türkiye kimyasal silah üretiyor diyebilirim.
Terörün durması için çözüm süreci başlatanlara, çözüm sürecine ihanet edildikten sonra süreci bitirenlerin başına bela olan devlete aynı anda vatanı satıyor deme özgürlüğüne sahip herkes.
Dinsiz nesil yetiştiren müfredata gıkını çıkarmayıp, dindar nesil yetiştireceğiz diyene ağıza alınmayacak laflar etmek serbest ve bu lafları edenler gayet normal kimseler.
Öyle tımarhaneden kaçmış falan değiller. Zaten bu tiplerin ruhlarını incelemek için tipoloji dalından yardım almak lazım.
Aynı tipteler bunlar, durdukları yer aynı. Hedef tek bir kişi. Onu yıkmak için her türlü çakallığı yapabilme yetenekleri vardır. Aynı tipteler fakat söylemleri rüzgarın yönüne göre değişiyor.
Hepsi aynı gazeteleri, televizyonları takip ettikleri için, sabah kalkınca gazeteleri basım hatası yapıp, “Erdoğan İslam düşmanı oldu .” diye manşet atsa, hepsi camilere doluşacak kadar karaktersiz bunlar.
Kendileri gibi mal sandıkları bir fotoğrafçı Erdoğan’ın fotoğrafını çekti diye, kendi mallıklarını ifşa edecek kadar beyinsizler.
Kutuplaştıran da Tayyip! Yersen!