Fildişi kulelerde oturuyorsanız,
Halkın içinde değilseniz,
Halka üstten bakıyorsanız,
Halkın tercihlerine saygı duymuyor ve aşağılıyorsanız halkı,
Evinizde it besliyorsanız,
Gecekonduya yolunuz uğramıyorsa, uğrayınca da burnunuzu kapatıp geçiyorsanız,
Sizden olmayan herkes köylü ve uzak durulması gereken aşağılık varlıklar ise,
İslam dini adına ne yapılıyorsa; farz, sünnet fark etmez hepsi antipatik ama diğer dinlerin ritüellerine sempatiyle bakıyorsanız…
Bizim basın dünyamızın duayenisiniz. Ölürseniz ardınızdan methiyeler dizilir. Yeter ki din düşmanı olun. Tek kriter budur!
İslamcıysanız, muhafazakâr bir yaşam sürüyorsanız, hiçbir makama tevessül etmemiş, Allah rızası dışında hiçbir şey gözetmeden kaleminizi oynatmışsanız, yandınız!
Yandaşsınız, yalakasınız, hakkınızda bir sürü tezviratta bulunulur.
90 yıllık düzenin savunuculuğunu yapmak yandaşlık, yalakalık olmaz ama o düzene karşı çıkan, muhalif olan herkes yalakadır.
Ki asıl o jakoben düzene karşı çıkanlara muhalif denir, muhalif olmanın fiyakası varsa!
Her an seçimle değişebilir bir hükümete yandaş olmak tercih, diğeri zorbalığa alkış tutmaktır!
Kim ki bu ülkede kanunlarla koruma altına alınmış bir rejime alkış tutuyorsa asıl odur yalaka olan, sisteme sırtını dayayarak kendi kıçını garantiye alan.
Bugün işten atılsa biriktirdiği serveti yedi sülalesine yetecek olanların, ağızlarından salya akıtarak hükümet taraftarı olanlara laf etmeye hakları yoktur, hadleri de!
Siz istemiyorsunuz ve sevmiyorsunuz, sizin saltanatınız sallanıyor diye sizin tarafa geçecek kadar karaktersiz de değillerdir, alçak da!
Bakmayın siz omurgasız birkaç tanesini safınıza kattığınıza! Onlar kemiği kim verirse ona kuyruk sallarlar.
Hasan Karakaya abime getireceğim konuyu…
Mekânı cennet olsun!
Arkasından kırk çakalı ulutmayana kurt demezler bizim kültürümüzde.
Ne havladılar gördünüz mü?
Kimseye boğun eğmeden, hiçbir dünya malına tenezzül etmeden yaşarsan böyle omuzlarda taşınırsın.
Ama bir şey dikkatlerden kaçmadı!
Muhafazakâr medyada da, gemi sallanınca pılını pırtısını toplamaya başlayıp gemi rayına oturunca derin bir nefes alıp, kaçacak delik aramamış gibi yapanlar da Hasan Karakaya abimize methiyeler dizdiler, hem de dik duruşuna atıfta bulunarak…
Okudukça güldük tabi. Güldükçe de düşünmeden edemedik.
Bari dik duruşu bize örnek oldu, falan deseydiniz.
Tuhaf! değil mi? Hiç de tuhaf değil esasında.
Müslüman olmakla teslim olunmuyor demek ki.
Sahi muhafazakâr medyada Hasan Karakaya gibi çizgisini hiçbir zaman bozmayan kaç tane yazar kaldı ki?