RİM’İN DEDESİ
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
‘DİNDE ZORLAMA YOKTUR’ U NASIL ANLAMALIYIZ?
TÜRKİYE VE SURİYE: DAHA GÜZEL GÜNLERE
Batılı eğitim sistemi ne zaman iflas eder?
Araç satışında yetki belgeli esnafımız bu sistemden muaf olsun
Ticari ahlaksızlık enflasyondan daha hızlı yükseliyor
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
İman-Hikmet-Gayret-Tevekkül
ÖZGÜRLÜĞE SELAM SURİYE
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Nasrettin Hoca’nın İzinde:AKŞEHİR
Merhaba Yeni Suriye
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Dünyada her tehdidin bir fırsat, her fırsatın bir tehdit olduğunu Allah Kur'an-ı Kerim'de şu ayetle ifade eder:
"Savaş, hoşunuza gitmediği halde size farz kılındı. İhtimal ki hoşlanmadığınız şey sizin iyiliğinizedir ve ihtimal ki sevdiğiniz bir şey sizin kötülüğünüzedir. Siz bilmezsiniz, Allah bilir.” Bakara, 2/216.
Başımıza gelecek bir olayın hakkımızda fırsat ya da tehdit olması tamamen önceden yaptığımız hazırlıklar ve duruşumuzla ilgilidir.
Akıllı insan; Allah'ın değişmeyeceğini vaat ettiği tabiat kanunlarını (Sünnetullah) hakkıyla bilir ve o zaman her işin derinliğine vakıf olur ve aldığı tedbirlerle hayatında karşılaştığı bütün olayların fırsata dönüştürmesini başarır.
Pazarcık merkezli 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6 şiddetindeki depremlerle ilgili –eğer hazırlıklarımızı tam yapmış olsaydık- bugün binlerce vefat ve on binlerce yaralı ve yıkık binalardan değil; depremin arzı sarsmasıyla dışarıya çıkardığı madenler konusunu konuşuyor olabilirdik.
Allah, Zilzal suresi ikinci ayette depremle dünyanın ağırlıklarını dışarı çıkardığını söyler.
Bu büyük sarsıntı kıyamette "ölülerin amelleriyle birlikte kabirlerinden yeryüzüne çıkarılması” şeklinde;
Küçük sarsıntı olan depremlerde ise arzın derinliklerinde insan için saklanmış nimetlerin (madenler/jeotermal v.b.) yeryüzüne çıkarılması olarak değerlendirilir.
Zilzal suresini teemmül-tezekkür-tefekkür-taakkul-tedebbürle okursak aslında olayın sıcaklığında dünya/ahiret saadetine dair her şeyi ifade eder dostlar gönül kulağı açık olana.
Telefonun alarmı ya da sabah ezanında duyduğumuz "Namaz uykudan hayırlıdır” sözünün sarsıntısından tutun, en şiddetli depremlere, tsunamilere, kavimlerin yaşadığı bütün afetleri bir sarsıntı/zilzal olarak değerlendirelim ve hemen sureyi okuyalım:
"Yerküre kendine has sarsıntısıyla sallandığı, toprak ağırlıklarını dışarı çıkardığı ve insan «Ne oluyor buna!» dediği vakit, işte o gün (yer) Rabbinin ona bildirmesiyle bütün haberlerini anlatır. O gün insanlar işlerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük dönerler. Artık kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse, onun mükâfatını görecektir. Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlerse, onun cezasını görecektir.” Zilzal, 99/1-8
O sarsıntılarla sarsıldığımız zaman bizimle ilgili en önemli ve değerli hakikatin; "zerre miktar hayırlar ve zerre miktar da olsa şerler” olduğunu anlayacağız.
Bunu bugün anlayan bahtiyar olabilir, anlayamayanların ise "keşke toprak olsaydım(Nebe, 78/40)” diyecekleri kesindir.
And when the earth brings out its weights (mines, dead)
In the Qur'an, Allah states that every threat in the world is an opportunity, and every opportunity is a threat:
"War is prescribed for you, even though you dislike it. Perhaps what you dislike is for your good, and perhaps what you like is to your bad. You don't know, God knows." Baccarat, 2/216.
Whether an event that will happen to us is an opportunity or a threat is completely related to our preparations and our stance.
Smart person; He knows the laws of nature (Sunnatullah) that Allah promises will not change, and then he will have a deep understanding of everything and he will be able to turn all the events he encounters in his life into an opportunity with the measures he takes.
Regarding the earthquakes with a magnitude of 7.7 in Pazarcık and 7.6 in Elbistan, if we had made our preparations, today, thousands of deaths and tens of thousands of injured and destroyed buildings are not; We could be talking about the mines that the earthquake took out when the supply was shaken.
In the second verse of Surah Zilzal, Allah says that the earth's weights were taken out by an earthquake.
This great tremor is in the form of "removing the dead from their graves to the earth with their deeds" in the apocalypse;
In earthquakes with small tremors, it is considered as bringing the blessings (mines / geothermal, etc.) hidden for human beings in the depths of the earth to the earth.
If we read the time of Zilzal with contemplation-contemplation-taakkul-tadebbur, it actually expresses everything about the happiness of the world/hereafter in the heat of the event, my friends.
Let's consider the most severe earthquakes, tsunamis, all the disasters experienced by the tribes as a shaking/zilzal, and read the surah immediately:
"The earth shakes with its peculiar tremor, the earth throws its weights out, and man says, 'What the heck!' When he says, that day (the earth) will tell him all its news, as his Lord has told him. On that day, people will return in groups to show their work to them. Now, whoever does an atom's weight of good will see its reward. And whoever commits an atom's weight of evil will be punished." Zilzal, 99/1-8
When we are shaken by those shocks, the most important and valuable truth about us; We will understand that there is "an atomic amount of goodness and an atomic amount of evil”.
Those who understand this today may be lucky, and those who cannot, will say, "I wish I were soil (Nebe, 78/40)".
İman-Hikmet-Gayret-Tevekkül
Zıtlıkların Ortasında Vasatı Bulmak
Mecelle Pusulası (Altın Formül İçerir)
Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
Hak Yok Vazife Var; Fert Yok Cemiyet Var
Polimat-Entelektüel
Önce Donanım (Hardware) Sonra Yazılım (Software)
İbretlik Bir Ölümden Ders Çıkarabilmek (Fetö Gerçeği)
Yaşlanma “Süreç Odaklı” Bir Gelişmedir ve Anne Karnından Başlar
Üçü Birleyebilir miyiz?