Milli Birlik ve Beraberliğimizin 5 Kilometre Taşı

18 Mayıs 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi "Liderlere "Hüsn-i Hâtime” İçin 5 Tavsiye” başlıklı bir yazı yazmıştım.

Türk Milleti'nin düşmanları tarihin kendilerine sunduğu bilgi ve tecrübe çerçevesinde onunla direkt mücadele etmenin zorluğunu bildiklerinden farklı bir strateji izlediler.

"Böl-Parçala-Birbirine düşür-Savaştır” şeklinde dört başlıkta ele alabileceğimiz yöntemin yakın tarihimizdeki alt başlıkları; Sağ-sol, Alevi-Sünni, Türk-Kürt, Laik-Anti-Laik ve yaşam tarzına yönelik gereksiz tartışmalar idi.

Milleti önce kategorize ettikleri ve yoğun çalışmalarla takımları provokatörleri ile manipüle ettikleri Seferoğulları/Tellioğulları tarzı kavgalarla oyalıyor; kendileri "Yeşil Vadi” ve "Leyla” ları elde ediyorlardı.

18 Mayıs'taki yazımda, 28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonucundan bağımsız liderlerin hepsini ilgilendiren hayati gerçeklerden bahsetmiştim; son günlerde ümidimizi artıran bazı adımlarla konu vuzuha kavuştuğu için konuyu yeniden gündeme getirmek ve tekrar etmek istiyorum.

"Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” ilkesi gereği 18 Mayıs'tan bugüne birçok lider değişti.

Dünya'nın ayrımsız herkese yaşattığı hal bu. Kimseye baki kalmıyor.

Kalan sadece "hoş bir seda.” 

18 Mayıstaki yazımda; "Liderlerin hepsi için yaşları itibariyle 28 Mayıs son seçim ve 2028'de bir "Hüsn-i Hâtime” onların ortak arzularıdır diye düşünüyorum” şeklinde bir cümle kurmuştum.

1990'lardan beri ülkenin temel meseleleri ve çözüm önerilerine yönelik çabaların içinde oldum ve bunları sürekli bir biçimde kaleme almaya çalıştım.

"Türk Aleviliği”, "Anadolu Aleviliği”, "Ailede Huzur İçin 9 S”, "Akıl”, "Bilge Kral Aliya'nın Camisi” ve "Mutluluk ve Başarı İçin 3+3” isimlerinde kitaplar yazdım.

Doktora tezimin başlığını yine ülkenin meselesi ve çözüm önerisi olmak üzere "Kelamda Yenilik Arayışları ve M. Şerefeddin Yaltkaya'nın İctimai Kelam Projesi” olarak belirledim.

Aziz milletimizin Anadolu irfanına her zaman güvenir ve sonuna kadar saygı duyarım.

O Anadolu irfanı hepimizden büyük ve derinliklidir:

 

O aziz milletin iktidar ve muhalefette görev verdiği ve "hüsn-i hâtime”yi çok istediklerini bildiğim liderlere tavsiyelerim şunlardı:

1.Ülkede Tanzimat'tan bu tarafa devam eden Ali Fuat Başgil'in ifadesiyle "ölmek istemeyen mazi (sağcılar) ile hayata doğmak isteyen istikbali (solcular)” barıştırın, aralarındaki pürüzleri, yanlış anlamaları ve iletişim eksikliğinden kaynaklanan soğukluğu giderin.

2.Alevi ve Sünni'nin aynı dinin farklı yorumları olduğunu kabul eden iki değerli topluluk olduğu bilinciyle birlikte, onları sadece savaş ve terörle mücadelede değil, barış zamanında da el ele ülkenin birlik ve beraberliğine destek verecekleri bir toplumsal zemin oluşturun.

3.Türkler ve Kürtlerin bu toprakları bin yıldan beri paylaşan iki bahadır kardeşler olduğu gerçeğinden hareketle, onların aralarında terörün bir kıymık olarak kalmasına müsaade etmeyin ve bu problemi sıfırlayın.

4.Sahiller ve Trakya ile İç Anadolu/Karadeniz arasındaki yaşam tarzı farklılığına saygı anlamında iki kesiminde atması gereken adımlara siz liderler bizzat örnek olarak öncülük yapın ve bu ayrılığa da nokta koyun.

5.Kur'an ve Sünnet rehberliğinde İslam'ın bu zamana, bu coğrafyaya, bu topluluklara sunduğu saadet teklifini bütün tarafların katıldığı istişarelerle netleştirin.

Devlet Bahçeli'nin başını çektiği ve başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın olmak üzere diğer liderlerin destek verdiği bu beş temel problemi çözmek, milletin birlik ve beraberliğini sağlayacak, kalpleri/gönülleri birleştirecek, kısaca; iç cepheyi güçlendirecek adımlar yüreğimize su serpiyor.

Bizler de millet olarak bu beş temel meselede; -Hz. Peygamber (s.a.v.) Hacer'ül-Esved'i yerleştirirken kumaşın bütün kabile temsilcilerinin kumaşın kenarından tutması gibi- toplumda temsil edilen bütün görüş ve düşüncelerin sahipleri olarak lütfen katkı ve katılımlarımızla çözümün bir parçası olalım.

 Bin yıldan fazla bir süredir İslam'ın bayraktarlığını ve bahadırlığını yapan bu aziz ve vefalı millete de bu yakışır.

Allah Teâla, cümlemize "hüsn-i hâtime” nasip etsin inşallah.


Yazarın Diğer Yazıları