AYMANAS’TA ZAMAN
İSLAM VE SAVAŞ
BİR DÜNYA DELİSİ: TRUMP
Konforlu iş belediye başkanlığı
ÂRİF OL, ZARİF KAL
SURİYE
Enflasyonu düşürmek için talebi öldürmek yerine, üretim arzındaki sorunlara çözüm aramalıyız
İyi Oyunların Galibiyete İhtiyacı Var
ÇORBA
AHLAKI DİNDEN AYRI DÜŞÜNEBİLİR MİYİZ?
“Üzümün Sapı, Armudun Çöpü, Muzun Kabuğu” Yenir mi?
Bir imtihandı Gazze ama kimse geçemedi
TFF, MHK, Müsabaka Hakemleri ve Bir Miktar Fenerbahçe…
AVRUPA’NIN KARANLIK TARİHİ
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -3-
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Biz sarhoş olduğumuzda,
Henüz yaratılmamıştı üzüm.
İbn Farid
Sözleriyle insanda ki Allah aşkına atıfla başlıyor Suf-i filmi.
Ve yün üzerinden , yüne ait demek olan Suf-i kavramıyla insan ve hikayesi işleniyor.
Tamamen mesaj kaygısıyla hazırlanmış ve mesajlar tam da günümüze dair harika verilmiş.
Özellikle tüketim kültürünün toplumda oluşturduğu tükenmişlik ve çarpıklık anlatılmış.
13 Ekim 2008 de yazdığım ‘’Batıda Neler Oluyor’’ başlığıyla yazdığım yazıda Batı da ki 3 olumsuzluğun onları hızla çöküşe götürdüğünü işlemiştim.
1.Aşırı tüketim,yani israf
2.Zihni arka planlarındaki aşırı gurur ve kibir
3.İslamifobia (http://www.cemilpasli.com/sosyal/batida-neler-oluyor )
Suf-i filmi coğrafyamızda batının bu etkilerinin zararlarını yansıtmaya çalışmış beyaz perdeye.
Evet.’’Tükettikçe tükeniyoruz’’ aslında dostlar.
Nehirden bile abdest alındığında israf etmenin haram olduğu bir dinin mensupları tüketme konusunda batıyla bir yarışın içine girmiş durumda.
Ve insanın dışarıdan daha önemli olan büyük cihadın gerçekleştiği okyanuslardan daha derin , bilmem kaç bilinmeyenli denkleme sahip iç dünyası.
Suf-i filmi; bizi iç dünyamıza derin bir seyahate götürüyor.
Mesela tamamen yünden yapılan Çobanların kullandığı kepeneklerde yılan ve akrep (insandaki nefis-ego) yürüyemiyor ve kepeneğe sarılı uyuyan çobana zarar veremiyor.
Yün kirlenebiliyor ama tövbe ile yıkandığında tertemiz olabiliyor.
Yapımcılığını ERKAMED prodüksiyon sahibi Tamer Yiğit’in , yönetmenliğini ödüllü yönetmen Fatih Sezgin’in yaptığı Suf-i filminin Galasına katıldım.
Çok güzel iş çıkarmışlar Tamer ve Fatih kardeşlerim.
İbrahim Divarcı kardeşim kameraya yakınlığını ortaya koymuş, mesajlar çok güzel veriyor.
Artık iflah olmaz.Yeşilçam, hollywood ve bollywood dan teklifler gelebilir.
Tüm okurlarıma izlemelerini tavsiye ediyorum.
Karşılarında farklı bir belgesel-film bulacaklar.
Kendilerinden bir şeyleri görecekler.
İnanın çıktıklarında film onları ‘fabrika ayarları’na döndürmese de,
Ciddi değişiklikler yaptığını fark edecekler.
“Üzümün Sapı, Armudun Çöpü, Muzun Kabuğu” Yenir mi?
Bizi Kim Daha İyi Yıkar? Su mu, Ateş mi? (Gassal Dizisi Üzerine)
Kan Bağışı mı? Hacamat mı?
Kavgaların Asıl Sebebi Nedir?
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
İman-Hikmet-Gayret-Tevekkül
Zıtlıkların Ortasında Vasatı Bulmak
Mecelle Pusulası (Altın Formül İçerir)
Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
Hak Yok Vazife Var; Fert Yok Cemiyet Var