Şanlı Devrimi Duydunuz mu?
Konyaspor’dan Bahanesiz Kayıplar
BİR ŞEHİR BİN HİKAYE MALATYA
SEVGİYE AÇILAN KAPILAR VEYA DİLARA
MODERN ARAP EDEBİYATÇILARININ TÜRKİYE VE TÜRKLERE BAKIŞI 3
SİYONİST İSRAİL VE EMPERYALİST AMERİKANIN YIKILACAĞI GÜNLER YAKINDIR.
ZELENSKİ, KOMEDİDEN DRAMAYA TERFİ ETTİ.
TÜSİAD’çılar topluma ve siyasete ayar vermeyi bırakıp, ülkemizin ekonomik meseleleriyle ilgilensinler
SURİYE TÜRKİYE İLİŞKİLERİ
LANETLİ TABLO
Ortadoğu’da Yeni Oyun: Silahla Olmadı, Parayla Dene
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
Eğitim de denetim de şart
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
'İslam garip başladı. Garip devam edecek. Ne mutlu o gariplere…' demişti garip Peygamber. Garip , miskin , yetim ve garipleri iyi anlaması onlarla hemhal olması , empati kurması için Yüce Yaratıcı onlar gibi bir hayat sürmesini irade etti.
Medine'de devletini kurup devlet başkanı olarak görev yaparken odasına bir bedevi girdi. Bedevi heyecan ve korkuyla karışık titriyordu. Peygamber bu hali görünce Bedeviye :'Rahat ol , sakin ol. Ben de senin gibi kurutulmuş et yiyen kadının oğluyum' dedi. Kurutulmuş et yemek sadece garibanlara has bir davranıştı o zamanda.
Şimdi bırakın devlet başkanı olmaya küçük bir masa sahibi olan her Müslüman kendini bu konuda sorgulamalıdır. Hz. Adem'le başlayan imtihan dünyasında nimeti şükürle karşılamak , musibeti sabırla karşılamaktan her zaman daha zor olmuştur.
Hz. Mevlana 25.000 beyitlik Mesnevi'sinin ilk 18 beytinde ney metaforu üzerinde Adem babamız ve Havva annemizle başlayan ana vatan cennetten ayrılışı , dolayısıyla dünyadaki gurbetimizi ve garipliğimizi anlatıyor.
Bu sebeple her biri ayrı bir imtihan başlığı olan nimetlerin (mal , makam , şan , şöhret v.b.) Müslümanlara doğru aktığı bir zamanda her bir Müslüman kendini yeniden gözden geçirmeli , hesaba çekmeli , esas duruşunu kontrol etmelidir. Bu noktada 'mümin müminin aynasıdır' kaidesince birbirimize ayna olma vazifesini yerine getirmeliyiz.
Garibanlığı ömrü boyu üzerinde iftiharla ve hakkıyla taşıyan Hz. Ebu Zer'den bir rivayetle bu konuyu tamamlayalım.
Hz. Ebu Zer , dostum bana yedi şey tavsiye etti:
1.Fakirleri sevip aralarına karışmayı,
2.Dünya için benden daha zengine değil , daha fakir olana bakmayı,
3.Hiç kimseden bir şey istememeyi ,
4.Beni arayıp sormasalar bile hısım akrabayı gözetmeyi,
5.Acı da olsa daima hakkı gözetmeyi,
6.Allah yolunda hiçbir tenkitçinin kınamasından korkmamayı,
7.Arşın altındaki hazinelerden şu kelimeleri sık sık tekrar etmeyi :'La havle kuvvete illa billah'
Şanlı Devrimi Duydunuz mu?
Mikrofonla Ezan Okunurken Sağa/Sola Dönülür mü?
Yıldız mı, Ay mı, Kara Delik misiniz?
Felaketlerin İlk Adımı Suçlunun Masa İlan Edilmesiydi
“Üzümün Sapı, Armudun Çöpü, Muzun Kabuğu” Yenir mi?
Bizi Kim Daha İyi Yıkar? Su mu, Ateş mi? (Gassal Dizisi Üzerine)
Kan Bağışı mı? Hacamat mı?
Kavgaların Asıl Sebebi Nedir?
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
İman-Hikmet-Gayret-Tevekkül