SURİYE TÜRKİYE İLİŞKİLERİ

 

Suriye'nin dünyaya açılan yegâne kapısı konumunda bulunan Türkiye; tarihin her döneminde Suriyelilerle yakın bağlar kurmuş olsa da son yarım asırda ülkenin yönetimini adeta gasp eden BAAS rejiminin figüranları Esad ailesi ile inişli çıkışlı ilişkiler tarihe not düşmüştür. 911 kilometrelik kara sınırı bulunan iki komşu ülke Suriye ve Türkiye'nin coğrafi, tarihi, kültürel gibi bağlar dışında; kan bağına bağlı akrabalık ilişkileri bulunmaktadır. BAAS rejiminin hemen her döneminde Suriye Devleti Türkiye'ye karşı bir husumet beslemiş, iç ve dış politikalarını ona göre şekillendirmiştir. Özellikle 1970'li yılların sonlarından bugüne dek Suriye PKK terör örgütüne ev sahipliği yapmış, yeri geldiğinde terör örgütüne her tülü silah, mühimmat ve maddi desteklerde sağlamıştır.  Bunun yanı sıra aynı yönetim tarihin her döneminde vatan toprağımız olan kadim şehrimiz Hatay üzerinde hak iddia etmiştir. 1998 yılında Adana Mutabakatı'nın imzalanması ile olumlu yönde gelişen ilişkiler özellikle AK Parti iktidarı döneminde Suriye kardeş ülke olarak lanse edilmiş; ticari, askeri, sosyal, kültürel birçok alanda ilişkiler en üst seviyeye çıkmıştır. İki ülkenin arasında bulunan tüm mayınlar temizlenmiştir.  Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde ki AK Parti kuruluşundan itibaren politikalarını başta Suriye olmak üzere, Ortadoğu, Afrika, Balkanlar ve Kafkasya üzerinde yoğunlaştırmıştır. Türkiye'nin geçmişten süregelen batı ülkelerine yakın ve doğu ülkelerine mesafeli olan yaklaşımı AK Parti döneminde terk edilmiş, doğu ülkeleriyle de batı ülkeleriyle olduğu kadar sıkı ilişkiler kurulmaya başlanmıştır. Türkiye bu politika ile büyük kazanımlar elde ettiği gibi söz konusu ülkelere de ciddi oranda katma değer katmıştır. Yakın coğrafyamızda yaşanan bu güzel oluşumları hazmedemeyen kirli eller ne yazık ki coğrafyayı yeniden kana bulamak için düğmeye bastılar. Tunus'ta 14 yıl önce "ekmek,onur ve özgürlük" sloganıyla başlayan ve sonrasında tüm Arap coğrafyasını etkileyen  "Arap Baharı " geride bahar yerine zulüm, ölüm, kan ve gözyaşından başka bir şey bırakmadı. Kanlı bahar en çokta Suriye'yi yaktı ve yıktı… Suriye iç savaşının patlak vermesi ile birlikte 1998 ve 2011 arasındaki on iki yıllık verimli Türkiye-Suriye ilişkileri tekrar yerini gerginliğe bırakmıştır. Suriye'de iç savaş başlamadan önce Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Esad ve yönetimini çok kez dostça ve kardeşçe uyarılarda bulundu. Ancak Esad bu uyarıların hiçbirini dikkate almadığı gibi, Türkiye'nin sınırına hatta sınır aşan topraklarına birçok kez saldırı gerçekleştirmiştir. Türkiye buna karşılık misli ile cevap vermiştir. Eğer ilk andan itibaren Esad yönetimi, Türkiye'nin uyarılarını dikkate almış olsaydı, Suriye bugün bu yaşadıklarını yaşamıyor olacaktı. Suriye'de 2011 yılında başlayan kanlı ve yıkım sürecinde; Türkiye her daim Suriyeli kardeşlerimizin yanında olmuştur. Suriye savaşının başlangıcından bu yana 12 milyondan fazla Suriyeli yerlerinden edildi ve başka ülkelere sığınmak zorunda kaldı. Türkiye, 2014 yılından bu yana geçici koruma statüsü kapsamında toplamda 4 milyona yakın Suriyeliye ev sahipliği yaparak, dünyada en fazla mülteciyi ağırlayan ülke konumuna gelmiştir.  Bunun dışında Türkiye terörle mücadele kapsamında yapmış olduğu harekât alanlarında ki milyonlarca Suriyelilere Suriye topraklarında barınma, yiyecek, içecek, sağlık, eğitim gibi temel yaşam koşulların tamamını sağlamaktadır.  Türkiye yanı başında yaşanan bu savaşın yaralarına derman olmak için tüm samimiyetli üzerine düşeni fazlasıyla yapmış ve halen yapmaya devam etmektedir. Esad yönetimi iktidarını kuvvetlendirmek, saltanatlarını sürdürmek için insan onur ve haysiyetine yakışmayan vahşice zulümler yaptı. Unutmayalım ki,"Zulümle abat olanın akıbeti berbat olur.”  Takvim yaprakları 8 Aralık 2024'ü gösterdiğinde 61 yıllık BAAS, 53 yıllık Esad rejimi devrildi. BAAS yönetiminin devrilmesi sonrası Türkiye'nin desteklediği muhalif gruplar 8 ARALIK itibariyle yeni bir devlet anlayışı ile yönetimi ele geçirmiştir. Baas devrinin yıkılmasının ardından göreve gelen Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, 4 Şubat'ta Türkiye'ye geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve heyetini kabul etti. Her iki lider; Türkiye'nin Suriye iç savaşı başladığı günden beri Suriye halkına verdiği destek, Suriye'nin mevcut yönetiminin siyasi ve ekonomik başarısını sağlama konusunda Türkiye'nin yaptığı çabaları, Suriye'nin bağımsızlığı, toprak bütünlüğü ve güvenliği için Türkiye'nin verdiği katkılar, terörle mücadele alanda her iki ülkenin yapacakları iş birlikleri gibi hayati öneme haiz konularda hem fikir olduklarını kamuoyu ile paylaşmış oldular. Bundan sonraki sürecin daha güzel olacağını hep birlikte umut ediyoruz.

Dr.İmbat MUĞLU

.


Yazarın Diğer Yazıları