AYMANAS’TA ZAMAN
İSLAM VE SAVAŞ
BİR DÜNYA DELİSİ: TRUMP
Konforlu iş belediye başkanlığı
ÂRİF OL, ZARİF KAL
SURİYE
Enflasyonu düşürmek için talebi öldürmek yerine, üretim arzındaki sorunlara çözüm aramalıyız
İyi Oyunların Galibiyete İhtiyacı Var
ÇORBA
AHLAKI DİNDEN AYRI DÜŞÜNEBİLİR MİYİZ?
“Üzümün Sapı, Armudun Çöpü, Muzun Kabuğu” Yenir mi?
Bir imtihandı Gazze ama kimse geçemedi
TFF, MHK, Müsabaka Hakemleri ve Bir Miktar Fenerbahçe…
AVRUPA’NIN KARANLIK TARİHİ
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -3-
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
İnsanı yöneten beynimizin kaptan köşkü hipotalamus, kaptanı da hipofizdir.
Kaptan hipofizin sensörleri ışık odaklı çalışır.
Ayı ve güneşi takip eder o.
Sistemi ışık hareketleri çerçevesinde yönetir.
Bu anlamda "geceyi ihya eden, gündüzü imar eder” sözü kıymetlidir.
Tabii bu durum vücudun otomatik pilotu hipofizce düzenlenen fıtratına konulmuş ideal, olması gereken, sünnetullaha uygun, tabiat uyumlu çalışma sistemdir.
Bir cümle ile ifade ettiğimiz hipofizin yönetimi emrinde çalışan beyin(parlemanto-yasama), beyincik(hükümet-yürütme), vicdan(yargı) gibi milyarlarca bileşenin destek ve katkısıyla gerçekleşir. Bunun ayrıntısı için ilgili kaynaklara müracaat edilebilir.
İrade sahibi insan ısrar ve inatla bu sistemden çıkıp kendi manuel yeni bir düzen(!) kurabilir.
Hipofiz böyle bir ısrar durumunda devreden çıkar emirleri bekler ona göre vücudu yönetmeye başlar.
"İlim kendin bilmektir” aslında tam olarak budur.
İnsan, kitap ve insanlardan aldığı bilgileri kendini tanımak için kullansa kainatla uyumlu mükemmel bir sistemin kendisinde kurulduğunu anlar ve teslimiyet ve tevekkülün zirvesine çıkar.
Bu anlamda önce kendimizi, sistemi iyi tanımalı ve bize özel/özgün bir "günlük yaşam rotası” oluşturmalıyız.
Bu rota hafta içi ve hafta sonu için farklı olabilir.
Ama günün bütün saat ve dakikaları planlanmalı ve yüzde yüze yakın uygulamaya çalışılmalıdır.
Kaizen(adım adım markalaşma) yaklaşımı ile her gün rotamızda iyileştirmeler yaparak bize en uygun hayat düzenini oturtmalıyız.
Ortaokulda "Ticaret Bilgisi” dersimiz vardı.
Sayfanın bir tarafı gelir, diğer tarafı gider ve gün sonu devreden kar/zarar.
İnsan amel defterini her gün tutmalı ve ertesi güne zarar sarkarsa mutlaka telafi etmelidir.
Amel defterinin sayfalarını kendimiz yazıyoruz.
Sıkça dönüp kontrol etmez, bize sadece doğruyu söyleyen, bizi acımasızca eleştirebilen samimi dostlarımıza amel defterimizi sunup, eksikliklerimizi onların gözünden değerlendirmezsek ahirette bu rastgele karalamalar başımıza büyük işler açabilir.
Bizden söylemesi…
(24 Ekim 2021 Konya Kitap Günleri'nde 15.00-21.00 saatleri arası Tyb Konya(220) ve Çim-ke(221) standlarında olacağım. Pandemi de açtığımız arayı kapatmak için dostları Selçuklu Kongre Merkezi'ne bekliyorum.)
“Üzümün Sapı, Armudun Çöpü, Muzun Kabuğu” Yenir mi?
Bizi Kim Daha İyi Yıkar? Su mu, Ateş mi? (Gassal Dizisi Üzerine)
Kan Bağışı mı? Hacamat mı?
Kavgaların Asıl Sebebi Nedir?
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
İman-Hikmet-Gayret-Tevekkül
Zıtlıkların Ortasında Vasatı Bulmak
Mecelle Pusulası (Altın Formül İçerir)
Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
Hak Yok Vazife Var; Fert Yok Cemiyet Var