Altın ekonomik belirsizliklere karşı koruma kalkanı olabilir

Amerikan başkanı seçildiği güden beri elindeki silah gücünün verdiği cesaretle "tek dünya devleti projesini” hayata geçirmek için muhataplarına racon kesen kuralsız bir tahsilatçıya dönüştü. Ülkesinin Siyonist zenginlere olan borçlarını kapatmak için uluslararası siyasi ve ekonomik teamüllerin âdete içinden geçmeye başladı. Bu hoyratlıklara cevap vermesi gereken Avrupa birliğinin ise kâğıttan bir kaplan olduğu ortaya çıktı. Amerika'nın hışmından korunmak için 800 milyar Euro'nun üzerinde silahlanma bütçesi oluşturmaya kalsalar da artık atı alan Üsküdar'ı geçmiş durumda. Gelinen son noktada Amerika'ya selam verseler borçlu çıkacak hale geldiler.

ABD başkanı özellikle gümrük tarifeleriyle ilgili imzaladığı kararnameler ve muhataplarının bu tarifelere, karşı tarifelerle cevap vermesi nedeniyle önümüzdeki dönemlerde küresel ekonomi maliyet odaklı yüksek enflasyon ve büyük belirsizliklerle karşı karşıya kalabilir. Bu gelişmelerden en fazla olumsuz etkilenecek ülkelerin başında büyük borçlara cebelleşen gelişmekte olan ülkeler ve bireysel yatırımcılar olacaktır.

Yaşanan tüm bu ekonomik hercümercin içerisinde kurumsal ve bireysel yatırımcı tercihlerinin hangi yöne evrileceği önemli bir sorun haline gelmektedir. Burada ilk akla gelen altın yatırımlarıdır. Devletler Amerika'nın şerrinden korunmak için daha fazla altın biriktirmeye yöneleceklerdir. Bireyler ise hem varlıklarının değerini korumak hem de küresel ölçekli ekonomik krizlerin etkilerini minimize etmek için başta altın olmak üzere diğer kıymetli metallere yönelebilirler.

Sonuç olarak, tek dünya devleti hayali, muhtemel savaşlar, ekonomik krizler, ABD başkanının öngörülemez davranışları, FED 'in faiz kararları, siyasi belirsizlikler ve faiz hassasiyeti gibi nedenlerden dolayı "altın” bir değer saklama aracı olduğu kadar olası ekonomik belirsizliklere karşı da bir koruma kalkanı olacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları