Bitcoin altına rakip olabilir mi?
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
‘DİNDE ZORLAMA YOKTUR’ U NASIL ANLAMALIYIZ?
TÜRKİYE VE SURİYE: DAHA GÜZEL GÜNLERE
Batılı eğitim sistemi ne zaman iflas eder?
Araç satışında yetki belgeli esnafımız bu sistemden muaf olsun
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Merhaba Yeni Suriye
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Yara izlerimizde hafızamız saklıdır. Ne zaman elimiz yara izimize dokunsa; hafızamız o izin oluştuğu âna gider, olayı yaşar hatta yaranın sızısını duyar.
Bir filmde; sevdiğine askere giderken yarasının kabuğunu hediye ediyordu delikanlı. Müthiş bir açıklama ile:
- Benden bir parça olsun istedim sende; yara unutulmaz..
6 Şubat depremi öyle bir yere açtı ki milletimizde; sadece depremin yaşandığı iller değil tüm hisseden, merhamet taşıyan yürekler yol olup, yardım olup akmak istedi kardeşlerine.
O gün de söylemiştik bugün de tekrarlıyoruz ki; insanın, sosyal kuruluşların yapacağı yardımlar bir yere kadardır. Devletin sahiplenmesi, gücü; gururdur, iftihardır, merhemdir.
Devlet dünyada eşi görülmemiş büyüklükteki bu felakette çok kısa bir zamanda dışarıda kalan vatandaşlarına evler yaptı ve olabildiğince hızla çare olmaya çalıştı.
Adıyaman'da devletin vatandaşa teslim ettiği deprem konutlarındaki asılı Türk bayraklarının; konutları teslim alan bazı kişilerce kesilip yere atılması eğer halkın birbirine kin duymasına dair bir düzmece olay değilse, devletin uzanan elini hak etmeyen bir hainliktir.
Eğer biz birbirimize derman değil de zehir olursak yaramız değil yara açanlar içimizi sızlatacak….
BİZ YAPTIK BİZ
RİM’İN DEDESİ
AKILSIZ TELEFON
BİR FİŞ MESELESİ
SELFİE Mİ?
BİR ÖZÜR
TEŞEKKÜR
YA BİZ!
KAİNATIN AŞKI
FIRSAT