ULU CAMİİ

"Hiçbir şey zekayı seyahat etmek kadar geliştirmez” der Emile Zola;

  " Öğrenmek istiyorsan seyahat etmelisin” diye ekler Mark Twain..

   Bazen hiç bilmediğin diyarlara yeni bir benlik kazanmak için; bazen de defalarca gittiğin bir yere, her seferinde kendi ruhuna iyi gelecek bir başka yol için niyet eylersin.

    Otobüste bu duygularla giderken; Bursa'ya birkaç kez gitmiş olmama rağmen, çok sevgili bir dosta kavuşmak ister gibi özlemle bekledim.

   Sabah namazı Ulu Cami' deyiz. Bugünkü konu da Ulu Cami…

    625 yıllık bu eser Yıldırım Beyazıt han zamanının eseri.

   1396 yılında Niğbolu Savaşı'na giderken Yıldırım Beyazıt han;” eğer bu savaşı kazanırsak Yarab Bursa'ya 20 cami yaptıracağım” diye adak eyler.

    Pek çok krallığın ordularından müteşekkil haçlı ordusunun komutanı Sigismund ;bu savaştaki güçlerine istinaden” gökten asker yağsa muhakkak bizim miğferimize düşer” demektedir.

    Savaş Allah'ın yardımı ile Osmanlı ordusunun mutlak muzafferiyeti ile biter.

   Padişah mimar Ali Neccar'ı çağırır ve Bursa'da 20 cami için mekan ararken; damadı Emir sultan hazretleri:

- Padişahım bilirsiniz ki bir caminin içini tam doldurmadan başka camiler yapmak israf olabilir. Siz Bursa'ya 20 kubbeli büyük bir cami yaptırırsanız hem adağınız 20 kubbeden dolayı yerini bulur hem de şehir halkı ulu bir camiye kavuşur” der.

   Bunun üzerine yapımı 3 yıl sürecek Ulu cami'nin inşaatı başlar.? Osmanlı eserleri içindeki en büyük cemaat birlikteliğini sağlayan büyüklüğü ile Ulu Cami eşsiz bir eser.

   Caminin minberi kündekari sanatıyla yapılmış ve üzerinde güneş sistemini bulunduruyor. Tüm gezegenler resmedilmiş büyüklük ve uzaklıklarına göre.

   O dönem doğunun ve islam beldelerinin altın çağı; batının ise orta çağ karanlığı yaşadığı zamanlar. Henüz "dünya yuvarlaktır” diyen Galile gelmeden ve gezegen kavramını onlar bilmeden 200 yıl önce   Ulucami'nin minberinde gezegenler dönmekte..

    İçerisinde muhteşem harf levhaları var. Özellikle kelimeyi tevhit levhalarının en güzel örnekleri. Alimler Ulu cami'nin içinde dolaşanların hem Allah'ı zikredip hem sağlık bulmaları için en güzel sebep demekte.

    İnsanın timus bezi bağışıklık sistemini koruyan antikorları üretmekte. Bu da 3 şekilde olmaktaymış.

- Gülmek,

- Halk arasında "iman tahtası” denilen timus bezinin üzerine vurarak titreşim yapmak. Özellikle acının en koyu zamanında şehit annelerinden görmekteyiz bu noktaya yumruk vurarak dayanma çabalarını.

- Üçüncüsü de dilin damağa değmesiyle hormonların çalışması. Lailahe illallah derken ; dil damağa tam değmekte ve bağışıklığımızı kuvvetlendirmekte …

    Muhteşem derslere şahit olduğumuz caminin minberine geçen isimler de muhteşem ama devamı bir yazı daha hak ediyor. Tekrar buluşmak üzere….


Yazarın Diğer Yazıları