FEDAKÂR, DAVA ADAMI EĞİTİMCİLERİMİZİN 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM
İnce Minaremizi İsteriz
İNSANIN KÖLELEŞTİRİLMESİ VE YENİDÜNYA DÜZENİ
FIRSAT
KURTULUŞ İSLAM’DADIR…
“KEŞKE” DEMEMEK İÇİN
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
2025 yılında döviz kurlarında dalgalanmalar(volatilite) yaşanır mı?
Ebu’l-Ala el-Ma’arri’nin Risaletu’l-gufran Adlı Eseri
Beyşehir Gölü’nde Suyun ve Emeğin İzinde
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Hak Yok Vazife Var; Fert Yok Cemiyet Var
Alfa Romeo Junior
Organize İşler
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Gurur ,kibir, haset, bencillik, gönül koyma hep yaşama, yaşayanlara dairdir.
Yaşayanlardan esirgediğimiz övgü cümlelerini, değer vermeyi ölmüş olanlara sermekte çok cömertizdir. Aff edemediğimiz nice diriyi ölünce bağışlarız.
Oysa bir özür, bir selam, bir sevgi sözcüğü bir ihtiyaca dair nazar dirileri mutlu eder. Ölümden önce değerli hissettirmek, hissetmek, anlamak….
Tıpkı bu hikayedeki gibi;
Günün birinde bir çiçekle su karşılaşır ve arkadaş olurlar. İlk önceleri arkadaşlık olarak devam eder ilişkileri .Tabii ki her zaman lazımdır arkadaşlık; birbirini tanımak için.
Gel zaman git zaman çiçek o kadar mutlu olur ki suyun yanında; içi içine sığmaz olur ve artık anlar ki suya aşık olmuştur.
İlk kez aşık olan çiçek etrafa kokular saçmaya başlar;” sırf senin hatırın için ey su” diye. Öyle bir zaman gelir ki artık su da içinde çiçeğe karşı bir şeyler hissetmeye başlar. Fark eder ki çiçeğe aşık oldu.
Günler birbirini kovalar ve çiçek;” acaba su beni sevmiyor mu?” diye düşünmeye başlar. Çünkü su pek ilgilenmemektedir çiçekle. Halbuki çiçek alışkın değildir böyle bir sevgiye ve dayanamaz; bir gün çiçek suya:
- Seni seviyorum, der. Su :
-Ben de, ben de seni seviyorum” diye cevaplar.
Aradan zaman geçer ve çiçek yine suya:
- Seni seviyorum, der. Su:
- Ben de, der. Çiçek sabırlıdır bekler, bekler, artık öyle bir duruma gelir ki çiçek koku kaçamaz olur ve son kez suya;” seni seviyorum” der. Su da” sana söyledim ya ben de seni seviyorum” der ve gün gelir çiçek yataklara düşer.
Hastalanmıştır çiçek; artık rengi solmuş, çehresi sararmıştır, yataklarda dır artık çiçek. Su da başında bekler öylece çiçeğin yardımcı olmak için ama bellidir ki artık çiçek ölecektir ve son kez zorlukla başını döndürerek suya der ki:
- Ben seni gerçekten seviyorum…
Çok hüzünlenir su bu durum karşısında ve son çare olarak bir doktor çağırır. Doktor gelir ve muayene eder çiçeği; muayeneden sonra şöyle der doktor:
- Hastanın durumu ümitsiz artık, elimizden bir şey gelmez .Su merak eder sevgilisinin ölümüne sebep olan hastalığı, doktora sorar:
- Hastalığı nedir? Diye. Doktor şöyle bir bakar suya ve der ki:
- Çiçeğin bir hastalığı yok dostum. Bu çiçek sadece susuz kalmış ,ölümü onun için ve anlar ki su artık sevgiliye sadece "seni seviyorum” demek yetmemektedir…
FIRSAT
AK EYLESİN
HANGİ TUŞ
RUHUN IŞIĞI
TARAF
FARKLI OL
DOLANDIRICI
HAİN
TELBİS
İNSAN KALALIM!