İNSAN HAKLARI GÜNÜYMÜŞ !!!!!

İnsan hakları günüymüş! Ne garâbet, ne hazin bir söylem..
    İnsan hakkını kimden alacak? Fikir dünyası, tefekkürü, seçimi, iradesi bu kadar güzel yaratıldığı halde kendi cinsine, hukukuna kendinden, insandan başka zarar veren yok ki  zaten.
    Biz;  tüm dünya insanları kendi vatanlarını savundukları için kurulu bir siyonist düzenin 70-80 gündür bombaladığı masumları seyrediyoruz.. Yirmi  bine yaklaşan ölü sayısını sadece sayı olarak ifade ederken; ölen bebeğin alamadığı soluğunun, yanmış derisinin, parça parça toplanan elinin, kolunun, dışarıya kömür olarak çıkmış organlarının, onu toplamak zorunda kalan annesinin, babasının ya da herhangi birinin yok olmuş binlerce umudun, sevginin, hikayenin, neresinden tutacağımızı şaşırdığımız halin hakkını kime anlatacağız?
    Bu vicdanlar çürüten zalimlik;  zaten güya insan(!) denilenin yaptığı değil mi?
    Demek ki önce insanı tanımlayacağız, Yaratanın dünyaya beni aksettirsinler diye yarattığı insanı bulacağız.
    Kalpteki akıl çalışmazsa;  beyindeki aklın sadece nefsine, menfaatine ,çıkarları uğruna kendine hak olarak her zalimliğine yol bulacağını bilmeliyiz. Güçlünün güçsüzü yeme kanunu hayvanlar arasındaki işleyiştir, bunu da hayvanlığından yapar, yani doğası ,yaradılışı gereği.. Bir kurbağanın bir fili yediği görülmemiştir, ancak sineğe gücü yeter..
    Dünya çeteleri, paranın kaynakları, tüm dünyayı yönetmek isteyen sefih güruh (!):
-Dünyanın şu ülkesinin yeraltı kaynakları bize lazım, o zaman orada hemen bir sistem kurup iç savaşlarla ekonomisini, tarımını, sanayisini batırıp; kendimize sömürge düzeni oluşturarak ele geçirmeliyiz. Ah! bize engel olabilecek vicdanlı insanların memleketlerini, yöneticilerini biz idare etmeliyiz ki herhangi bir çomak sokma durumu yaşamayalım. Ülkeleri batırmak, çıkarmak, istediğimizi  istediğimiz yere koymak bizim işimiz. Canımız istesin;  salgın çıkaralım, canımız istesin atom, nükleer, fosfor hepsi bir arada bombalar yağdırıp depremler, felaketler düzenleyelim.. Bizim düzenimize mutlak uyan bir sistemde yaşamazlarsa yüz binleri yok edelim….
    Güya Birleşmiş Milletler toplanıyor .Adı üstünde;  her milletten ses olması gereken konsey ama” israil katliam yapıyor, ateşkes çağrısı yapıyoruz” kararına herkes el kaldırdığı halde bir holding krallığı olan, tarihin en sinsi eli İngiltere;  her zamanki taktiğiyle kendi eliyle yıktığı Osmanlı topraklarına yerleştirdiği siyonist çocuğu israil'i çekimser kalarak koruyor.
    Tüm milletlerin” evetine” bir Amerika” hayır” diyerek "hiçbir  insani sözünüz geçerli değildir” noktasını koyuyor. 
   Hangi insan hakları? Tüm dünyada insan haklarını yok eden zaten bu iki devlet ve kuklaları değil mi?
    Türkiye devlet başkanı Tayyip Erdoğan dünya ile siyasi savaş yapmaktadır. En koyu cümleleri kurmaktadır.
- Dünyada daha adil bir düzen mümkün ama Amerika ile değil!!!
- Birleşmiş Milletler söylemini kaybetmiştir… İsrail'i koruma kurumu olmuştur…
- Tüm dünya insanlarının hakkı bir Amerika'nın ağzında olamaz..
- Dünya  beşten büyüktür…
    Kendi içimizde ama bir türlü” biz” olamayan larımız sürekli diyor ya;” Türkiye neden gidip savaşmıyor, askeri yardım göndermiyor, hiçbir şey yapmıyor” Kendisi içtiği kahve markasını değiştirmeyenler; sırf devlete olan düşmanlığıyla zalime hizmet ediyor.
    Onbir vilayetimiz yerle bir olmuş;  daha devlet oradaki insanlara evini, okulunu, işini tam sağlayamamış. Amerika'nın, Ingiltere'nin bütün savaş gemileri Akdeniz'e mevzilenmiş ama benim insani gözükmek isteyenlerim;” devlet Filistin'e gitsin” der. Tabii sonra;” benim evim yokken sen oraya nasıl gidersin, bu savaşa bizi sen soktun, şimdi neden biz ekonomik insani sıkıntı çekeceğiz?” nidaları atarak en önde koşturanlar da aynı camia olacak.
    Önce kalp akıllarımızı güçlendireceğiz sonra sonsuz bir HAK  sevgisiyle durmadan; bir hayrı bitirip bir hayra koşacağız.
    Elimizden geleni yaparak;  ilk sorumluluğumuz olan kendimizi İNSAN edeceğiz. O zaman haklar(?!) naraları atmadan, gün peşine düşmeden insanlık ekeceğiz……
 

Yazarın Diğer Yazıları