GÜLENYÜZ

Şube sayısı fazla , oldukça gözde bir mekandı . Güzel bir hizmet görürüz düşüncesiyle yemek için masaya oturduk.

   Garson özensiz bir üslup ve isteksiz bir tavırla ;”ne alacağımızı” sordu. Menü istedik; menüyü kendisi saymaya başlayınca ,içinden birini seçip siparişimizi verdik.

   Garson; 3-4 kez masaya geldi. Her seferinde o isteksiz, huzursuz halini bir nebze yumuşatmadan, servisleri yaptı.

- "Seni burada zorla mı çalıştırıyorlar?” demek geldi içimden. Allah'tan yemek güzeldi.

    Kıyafetlerinin stilini, kumaşını çok beğendiğim bir mağaza var. Bazen beğendiğim bir ürünü almak için gidiyorum ama çalışan kızımız o kadar soğuk, asık suratlı ,isteksiz bir tavırda ki; hiçbir şey almak gelmiyor içinizden…

    Ben; naçizane doktor da bile hizmet aldığım insanda, güler yüzün bilgisinden, sattığı üründen daha önde olduğunu düşünmekteyim.

    Sadi Şirazi' nin Gülistan' da geçen bir hikayesi.

   Bir derviş bir zarurete  duçar olmuş. Bir ona  demiş ki :

-Filan kimsenin sayılamayacak kadar çok parası, malı ,mülkü var. Eğer senin ihtiyacına vakıf olursa; derhal ihtiyacını tasviye eder.

  Derviş:

- "Ben onu tanımıyorum ki "demiş. O kimse dervişe:

- Ben sana rehberlik edeyim ,demiş.

  Elinden tutarak o zenginin evine götürmüş. İçeriye sokmuş.

    Derviş ; azametli, ters yüzlü birisiyle karşılaşınca bir şey demeden geri dönmüş .Derviş'e :

-"Nçin ihtiyacını bildirmedin,  bir şey söylemedin?” demişler. Derviş:

- "Onun atasını kendisine bağışladım, parası da onun olsun suratı da” demiş.

    Ekşi yüzlü kimsenin yanında ihtiyaçtan bahsetme, çünkü onun fena huyundan incinirsin. Derdini öyle bir kimseye aç ki; yüzünden hiç olmazsa peşin olarak huzur bulasın…..


Yazarın Diğer Yazıları