Bitcoin altına rakip olabilir mi?
SEVGİ, İNSANA HAS BİR MEZİYETTİR!
HAK AŞIĞI AHMED-İ KUDDÛSİ
Yeni Bir Yıla
BİZ YAPTIK BİZ
“Ver Korkuyu” Değil; “Ver Coşkuyu”
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
‘DİNDE ZORLAMA YOKTUR’ U NASIL ANLAMALIYIZ?
TÜRKİYE VE SURİYE: DAHA GÜZEL GÜNLERE
Batılı eğitim sistemi ne zaman iflas eder?
Araç satışında yetki belgeli esnafımız bu sistemden muaf olsun
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Merhaba Yeni Suriye
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Retro ; senin etkin demek bu geriye dönüşler, yutkunulası şiirler yazdıran melâl halleri..
Gezegenlerin de retrosu varmış ve hep ondanmış bu maziye ait iç çekişler. Benimki latife tabii ama gezegenlerin retrosu doğru.
Yörüngenin dünyadan bakıldığında geriye doğru gerilmiş gibi görünmesi hâli oluyormuş dönem dönem. Mesela 10 Eylül'de Merkür'ün üçüncü retrosu başlamış. Zaten garibim Eylül hep baş karakterdir ayrılıklarda. Şairlerin mısralarında hüznün sebebidir o.
" Eylül geldi de ondan bu kimsesizliğimin savruluşları " der Cemal Süreyya.
Sonbaharın müjdecisi ya ; ağaçtan ayrılan her yaprakta ona bir pay verilir. Her sallanan elde, her yaşlı gözde, han duvarlarındaki her mıhlı bakışta, bekleyişte Eylül'ün nasibi vardır.
Oysa ben pek severim Eylül'ü . Başlangıçtır; ilim için okulun, kadim dostluklar için sıraların, kışa ait hazırlıkların başlangıcı. Değil mi ki bir başka baharın hazırlığı için bu yaprak döküşler ; o zaman yeniden doğmanın da habercisidir Eylül'ler.
Eylül'ün renklerini tam görür müyüz diye gittiğim bir parkta karşılaştım onunla. Çok güzel mavi gözleri, sarı saçları, biraz kızarmış yanakları ve burnu ile yanımıza yaklaştı güzel kız. Dostlarla ayağa kalkıp gitmeye hazırlandığımız bir anda ; son bir fotoğraf çekinelim derken..
- Bir şeyler almak ister misiniz? dedi .
Onlarca kişi bir fotoğraf karesine girmeye çalışıyorduk. Dönüp bakınca tekerlekli sandalyesinin üstünde sadece beline kadar olan vücudunu ve gülen ışıl ışıl gözlerini gördüm. Sandalyesinin arkasına; poşetlere kayısı kurusu, domates, salatalık, biber, kabak derken küçük bir pazar tezgahı yapmıştı. Parkın içinde sandalyesiyle gezerek sebze meyve satışı yapıyor ama en çok umut veriyordu. Çabaya, vazgeçmemeye ,kaderine savaş açmamaya, hayata küsmeye dair..
İnsan evladının güzele meyli Yaradan'ındandır.O; güzeldir. O'ndan geldiği için bu ruh, hep güzeli arar. Bulduğu anda da hemen sever. O yüzden daha bakarken sevdim onu. Çekingen gülümsemesinin ardındaki koskoca zaferi.
Çok seviyoruz umut olan, melhem olan, çaba olan, yenilgi değil zafer olan böyle insanları. Onlara bakınca güya tam olan uzuvlarımızla ; onların yarısı kadar bile başaramadıklarımızı görüyoruz.
Eylül en çok onları sarıp sarmalıyor. Yaprak döker gibi görülse de taptaze gelen umutları anlatıyor.
BİZ YAPTIK BİZ
RİM’İN DEDESİ
AKILSIZ TELEFON
BİR FİŞ MESELESİ
SELFİE Mİ?
BİR ÖZÜR
TEŞEKKÜR
YA BİZ!
KAİNATIN AŞKI
FIRSAT