PAYİTAHTA RUH VERENLER
Konya için tehlike çanları çalıyor
HER NEFİS ÖLÜMÜ TADACAKTIR
PUZZLE
MUSİBETLER BİZİM ESERİMİZDİR
Eğitim de denetim de şart
FACİALAR KADER DEĞİL
MODERN DÖNEM ARAP EDEBİYATÇILARININ TÜRKİYE VE TÜRKLERE BAKIŞI 1
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
Keyifsiz Maç, Ortada Hakem Yok
Felaketlerin İlk Adımı Suçlunun Masa İlan Edilmesiydi
SURİYE
Enflasyonu düşürmek için talebi öldürmek yerine, üretim arzındaki sorunlara çözüm aramalıyız
AVRUPA’NIN KARANLIK TARİHİ
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -3-
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Alfa Romeo Junior
Başlangıcı olan her şey bitişi tadacak, var olması tarih ile belirlenen her yaşamın sonuna da tarih atılacak. Zamansız ve mekansız olmak; sadece bize hayat verene mahsus.
Dünya; milyonlarca yaşına etrafında dönerek meftun olduğu güneş yılına göre bir sayı daha ekliyor. Yılın Aralık penceresinden geriye baktığımızda ; şahit olduğumuz ve dostlarımızla , eşimizle, canlarımızla bizi vedalaştıran en büyük hüznümüz Covid 19 du .
Dünya bu yıl da aynı anda pek çok yerde çıkan, çıkartılan yangınlarla, terör saldırıları ile patlayan yanardağlar, seller, kasırgalar, depremler ile sınandı.
Her insan yaşadığı yılların şahididir ve insanı diri tutan en sevdiklerini bile toprağa verip ayrılırken geride kalan dostlarına” görüşmek üzere” dedirten umududur. Yaşamı anlamlı kılan; ne aradığınızı bilmenizde, aradığınızın kendi içinizde olduğunu sezmenizde, mutluluğu yolculuğun sonunda değil yol boyunca kullanmanızdadır.
Müziğin usta ismi Beethoven ‘in keman tutuşunu gören müzik öğretmeni onun için” asla müzisyen olamaz” demiştir. Bizi anlamlandıran şey; başkalarının gözündeki görüntümüz olamaz. İçimizdeki sesi hayatımıza aksettirebilmeli, binlerce kez düşsekte ayağa kalkacak umudu; karları delen kardelenlerde, kupkuru bir dal iken yeşillenen , meyve veren ağaçlarda bulmalıyız.
Yaşamımızın başlangıç ve bitiş tarihleri değil önemli olan… Kaç kez sırtüstü uzanıp, aya ve yıldızlara baktık? Kaç kez güneşin doğuşunu hiçbir ressamın çizmeye muvaffak olamadığı o renk sıkalasını seyrettik? Kaç kişiye gülümsedik? Kaç gönüle girdik? Aldığımız nefesin, yediğimiz lokmanın, giydiğimiz esbabın hakkını verdik?
Çünkü bu yıldan benim aklımda kalan; yangının içinde elleri ayakları yanmasına rağmen kurtarma çalışmalarına ara vermeyen güzel insanlar… Evden yiyecek- içecek hazırlayıp çalışanlara götüren merhametli yürekler… Avucu ile köpeğe su içiren, kediyi üşümesin diye ceketinin içinde saklayanlar… Salgınla mücadelede gecesini gündüzüne katıp umut olanlar, öğretimi ve öğrenmeyi sanal dünyaya taşıyanlar… Hangi imtihanın içinden geçerse geçsin bir insana , bir canlıya, bir yaşama ulaşmayı, faydalı olmayı dert edinenler…
2022'nin Aralık kapısından geriye bakmak nasip olursa kendime bir hedef belirledim. Daha çok kitap okuyacağım, daha çok şiir ezberleyeceğim, daha çok öğreneceğim ama en çok dinleyeceğim..
Dinleyeceğim; sevdiklerimi, etrafımı, kainatın sesini, bütün seslerin bittiği yerde tüm kalbimle içimdeki beni dinleyeceğim….
BİLİYORUM Kİ; DİNLEDİKÇE GÜZELLEŞECEĞİM…
PUZZLE
İNSAN OLALIM
ÇORBA
ŞEHİTLERE SÖZÜMÜZ VAR
BURUK TESELLİ
AZ ‘I ÇOK YAPANLAR
KAPI KAPI
İNCELİKLER
KIR AĞASI
BİZ YAPTIK BİZ